Hayaller olmasaydı, umutlar dünde kalırdı. - Dolmuş atasözü |
|
||||||||||
|
Biz de dört yıldır, kavi dostlarımızla bu unsuru kullananlardanız. Üniversitede beraber okuduğumuz dostlarımızla bu yıl Balıkesir, Akçay, Altınoluk, Assos, Ayvalık, Sarımsaklı (Küçükköy) ve Bursa’nın tarihi ve turistik mekânlarına seyrüsefer eyledik ki, bu mekânlar Marmara ile Ege’nin kesiştiği, yeşil ile mavinin tablolardan daha güzel birliktelik seyrettiği, Anadolu ve Türk tarihine en görkemli eserlerin bırakıldığı, havasının yazın sıcak günlerinde bile yaşanılır serinlikte olduğu mekânlardandır. Bu dost canlısı mekânları, özele indirmeden bir kaç yazı ile değerlendirmeyi uygun gördük ki, tatili düşünenler için bir rehberliğe vesile olsun. Ayrıca gidip görme imkânı olmayan beni âdemin ülkemizin değişik yöreleri ve kültürleri ile ilgili bilgileri olsun. *** BALIKESİR: Şehirde ilk durağımız Zağnos Paşa Camii… Dışardan görkemli manzarasını hayran hayran izledikten sonra caminin içine girip önce iki rekât tahıyyet’ül-mescit namazı kılıyoruz. Bu esnada Kur’an Bülbülleri çocuklar, camii içinde koşuşmakta, gülüşmekte ve neşelerini paylaşmaktalar. Bu manzara karşısında aklımıza Mehmet Akif’in çocukluğunda, kendi ifadesiyle, Fatih Camii’ndeki haylazlıkları geliyor, doğal olan budur demek ki, deyip fotoğraf makinesinin flaşını caminin tarihte iz bırakan noktaları üzerinde patlatıyoruz. … Balıkesir deyince aklımıza Zağnos Paşa ve Camisi gelmekte idi. Zira Zağnos Paşa’nın; Fatih’in İstanbul’u fethinde, Osmanlı ordusunun komuta kademesinin zirvesindeki isim olduğunu biliyorduk. Zağnos Paşa, Sultan II. Murat’ın damadı, Fatih’in Hocası ve kayınpederidir. Zağnos Paşa’nın ordunun başına geçmesini kısaca izah edecek olursak: Sultan II. Mehmet Han Hazretleri Konstantinopolis’i fethetmede kararlıdır. Ancak ordunun başındaki Çandarlı Halil Paşa çeşitli gerekçelerle (Haçlı seferlerini Osmanlı’nın üzerine çekme endişesi, diğer fetihlere öncelik verip devletin ve ordunun kuvvetlenmesini sağlama durumu vs.) padişahın bu kararına muhalefet etmektedir. Sultan Mehmet bu kararlılığını Halil Paşa’ya: “-Ya İstanbul beni alır, ya da ben İstanbul’u” diyerek göstermiş ve Çandarlı’nın tavrının devam etmesi üzerine, onu komuta kademesinden alarak yerine Zağnos Paşa’yı getirmiştir. Ordudaki bu taze kan değişiminin, İstanbul’un fethine katkısı büyük olmuştur. Zağnos Paşa daha sonra Balıkesir’in merkezine, kendi adına tarihe şeref katan Zağnos Paşa Camii’ni (1461) yaptırmıştır. Cami ile yetinmeyen Paşa, Balıkesir’e bir hamam, imaret, çeşme, medrese, iki adet kuyu, 92 dükkândan oluşan bedesten yaptırıp, sahip olduğu mülkleri de eserlerinin bakımına vakfetmiş Osmanlı’nın medar-ı iftihar eylediği paşalarındandır. Paşa Camii olarak anılan bu caminin önemine, tarih iki tane daha önemli not düşmüştür. Bunlardan birisi milli şairimiz üstad Mehmet Akif Ersoy, Kurtuluş Savaşı yıllarında halkı, düşmana karşı cihada teşvik için Paşa Camii’nde heyecan atmosferinin yüksek olduğu vaazlar vermiştir. Akif’in vaazları akabinde hemen tesirini göstermiştir. İkinci önemli olay ise devletimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, ünlü Balıkesir Hutbesini 7 Şubat 1923 tarihinde bu camide okumuştur. Atatürk’ün hutbesinin hem Osmanlı Türkçesi ile hem de günümüz Türkçesi ile sadeleştirilmiş hali Paşa Cami’nin çınar ve şadırvan tarafından giriş kısmı olan duvarın dışına çerçeve olarak asılmıştır. İşte Atatürk’ün Zağnos Paşa Camii’ndeki ünlü hutbesinin sadeleştirilmiş hâli: “Ey millet, Allah biridir. Şânı büyüktür. Allah’ın selameti, atîfeti ve hayrı üzerinize olsun. Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri, Cenab-ı Hak tarafından insanlara din gerçeklerini bildirmeye memur ve resul olmuştur. Anayasa, cümlemize malûmdur ki, şânı büyük olan Kur’an’daki emirlerdir. İnsanları geliştirmiş olan dinimiz akla, mantığa ve gerçeğe tamamen uygun düşmektedir. Eğer akla, mantığa ve gerçeğe uymamış olsaydı, bununla diğer tanrısal tabiî kanunlar arasında tezat olması gerekirdi. Çünkü bütün kâinat kanunlarını yapan Cenab-ı Hak’tır. Arkadaşlar! Peygamber Hazretleri çalışmalarında iki yere, iki eve sahip bulunuyordu. Biri kendi evi, diğeri Allah’ın evi idi. Milletin işlerini Allah’ın evinde yapardı. Hazreti Peygamberin izinden giderek bu dakikada milletimize, milletimizin hâl ve geleceğine ait hususları görüşmek amacı ile bu kutlu evde, Allah’ın huzurunda bulunuyoruz. Beni buna mazhar edenler, Balıkesir’in dindar ve kahraman insanıdır. Bundan dolayı çok memnunum. Bu vesile ile büyük bir sevaba nail olacağımı umuyorum. Efendiler! Camiler birbirimizin yüzüne bakmaksızın yatıp kalkmak için yapılmamıştır. Camiler itaat ve ibadet ile birlikte din ve dünya için neler yapılmak lazım geldiğini düşünmek, yani karşılıklı danışma ve görüşme için yapılmıştır. Millet işlerinde her ferdin zihni başlı başına faaliyette bulunmak elzemdir. İşte biz de burada din ve dünya için neler düşündüğümüzü meydana koyalım. Ben yalnız kendi düşüncemi söylemek istemiyorum. Milli emeller, milli irade yalnız bir şahsın düşünmesinden değil, bütün millet fertlerinin arzularının, emellerinin bileşiminden ibarettir.” *** Zağnos Paşa’nın türbesi de caminin yanındadır. Ayrıca caminin bahçe düzenlemesinde çınarın, türbe ve mezarların, şadırvanların ve güneş saatinin uyumu estetik açıdan gözetilmiştir. Bu mekân insana ferahlık ve huzur veriyor, hem gündüz hem de gece. Selam ve muhabbetle.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Adem KALINSAZ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |