..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bazen evrende yalnız olduğumuzu düşünürüm, bazen de olmadığmızı. Her iki durumda da bu düşünce beni afallatır. -Arthur C. Clarke
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > İnceleme > Toplumbilim > Yûşa Irmak




7 Mart 2009
Para, Din, Kitap, Allah, Kelam…  
Para, para, para...

Yûşa Irmak


Size göre para dediğiniz şey nedir? Bilinmez bir dehliz mi? Çok izafi bir kavram mı? Yoksa para her şeyi mi!? Sanıyorum birine “para ne işe yarar” dediğiniz zaman her insanın ruh haletine göre değişik tepkiler alıp bunu kendi dünyalık görüş ve kavramlarınızla nazar aldığınız tepkiler ile karşılaştırıp inanılmaz kaotik cevaplarla karşı karşıya kalıyorsunuzdur. Lakin aşağıda da serlevha edeceğim büyük düşünürlerin cevaplarıda sizinkilerden farksız değildir… Yeryüzünde vedahi dışında hayatlarını idame ettiren küçük büyük bütün canlıları rızıklandıran Allah’(cc) başkası değildir. Rızıklandırma işini kendi garantisi altında tutan yüce mevlamız, kâinatın her karesine bir nimet sofrası sermiş ve canlıları da bu ziyafete davet etmiştir. Bu ziyafetten, her canlı istifade ettiği gibi biz insanlar da istifade etmekteyiz.


:CAIA:
Size göre para dediğiniz şey nedir? Bilinmez bir dehliz mi? Çok izafi bir kavram mı? Yoksa para her şeyi mi!? Sanıyorum birine “para ne işe yarar” dediğiniz zaman her insanın ruh haletine göre değişik tepkiler alıp bunu kendi dünyalık görüş ve kavramlarınızla nazar aldığınız tepkiler ile karşılaştırıp inanılmaz kaotik cevaplarla karşı karşıya kalıyorsunuzdur. Lakin aşağıda da serlevha edeceğim büyük düşünürlerin cevaplarıda sizinkilerden farksız değildir… Yeryüzünde vedahi dışında hayatlarını idame ettiren küçük büyük bütün canlıları rızıklandıran Allah’(cc) başkası değildir. Rızıklandırma işini kendi garantisi altında tutan yüce mevlamız, kâinatın her karesine bir nimet sofrası sermiş ve canlıları da bu ziyafete davet etmiştir. Bu ziyafetten, her canlı istifade ettiği gibi biz insanlar da istifade etmekteyiz.

Bu harika ve düzenli sistemin şimdiki düzenleyicisi (hâşâ ve kellâ) para gibi görünmektedir! Artık insanlığın biricik değeri temeli ve ölçüsü: Para’dır. Paraya ve giyim kuşama dayanan hiyerarşinin kucağındayız. Bu da tabi insanlık adına ne varsa toplumumuzda bu güzelliklerin büyüsünü süpürüp gitmesine sebep oldu. Daha doğrusu para kazanmak insanlık değerinin tek hikmeti vücudu olup çıktı! Artık malı ve mülkü vedahi parası olmayan kişi bir HİÇTİR! Tabiî ki bu yazıyı kaleme alırken anlatmak istediğim şey paranın lüzumsuzluğu değildir. Ama parayı da her şey görenlerin zihinlerine yapabilirsek şayet minik bir çıra yakmaktır. Zira her lafımız ve her sözümüzün sonu parada düğümlenir oldu…

Evet, insanoğlunun bencillik, güçsüzlük duygusu, hayatı dünya hayatından ibaret bilme, her türlü ahlaki-dinî kayıttan kurtulma ve arzularına ram olma, çalışan, üreten ve tüketen bir makine haline getirmiştir. Öyle ki iş, onun için her şey olmuş, işsiz kalma korkusu bir kâbus halini almış ve para, en büyük değer halinde ‘sırça sarayların tahtına’ otururken, insan, “kaç paralık adamsın sen?” sorusunun muhatabı haline gelmiştir. Bu da insanlarımızda ortak şuur hareketinin yerle bir olmasına sebebiyet vermiştir. Neden? Çünkü şuanki toplumda herkesin konuştuğu dil para ve ekonomidir. Bir insan bir iş yerine girdiği zaman kafasını vestiyere kaptırmış demektir! Zengin; mallarını çoğaltmak için sesleri çıktığı kadar bağırmaya, yığınlarda; zenginlerin bu yaygarasına seyirci kalmaktan öte bir şey yapamamaktadır. Günümüzün modern Türkiye’sinde hangi insan artık lüksü, ihtişamı, altını ve parayı sevmiyorum diyebiliyor ki!? Paraya düşkünlüğün getirdiği; kibir, adaletsizlik, çokyüzlü insanlık aldı başını gidiyor… İnsanın cennete olan özlemi bitmiş/bitirilmiş! Ütopyalar içerisinde yüzen fikirlerin başarıya ulaştığı bir dünya ve toplum düzenindeyiz artık. Dini tamamen inkârla bilime, makineye ve eğlenceye dayalı bir dünya olarak sunmaya devam ediyorlar para babaları! Bu dünyanın zimamını elinde tutanlar artık insanları ana rahminde değil, tüplerde üretmektedirler maalesef… Toplum; idareciler, siyasiler, mühendisler, tüccarlar, doktorlar, emekçiler, işçiler, avukatlar, bankacılar, öğretmenler, belletmenler, ustalar, çıraklar, yazarlar, gazeteciler, esnaflar, sanatkârlar, diye kazandığı para miktarına göre sınıflara ayrılmakta ve her sınıfın bireyleri, işlerine göre, asıl maddelerine belli dozda karbon, oksijen katılarak tüplerde üretilmekte ve tamamen robotlaşmış, mekanikleşmiş bir hayata sürülmektedirler... Hiçbir inanç, hattâ annelik, babalık hissi dâhil hiçbir hisse yer yoktur bu dünyada. Gerçekten bu dünya seven, duyan, irade eden, inanan insanların dünyası olmaktan çıkmış! Hırsızların, pisliklerin ve paragözlerin dolu olduğu bir panayırdayız sanki… Hâlbuki medeniyet dediğiniz şey bumudur yahu!? Değildir. Zira “medeniyet üslûp demektir”… Diyor büyük mütefekkir…

Evet, nefis taşıyan bir insan olarak demem o ki bu konunun kaleme alınmasının sebebi: benim çevremde bulunan arkadaşlarımın/kardeşlerimin son 9-10 seneden beri para kazanma hırsları, boğuşma ve cebelleşmesi yüzünden nüzul oldu. Onların mecalsiz bakışlarına hayret dolu bir sabırla bakıp, en amansız hafakanların pençesinde para deyip köpürüp durmalarını seyrederken, kendi kendime: "Oturup ölümümü mü beklesem, kalkıp bir çare mi arasam, Hakk'a yönelip yakarışa mı geçsem, yoksa teselli buudlu şu mevcut çarelerle yoluma devam mı etsem?" diye mırıldanıyorum... Artık bende ma'nâlı yada ma'nâsız para hesaplarının gel-gitleri arasında çalkalanıp durur oldum. Bu çaresizliğim ve inkisârlarıma ekonomik bir kurtuluş yolu bulamıyorum! Sözümü çok uzatmak istemiyorum. Şimdi para ile ilgili söylenmiş sözleride buyurun sizler ile paylaşalım…

Para iyi bir uşak fakat kötü bir efendidir.

Paranın ne önemi var ki! Önemli olan miktarı.

Para konuşunca, doğruluk susar.

Varlık ona sahip olanın değil, onun keyfini çıkaranındır.

Etkilemenize gerek olmayan kimseleri etkilemek için, kazandığınız paradan daha fazlasını mı harcıyorsunuz?

Aristoya Bilginlerin mal sahibi olmaları uygunmudur? diye sorulduğunda, Cimrilere muhtaç olmamaları için gereklidir demiş. Aristotele

İnsanlar parayı köle yaptıklarını sanırken, kendileri onun kölesi olmuşlardır. Beethoven

Hayat boyu başarının sırrı. Para, para, para... Bonaparte

İnsanlar üçe ayrılır: Paranın kölesi olanlar, paranın arkadaşı olanlar ve paranın patronu olanlar. Carnegie

Arkadaşınızdan borç almadan önce iyi düşünün. Paraya mı yoksa arkadaşa mı daha çok ihtiyacınız var? Edison

Önemli olan para sahibi olmak değil, hayattan zevk almayı bilmektir. Kenyon

Ekonomi bir nehir gibidir, yatağı zamanla değişir. Birden bire olmaz. Özal

Para açlığımı giderir ama sıkıntılarıma çare bulamaz. Shaw

Arzuları değerli olan, zengindir. Voltaire

Her parlayan altın olamaz. Herhalde dünyadakilerin yarısı körki parlamayan şeyleri göremiyorlar. O zaman ayna, körün ne işine yarardı. Wilde

Haklı yada haksız olman önemli değil, eğer paran yoksa nasılsa haksız olacaksın. Çin Sözü

Kendine düşman yaratmak istiyorsan borç ver. Anonim

Varlığında bu kadar gururlandığın paran, senin doğumunu değiştiremez ki. Horatiusus

Paranın değerini öğrenmek isterseniz, borç almaya çalışın. Franklin

Para iyi bir uşak, kötü bir efendidir. Bacon

Çoğu kötülüğün başı, para sevgisidir. Anonim

Para önden gidip insana bütün yolları açar. Shakespare

Para arttıkça, para sevgisi de artar. Juvenal

Mutlu olmak için uğraş vermelisiniz. Mutluluğa, iş, para ya da aşkla ulaşılmaz. Mutluluk sizinle kendiniz arasında bir meseledir. Rufus Wainwright

Bir işi yaptırmanın üç yolu vardır: Ya kendin yaparsın ya para verip yaptırırsın ya da çocuklarının yapmasını yasaklarsın. Monta Crane

Para mutluluk getirmez amma mutsuzluğunuzu hafif atlatmanızı sağlar...

Yalnızca iyi niyete sahip olsalardı, iyiliksever kişileri kimse hatırlayamayacaktı. Bunun yanında onların paraları da vardı. Margaret Thatcher

Para her şeyi yapar diyen adam, para için her şeyi göze alan adamdır. Benjamin Franklin

Parasız adam gereksiz adamdır.

Kadını parası için alacak adam, avucunu açarken gözünü kapamak lazım geldiğini bilmelidir. (Refik Halit Karay) aynı şey kadınlar içinde geçerlidir.

Parasız kalmanın dehşetini duymamış adamlar, harp ateşini tatmamış askerlere benzerler. Refik Halit Karay

Bir budala para kazanabilir, ama onu sarfetmek için akıllı olmak lazımdır. C.H. Spurgeon

Eğer Tanrı zenginlikleri kıymetli bir şey saysaydı, onları böyle kötü insanlara vermezdi. Jonathan Swift

Para her kapıyı açar ama; kilitleyemez. Yunan Atasözü

Paranızı hala sayabiliyorsanız, gerçekten zengin değilsiniz demektir. Paul Qetty

Aslında parayı sevmiyorum, ama sinirlerimi yatıştırıyor. Joe Louis

Kimse, komşusuna gereksinim duymayacak kadar zengin değildir.

Birisi paranın her kapıyı açtığını söylüyorsa, parası yok demektir.

Param yok diyemi gittin ellere. düşürdün beni dilden dillere...............(sarkı sözü)

Zenginlik gübre gibidir, yalnız saçıldığında yararlı olur. Çin Atasözü

Zenginliği olmayan adamı, adamlığı olmayan zengine tercih ederim. Plutarchie

Hayatta 3 tane güzel ses vardır: su sesi, kadın sesi ve para sesi…

Parayı veren...............(boşluğu nasıl doldurulsanız doldurun dünya hayatında geçerli olacaktır.)

Budala ile parası uzun zaman bir arada duramaz. Bernard Shaw

Bütün kapıları açan paradır. Moltke

Eğer birisi "Benim için para değil prensipler önemlidir." diyorsa, bilin ki önemli olan paradır. Kin Hubbard

Eldeki para hürriyetin aletidir. Fakat peşi kovalanan para, tam tersine kölelik aletidir. J.J.Rousseau

Evet kefenin cebi yoktur ama, bütün elbiselerin cebi vardır. Marwin Small

Hiç kimse avucunda para, elinde banka defteriyle doğmamıştır. D. Carnegie

İnsanların çoğunu üzen, ellerinde az para olması değil ellerindeki parayı sarf etmesini bilmeyişleridir. D. Carnegie

İnsanoğlunun hiçbir icadı para kadar fesat verici değildir. Sophokles

Kılavuzu para olana her kapı açıktır. Shakespeare

Para bir hiçliği bile birinci yere getiren biricik yoldur. Dostoyevski

Para iyi bir hizmetçi, kötü bir efendidir. Alexandre Dumas

Para yağmuru altında çok şeyler delinir. Thomas Caryle

Para ya bizim başımızın belası veya bizim hizmetkârımızdır. Horatius

Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. Walter Scott

Paranın saklanması kazanılmasından daha zahmetli bir iştir. Montaigne

Parayı köleniz yapın, yoksa efendiniz olur. Bernard Shaw

Yaşamayı bir savaş olmaktan kurtarmak isteyen hayatla barışmasını sağlayacak kadar para sahibi olmalıdır. Bernard Shaw

Sahip olduğun tek sey bir çekiçse, etrafındaki her seyi çivi olarak görürsün. Abraham Maslow

Servetin batırdığı insan sayısı, kurtardığından çok fazladır. Bacon

Biri öteki kadar zengin olunca, kardeşler birbirlerini severler. Uganda Atasözü

Fakir insan malı az olan değil, arzusu çok olandır. Seneca

Sahip olduğundan fazla birşey istemeyen insan zengindir. Çicero

Dünyanın en yoksul insanı, paradan başka hiçbir şeyi olmayandır. Schopenhauer

Kalp boşaldıkça kese dolar. Victor Hugo

Kurtlar birbirine düştüğü zaman koyunlar rahatlıkla aralarından geçerler. Sadi

İnsanın asıl karakteri eline güç geçtiğinde ortaya çıkar. Abraham Lincoln

Bir halkın iniltileri arasında keyif sürmek, krallık değil, zindan bekçiliğidir. Thomas Moore

İnsanların yaptığı sahte paralar kadar, paraların yaptığı sahte insanlar vardır.

Paraya tapanlar, deniz suyu içenlere benzerler. İçtikçe susuzlukları artar.

Para elin kiridir, yıkarsan gider. Özbek Atasözü

Para insanın cebindeki yelkendir. Japon Atasözü

Para ruhun katilidir. Sırp Atasözü

Para malın arkasından koşar. Adam Smith

Para esaretin yeni seklidir. Tolstoy

Para kendisini sevenlerin olmaya yeminlidir. İrlanda Atasözü

Para bazılarına göre mabut, bankalar ise mabettir. M.Akif Ersoy

Cimriler çok iyi insanlardır, ölmelerini isteyenler için servet toplarlar. Leszcynski

Dünyada en kolay şey öğüt vermek, en zor şey de para vermektir.

Arkadaşına borç verirken ihtiyatlı davran. Zira her ikisini de kaybedebilirsin. Hem paranı, hem arkadaşını. Jackson Brown

Saat veya gündelik hesabı ile parasını ödeyerek bir insanın fizikî mevcudiyetini, vaktini, bazı adelî faaliyetlerini satın alabilirsiniz, lakin onun girişkenliğini, sadakatini, kalp bağlılığını, düşüncelerini ve ruhunu satın alamazsınız; bunlar ancak fethedebilirsiniz. Amerikalı bir psikolog

...............diye giden binlerce söz... ve son söz! Eyy okuyucuyu kardeşlerim, şimdiye kadar yazmış ve araştırmış olduğum birçok şeyi senin için yazmadım. Yazdığım ve söylediğim her söz kendi nefsimedir. Şimdi de kendi geveze nefsime söylüyorum kaleme kelamı bellettiğim şu satırları noktalamadan evvel rabbe dua niyetine geçsin deyu söyleyeceğim bu sözler inşallah baki âlemde bana şahit olurlar. İnşallah yitirdiğimiz o güzel değerler bir gün dönüp gerisin geriye gelir… Kaybettiğimiz bütün değerler ve İhmal ettiğimiz her şey, tarihî dinamikler, paranın hiç anılmadığı sohbetler, herkesin herkesi kardeşi gördüğü o günler inşallahu rahman yeniden bizim olur… Şu dünyaya adımlarımızı attığımız ilk günler gibi, çiçekler gibi hayallerimizde bir kere daha tomurcuklaşır inşallah… Kardeşlerimizin parasal doktrinler yüzünden paramparça olmuş şerefi, haysiyeti ve onurları, kırılmış bir kristalin, minnacık parçalarını bir büyülü rahmet elinin bir araya getirmesi gibi Rahmeti sonsuzdan da bizleri bir araya getirip paranın ve pulun hesabının olmadığı o eski sohbet meclislerine koyup kaynaştırmasını niyaz ediyorum. Evet, rüyalarımı besleyen bu duygu ve bu düşüncelerin samimiyetini benimle rabbim arasında bir sır olarak sakladığım her zaman, içinde bulunduğumuz ânın dar kalıplarından kurtararak daha ferah-fezâ iklimlerde dolaştırmasını rûhun hayat seviyesinde sihirli bir âlemin erişilmez zirvelerine ulaştırmasını Canan’dan Cinan’dan Rahmeti Sonsuzdan talep ediyorum…





http://twitter.com/yusairmak
https://www.facebook.com/yusairmak
yusairmak@hotmail.com



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplumbilim kümesinde bulunan diğer yazıları...
Oyun veya Siyaset
Hırsız
Devletler Nasıl Ölür?
Türk Erkeği Mevzusu Üzerine
Nesli Dijital’in Ortadoğu Devrimi…
İdeolojilerin Dostluk ve Düşmanlık Anlayışı

Yazarın İnceleme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yaşadığımız Kaos Türklerin İdrakini Gösterecek
12 Eylül Fermanı
Sefil Tarihçilerimiz!
Tarihimizi Aydınlatan Bir Kitap
Büyük Şairlerin Şiirleri Nasıl Okunur?
"Tufandan Önce" Kitabı Üzerine Notlar
Dilin Düşündürdükleri
Pavese’nin Yaşama Uğraşı
Edebiyat Düşüncesi Üzerine…
Hasretin Sebebi: İlham

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Geldim [Şiir]
Bir Hicran Nağmesi [Şiir]
Sakin Bir Acı [Şiir]
Sözün Çiçeği [Şiir]
Sevgiliye Hasretle [Şiir]
Geceye Kâside [Şiir]
Benimle Ölür Müsün? [Şiir]
Gözbebeği Turşusu [Şiir]
Beste-i Nigar [Şiir]
Bilemezsiniz [Şiir]


Yûşa Irmak kimdir?

Felsefe ve edebiyat aşığı! Yayıncı, gazeteci ve kitapsever. . .


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Yûşa Irmak, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.