..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yanlış sayısız şekillere girebilir, doğru ise yalnız bir türlü olabilir. -Rouesseau
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Politik Olaylar ve Görüşler > Hakan Yozcu




10 Nisan 2014
Aşk Derecesinde Sevmek Vatanı  
Hakan Yozcu
Hedefler uzak veya yakın da olabilir. Ama bazı hedefler vardır, çok uzaktır. Ona hemen ulaşamazsınız. Yıllar ve hatta yüzyıllar sonra bile ulaşılması güçtür. Önemli olan o hedefi gönülde hissetmek, ona ulaşmaya çalışmak ve bu uğurda çaba harcamaktır.


:ABFC:

Ülkücülük ve Ülkücü Hareket bu günlerde basınımızda sorgulanmaya başlandı. Bir vekilimizin internette bir sosyal iletişim sitesinde yazdığı “Bu ülke ırkçılık ve milliyetçilikten bıktı, usandı. Sizi çekmek zorunda değiliz Kurt Efendiler! Basın gidin! Ülkü Ocakları kapatılsın” sözleri üzerine adamızda bir tartışma başladı.
Ben, her şeyden önce demokratik ortamda yasal olan, devlete, millete, topluma, çevreye zarar vermeyen, ayrımcı, bölücü olmayan, insanları kutuplara , kamplara ve sınıflara ayırmayan, olumlu, yapıcı, her türlü düşünceye saygı duyan biriyim. Zaten demokraside böyledir...
Her düşünceye saygı vardır. Her insan kendi düşüncesini özgür bir şekilde ifade eder. Yeter ki işi kavgaya, teröre ve ölümlere dökmesinler...
“Ülkücü”, “Ülkücülük” kavramları, nedense ülkemizde bir öcü olarak gösterilmeye çalışıldı hep. “Yer altı dünyası”, “Karanlık dünya”, “Mafya dünyası” olarak gösterilmeye çalışıldı. Ülkücü gençler de zorba, olay çıkaran, kavgacı, vur kaç yapan, çek senet işleriyle uğraşan kişiler olarak gösterilmeye çalışıldı. Onlara çamur atılarak vatandaşın gözünde küçük düşürülmeye çalışıldılar.
Oysa alakası yok ülkücülükle bunların. Ülkücülük, temelde insan sevgisini, vatan, millet sevgisini, bayrak sevgisini ele alan bir fikir akımıdır. “Türklük gurur ve şuuru, İslam ahlak ve fazileti” ile yoğrulmuştur bu düşünce.
Doğruluğu, dürüstlüğü, eşitliği, sevgiyi, saygıyı esas alır. Dinine bağlıdır bir ülkücü. Yalanı sevmez. Ayrımcılığı sevmez. Bölücülüğü sevmez. Bunlara karşıdır. “Hak, haklının”dır düşüncesiyle hareket eder. Adam kayırma, taraf tutma yoktur.
“Ülkücü” sözcüğü, sözlük anlamı bakımından “Mefkure-fikir-düşünce” anlamına gelmektdir. İngilizcedeki karşılığı “ideal”dir. Yani amaç demektir. Herkesin yaşamı boyunca mutlaka bir amacı vardır. Ancak buradaki amaç, basit bir amaç değil, uğrunda hiçbir fedakarlıktan kaçınılmayacak, yüce bir amaçtır.
     Ülkücülüğün diğer düşüncelerden farkı, vatanı bir aşk derecesinde sevmektir. Onun uğruna ölümü dahi göze alabilmektir. Çünkü vatan kutsaldır. Değerlidir...
Ülkücülük bir hedeftir. Elde edilmesi, varılması güç olan bir hedeftir. Ama bunu en mükemmel bir şekilde başarmak için çalışmak, ulaşılması, gerçekleştirilmesi için arzu ve istek göstermek, bu uğurda da her şeyi göze almayı gerektiren bir hedeftir.
Hedefler uzak veya yakın da olabilir. Ama bazı hedefler vardır, çok uzaktır. Ona hemen ulaşamazsınız. Yıllar ve hatta yüzyıllar sonra bile ulaşılması güçtür. Önemli olan o hedefi gönülde hissetmek, ona ulaşmaya çalışmak ve bu uğurda çaba harcamaktır. İşte ülkücülük de böyle bir şeydir.
Her şeyden önce Türk milletinin ahlâkta, maneviyatta, insanlık duygularında en yüksek seviyede bulunması, yaşaması ve ilimde, teknikte dünyanın en ileri gitmiş varlığı hâline gelmesi ve ekonomik açıdan kalkınmış, tarımını modern tekniğe göre geliştirmiş ve modern sanayii kurulmuş, refahlı bir toplum hâline gelmesi gerekir.
Türk milletinin hiç kimseden merhamet dilenmeyeceği, kendi ayakları üzerinde, kendi gücüyle duracağı, varlığını koruyabilen, Dünyada süper devletler arasında yer alan ve bunun gerçekleşmesi için çabalayan bir hedeftir.
     Ülkücü anlayış, insancıldır. İnsanlığa hizmet etmek için uğarşır. Bunun için de insan önce kendi ailesi, çevresi, toplumu ve neticesinde tüm insanlık için çalışır. Bunu yaptığı takdirde aynı zamanda insanlığa da hizmet etmiş olur.
     İçi vatan sevgisiyle yoğrulmuş, vatanını aşk derecesinde seven bu gençlere hakaret ederek yanlışa düşmeyelim. Eğer bu gençler, yanlış yapıyorsa, doğru yoldan çıkmışlarsa elbette ki onları uyarmak lazım. Doğru yola sevk etmek lazım.
     Fakat “defolun gidin” demekle nereye varılacak? Onları dışlamakla, kabul etmemekle kavgayı daha da körüklemiş olmayacak mıyız?
     Demokratik anlayışa sahipsek her tür yasal düşünceye saygı duymak zorundayız. Yoksa kendmize boş yere “Demokratiğiz” demeyelim.
     




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın politik olaylar ve görüşler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bu Halk Darbe İstemiyor
eğitim Yaz Boz Tahtası Değildir
"Kıbrıslılık" Üzerine
Sayın Bahçeli’nin Tarihi Hatası
süleyman Demirel’in Ardından
Türkiye Bu Kadar Zengin mi?
Mehter Marşını Bilmeyenler İçin
Ydh Ya Siyasi Olur Ya da Siyasi Parti Doğurur
Yeni Bir Oluşum Mu?
Dedikodu Olmasa

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sessizliğin Hikayesi Üzrine
İnciraltı Şairleri
Bir Bahar Bekliyorum Üzerine
Denizli Türk Dünyası Şairleri Buluşmasının Ardından
Her Şey Gülüşünde Saklı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Cevahir Caşgir’den "100süz Şiirlerim"
Orhan Pamk'un "Kar" Romanı
Boyacı’ya Büyük İlgi

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Vakit Gelince [Şiir]
Kara Güzel [Şiir]
Hayallerim [Şiir]
Gönlümün Tacısın Yar [Şiir]
Kurban Olurum [Şiir]
Acı Ektim [Şiir]
Nerdesin? [Şiir]
Yüreğimde İhtilal Var [Şiir]
Hayat Seni Çözemedim [Şiir]
Helallik İstiyorum [Şiir]


Hakan Yozcu kimdir?

1964 doğumluyum. Kuzey Kıbrıs'ta yaşıyorum. 1988 Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldum. 20 yıl çeşitli okullarda edebiyat öğretmenliği yaptım. Uzun yıllar Yenivolkan ve Güneş Gazetelerinde köşe yazarlığı yaptım. Şu an Habearkıbrıslı ve Güncelmersin Gazetelerinde yazıyorum. Birçok internet gazete ve sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Şiir, öykü ve tiyatro oyunları yazıyorum. Bu alanlarda çeşitli ödüllerim var. Kendime ait basılmış "Güzel Bir Dünya" ve "Mesela Başka" isimli iki adet öykü kitabım var. 7 tane tiyatro oyunum var. 6 yıl Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevinde bulundum. Halen Başbakan Yardımcılığı Ekonomi, Turizm, Kültür Ve Spor Bakanlığı'na bağlı Müşavirim.

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.