89 model siyah 911 porsche carrera tadında yıllandığımda görüyorum ki; ansızın doğru kadın sürücü geldi mi ne kadar seneler geçse de; zaman denilen kavram, sanki hiç yokmuşçasına pekala karşımda yenilebiliyor, biat ediyor, hatta bana saygı dahi duyuyor… Ben de haliyle tam anlamıyla özüme döndüm diyebiliyorum.

Kabul edelim… Başkalarının başarısızlıklarını dedikodu malzemesi yapıp, ahlaksızlığımızı kah sakladığımızı sandığımız, kah ise sıradanlaştırıldığımızı normalleştirdiğimiz bir dönemdeyiz… Bu yüzden de aynı ritüelleri her seferinde defalarca ama defalarca tekrarlıyor, mutluymuş gibi yaparken içten içe yemin ettiğimiz için ölüyoruz… Ölüyorsunuz… Biliyorum.

İşin kopma noktasına geliyorum… Siz ya da en sevdikleriniz; bu ve benzer durumları yaşasa ve benim gibi atlatsa, benzer satırları yazsa; ne mutlu sana, işte sen busun, ne bileyim dön Mevlana dön falan diyecektiniz ki Mevlana’yı bir türlü sevemedim ya… Çok yanlış kafada ilerliyor… Haddi değil bir kere bazı şeyler… Kulsun birader sen… Eğer ki… Olur ya… Dediğin gibi bağın kuvvetliyse de kendine sakla… Anlamaz ki diğerleri… Niye delirtiyorsun ki diğerlerini? Onlar senin yansımandan dahi değilse ve senin gibi kendilerini öyle sanıyorlarsa ne yapacağız? Var mı cevabın? Yok… Niye? Düşünemedin bu kadarını… Ölümlüsün birader sen de herkes gibi…

Neyse ne diyordum... Ne zaman Machiavelli’ciler, Nietzsche’ciler, (Kadı) Yunus Emre’ciler; hiç beklenmedik bir şekilde daha iyi yollara ve daha yeni zamanlara bahşedildi… O gün bugün; kah Netflix hesaplarınızı; kah her seansta para kaptırdığınız psikolog randevularınızı iptal etmeye başladınız… Üzülmedim de, sevinmedim de emin olun.

Gün sonunda realiteyi kabul etmiş biri olarak rahatlıkla diyebilirim ki; bu işlerin sonunda ölüm var… Haliyle… Kimsenin kalbini kırmayın, kimseyi oyalamayın, her an Marmara’da deprem olabileceğinin farkında olun, Allah aşkına saçma sapan aşılar olup, risklere imza atmayın, tekelleştirilmiş medyaya inanmayın, Tevrat, İncil ve Kuran yolundan gidin, mezheplere inanmayın, sadece mesajları anlayın, nispet etmeyin, nasip diye ekmeğinize bakın, iyilerle kalın, iyileri izleyin… Bazıları bira içseler dahi…