Tüm insanlık bir tutkudur; tutku olmadan din, tarih, romanlar, sanat, hepsi etkisiz olurdu. -Balzac |
|
||||||||||
|
(Çeviri : Ömer Akşahan) Oyuncular : Sözcü Bay Öztak Kemal Genç Sözcü : Bir hikâye anlatacağım, Kemal’in hikâyesi. Onun bir arkadaş arama serüveni. Bu herhangi bir yerde geçiyor, belki de burada bizde. Bay Öztak gelir oraya, o Kemal’in babasıdır. (Sahnede Bay Öztak görünür.) Günaydın, Bay Öztak. Bay Öztak : Günaydın. Konuşmak için zamanım yok. Maalesef. Polise gitmek zorundayım. Sözcü : Evet, biliyorum, Bay Öztak. Bay Öztak : (heyecanlı) Hiç kötü bir şey yapmadım. Niçin polise gitmek zorundayım? (Seyircilere bakar) Niçin? Sözcü : İnsanlar bunu bilmiyor. Bunu onlara biz anlatmak zorundayız. Bay Öztak : Şehirde küçük bir dükkânım var. Tamirhane. Anlıyor musunuz? Sözcü : Bay Öztak terzi. O elbiseleri düzeltiyor ve tamir ediyor. Bay Öztak : Bu şehre beş yıl önce geldim. İstanbul’dan. Zor yıllardı, o zamanlar. Sözcü : Bir oğlunuz mu var? Bay Öztak : Onun adı Kemal. Sekiz yaşında. Sözcü : Sizin hakkınızda bir şikâyet var. Çocuğunuza kötü muamele nedeniyle. Bay Öztak : Fakat ben Kemal’i seviyorum ki. Sözcü : Onun bağrışını komşularınız duymuş. Bay Öztak : (Başını sallar) Ona bir defa vurmuştum. Sözcü : Peki, neden? Bay Öztak : O hep iyi bir çocuktu. Fakat bir gün hırsızlık yaptı. Günün birinde. Benden biraz para aşırdı. Sözcü : Bu sizin için çok şaşırtıcıydı, değil mi? Bay Öztak : Kemal hep yalnızdı. Bahçede oynuyordu. Arkadaşsız. Bazen pencereden ona bakıp, selâm verirdim. (Kemal yan taraftan, sahnenin sağından gelir. Elinde renkli bir küre vardır. Ve ona dikkatle bakmaktadır. Sonra küreyle yerde oynar. Onu sağa sola iter. Bir genç sahnenin sol tarafından gelir ve Kemal’e dikkatle bakar.) Kemal : (gence bakar ve dostça gülümser) Benimle oynamak ister misin? Genç : Ama ! Senin hiç oyuncağın yok ki. Kemal : (küresini yukarıya kaldırır) İşte ! Genç : Şu aptal şey mi? Ya geride hiçbir şey? Kemal : O renkli. Güneş onun içinde seyredilebilir. Genç : Onu bana ver ! Kemal : Verirsem, arkadaşım olur musun? Genç : Belki. (Genç küreyle yan tarafa gider. Kemal de bir adım yana doğru gider.) Bay Öztak : Kemal çok sevinmişti, bir arkadaş edindiği için. Bütün gece bunun üzerine konuştu durdu. Ve o günden sonra hep pencerede, o genci bekledi durdu. (Genç tekrar sahnenin ortasına girer. Kemal onu görünce sevinir.) Kemal : Nihayet geldin. Oyun oynayalım mı? Genç : Bugün bana ne hediye edeceksin? Kemal : (şaşkın) Sana her şeyi verdim. Genç : Öyleyse zamanım yok. (Geri döner ve yan tarafa gider.) Kemal : (yalvarır)Bekle beni ! Sana bazı güzel şeyler vereceğim. Küreden daha güzel şeyler. Genç : İyi. Buna söz verdin. (Beraber yan tarafa giderler.) Sözcü : (Bay Öztak’la sahnenin ortasına gelirler.) Kemal neden para çalıyor, biliyor musunuz? Bay Öztak : Evet, evet. O oyuncaklar satın aldı. Çok pahalı oyuncaklar. Sözcü : Kemal kendisine bir arkadaş aradığı için hırsız oldu. Belki buna benzer her şey yarın tekrar olacak. Bizde veya bir başka şehirde. Ne düşünüyorsunuz bu konu hakkında? (perde iner)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ömer akşahan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |