Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx |
|
||||||||||
|
Bu yazıyı ikinci kez yazmanın dayanılmaz hafifliğini yaşıyorum. İlk olarak Cizre’de bir internet cafede yazmıştım. Ancak yazıyı kaydetmeme ramak kalmışken Tedaş’ın azizliğine uğramış ve gecem zehir olmuştu. Bu yaşadıklarımdan elbet ben de kendime düşen payı aldım. Otomatik metin kaydetmeyi öğrendim. Bizler daktilo jenerasyonundan gelenler, bilgisayarın inceliklerine vakıf olana kadar atı alan Üsküdar’ı geçecek galiba! İzedebiyat kendini yeniledikten sonra yeni bir bölüm açtı ana sayfada:”Editörün Seçtikleri”. Bu bölümü siteye her girişte herkes gibi ben de izliyorum. Bu yazı, bu bölümün işleyişine ilişkin kafamda oluşan sorulara bir yanıt aramayı amaçlıyor. Öncelikle, sitede kaç editörün görev aldığını bilmiyorum. Bu kişiler alanlarında ne denli yetkinler, profesyonel mi yoksa amatör müdürler; hatta belki kızacaksınız ama kadın mı erkek mi, olduklarını bile düşünmeye başladım. İkincisi, seçimlerini yaparken neleri ölçü aldıkları; sayısal veriler, kendi öznel beğenileri, yazı ve şiirlerin edebi nitelikleri yani Türk edebiyatına ne kattıkları gibi şeylere mi dikkat ettikleri.. Üçüncüsü, şiir yarışmalarının bir çoğunda olduğu gibi eş, dost kayırmalarının ana sayfaya çıkmada ne ölçüde etken olduğu? Özünde sitenin bazı yazarları dilediği gibi tasarruf etme hakkı elbette vardır. Kimbilir öne çıkardıkları isimlerle daha popüler olacaklarını düşünmektedirler. Çünkü, her yayın organı ister matbuatta, ister internette, hepsinin ortak amacı, daha çok satmak ya da daha çok tıklanmaktır. Bunu da işin özü gereği doğal karşılıyorum. Matbu olarak yayımlanan edebiyat dergilerinin bir geleneği, her sayıda eseri yayımlanan şair ve yazarların isimlerini ön kapaktan duyurmaktır. Bunun birkaç amacı vardır: Birincisi, eserinin yayımlanıp yayımlanmadığını uzun zamandır bekleyenlerin sabırsızlığını gidermek. İkincisi, belli imzaları izleyen okura ön bilgi vererek, dergiyi satın almalarını özendirmek. Bir yazar ve dergi yöneticisi olarak bu işin önemine ve gereğine inanmışımdır. İzedebiyat’ta gördüğüm ve eleştirdiğim konuysa, belli isimlerin çok sık aralıklarla sürekli ön sayfadan görünmesidir. Bu yazar arkadaşlardan başka kimse yazıp çizmiyor mu sitede? Bu işin perde arkasında neler olup bitmektedir, bu konularda nasıl karar alınmaktadır; site yönetiminden biz yazar ve okurlarına doyurucu açıklama yapmalarını beklemenin hakkımız olduğunu sanıyorum. “Yazarlarımız” diye resimleriyle tanıtılan isimler acaba bu iş için ekstra bir ücret mi ödediler? Valla dilin kemiği yok, insan ister istemez düşünüyor. Benim isteğim, bu işe yıllarını vermiş insanları küstürmeden, hakkaniyetle davranarak siteden uzaklaşmalarının önüne geçilmesini sağlamaktır. Biliyorsunuz, İzedebiyat’ı İzedebiyat yapan ona ürünleriyle destek veren yazarlardır. Bugün Varlık, Adam Sanat gibi dergiler de ancak yazar kadrolarıyla bugünkü seviyelerine gelmişlerdir. Lütfen bu gerçek unutulmasın! Benim editörüm seninkini döverken, ara dayağını acaba biz mi yiyoruz?
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ömer akşahan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |