Mektubum sanırım fazla uzun oldu, çünkü daha kısa yazmak için yeterince vaktim yoktu. -Pascal |
|
||||||||||
|
7.5.2017’de seçildikten sonra Macron hakkında neler yazmışım: Macron’u seçmekle Fransa Avrupa liderliğini üstlenme yolunda önemli bir eşiği atladı. Bu atlayış aşırı sağın güçlenmekte olduğu ülkelere karşı başkaldıran bir örnek oldu. Fransa, faşist bir geçmişi olan Almanya’ya göre çok daha iyi bir örnek oluşturabilir. Öncelikle laiklik, Avrupa değerleri, Aydınlanma ve devrim ruhunun güçlendirilmesi, bu değerlerden asla ödün verilmemesi, dinsel özgürlük gerekçesiyle aşiret kültürü, fanatizm ve gericiliğe hoşgörü gösterilmemesi gerekir. Mülteciler, sığınmacılar, işsizlik ve terör olgusu önemli sorunlar olarak Fransa’nın gündeminde yer alıyor. BREXIT paranoyası sonrası Trumpgil ve Putingillerin çoğaldığı bir ortamda Fransa Avrupa için bir umut olabilir. Allons enfants ! (10.5.2017) Fakat sonra ne oldu ? Başa oturunca ilk işi varlıklı kesim ve büyük holdinglerden alınan vergiyi kaldırıp onun yerine akaryakıta ek vergi koymak oldu. Emeklileri tehdit etti ve maaşlardan kesintiye gitti. Zengin sınıfın yanında ve bir halk düşmanı olduğunu açıkça belli etti. Sarı Yelekler eylemleri başlayınca protesto gösterilerini görmezden geldi. Saraya kapandı ve büyük öfke ve kibirle halkı aşağıladı.. Trump’ın kucağına oturdu. Irkçı ve aşırı sağ patilerle koalisyon kurmuş olan Netanyahu’yu destekledi. Suriye’ye Fransız birlikleri gönderdi. Venezuela’nın seçimle başa gelmiş yasal başkanı Maduro’yu açıkça tehdit etti, Maduro yerine ABD’nin desteklediği muhalefet liderini başkan olarak tanıdı. Laiklik ve ifade özgürlüğü gibi sözleri ağzına almadı. Kendisine yapılan eleşirileri hakaret olarak yorumladı. Böylece Fransa adeta bir hayalet korsan devlete dönüştü. Sarı Yelekler eylemi hız kazanınca akaryakıt vergisini askıya almak zorunda kaldı. Ancak eylemler bu sefer Macron hükümetine karşı sürdü. Sarı Yeleklileri aşırı sağ, yağmacı, kırıcı, antisemit, ırkçı ve homofob olmakla suçladı. “Siyonizm karşıtlığı antisemitizmin modern biçimlerinden biridir” diyerek İsrail ve Siyonizm’i eleştirmeyi antisemitizm gibi “nefret söylemi” kapsamına alan bir yasa tasarısını meclise sundu. Bu saçma sapan yasaya Siyonizm karşıtı bir çok aydın Fransız, İsrailliler bile tepki gösterdi. Eylemlerde aşırı polis şiddeti kullandı, plastik mermi kullanılmasına izin verdi. Şimdiye kadar 11 kişi öldü, 22 kişinin tek gözü plastik mermilerle kör oldu, elleri kopanlar da var. 2.000 ağır yaralı, 8.400 gözaltı ve 2.000 kişi tutuklandı. En son orduyu göreve çağırdı. Orduya rağmen eylemler sürünce bu sefer eylemleri tamamen yasakladı. Sonuçta, Macron’un faşistliğinin yanı sıra ateşli bir Neo-Siyonist olduğu da açığa çıkmış oldu. Bu aynı zamanda benim içinde büyük bir hayal kırıklığı oldu.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Erdağ Duru, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |