Öyle yaşamalısın ki ölünce mezarcı bile üzülsün. -Mark Twain |
|
||||||||||
|
İçeri girdi. Salon bıraktığı gibiydi. Sadece daha önce görmediği bir genç kız vardı. Davacının avukatı söz istedi. - Sayın Hakimim, davalı ve davacının çocuklarından birinin tanık olarak dinlenmesini talep ediyoruz. - Uygundur. Çok uzun olmamak kaydıyla. - Peki efendim. - Anlat kızım. Anne ve babanla birlikte mi yaşıyorsun. Ayrılmalarındaki sebepleri senin gözlerinden seyredelim. Kız sıkılgan bir tavırla ayağa kalktı. Önce Hakime dikkatle baktı. Hakimin yüzü sert, aynı zamanda babacandı. İlk kez girmek zorunda olduğu duruşma salonu onu boğuyordu. Üstelik, tanıklık da çok sıkıcıydı. Neyi anlatacaktı ki ! Biri annesi, diğeri babasıydı. Elmanın iki yarısından birini kayırmasını istiyorlardı. O ikisini de çok seviyordu. Sonuçta uzun yıllar süren bir evliliğin bitmesi söz konusuydu. O ve kardeşleri mutsuz olmamışlardı. Ne değişmişti de bu hale gelmişlerdi. Bir türlü anlayamıyordu şu yetişkinleri. Söze nereden başlayacağını kestirmeye çalıştı zihninde. Öyle kelimeler kullanmalıydı ki bu ayrılma olayı tamamen ortadan kalkmalıydı. Özenle kelimeleri evirdi çevirdi beyninde. - Sayın Hakimim, bu boşanma olayını onaylamıyorum efendim. Anne ve babamın kendilerine göre haklı ve haksız oldukları taraflar var. Biz mutlu sayılabilecek bir aileydik. Çocukluğumuzdan bugüne kadar her ailede yaşanılan sorunlar bizim evimizde de yaşandı. Doğruları konuşmazsam, Türk adaletine ihanet etmiş sayılırım. Doğruluğu, dürüstlüğü, vefayı ben ailemden kazandım. Yani annem ve babamdan. Bana ve kardeşlerime çok iyi ebeveyn oldular. Geçim sıkıntısıyla boğuştuklarına şahit oldum. Fakat birlik içinde hareket ettiler, bizlere hissettirmediler. Anne ve babalarıyla sorunlar yaşadılar. Sonra ortak çözüm yolu buldular. Şimdi ise sonuca bakınız efendim. Biz onlardan çok fazla bir şey istemiyoruz. Sadece birlikte kalmak istiyoruz. Bizim hiç mi hatırımız yok efendim onların kalbinde. Anne ve babama sesleniyorum. Bizi mutsuz edecek bir karar almayın lütfen. Sayın hâkimim onları boşamayın. Onlar birbirlerini deliler gibi seviyorlar hala. En canlı şahidi de benim. Boşamayın onları. Başka da bir diyeceğim yoktur. Türk Adaletine güveniyorum. - Otur kızım. İşte başka söze de hacet yok zaten. Söylenecekler söylendi. Pırıl pırıl bir genç yetiştirmiş bir aile benim karşıma geliyor. Çok yazık ! Yaz kızım: Davacı ve Davalı taraflar duruşma salonunda dinlendi. Ailenin ortak çocuklarının tanıklığı ile olayın sadece kadın ve erkeğin birbirine olan kırgınlıkları neticesinde dava açıldığı, Dava öncesi yaşanan şiddet olayının da bu nedenle meydana gelmiş olduğu, davalı tarafından ifade edilmiştir. Mahkemelerin yoğun çalışma şartları göz önüne alınarak davanın bu gibi basit nedenlerle artmasına mahal vermemek için reddine, Olayın tekrar vukuu halinde davalının yani erkeğin sebze tarlasında ücretsiz çalıştırılmasına; Olayın tekrarı halinde davacının yani kadının ücretsiz olarak aşevinde aşçılık hizmetinde görevlendirilmesine karar verilmiştir. Dava reddedilmiştir. Zabıt katibesi ilk kez böyle bir metni yazmanın şaşkınlığıyla mücadele ederek yazısını tamamladı. Salonda bulunanlar şaşkındı. Hakim, yerinden kalktı. Kıza seslendi. Kız sevinmişti. - Al kızım bu çocukları, doğru evinize götür. Ha aklıma gelmişken, eve gider gitmez hemen güzel bir tatil ayarla ve gönder bu çocukları tamam mı? Ben de sana güveniyorum. - Teşekkür ederim efendim. Söylediklerinizi yapacağım. Türk adaletine güvenmekle hata etmemişim efendim. Sert adımlarla duruşma salonundan çıktıktan sonra odasına uğramadan evine gitmek üzere adliye binasından ayrıldı Hakim. Hayat ne kadar garipti. Sonra ilk kez böyle garip bir karar yazdırdığı aklına geldiğinde gülümsedi kendi kendine. Yine doğru kararı vermişti. İçindeki huzurla evine gitmek üzere yola çıktı. SON
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Nermin Güday Kaçar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |