..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Ölümden önce yaşam var mı? -Duvaryazısı
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Adsız




7 Ağustos 2012
Gelişin Gibiydi Gidişin  
Adsız
Şarkıcı mı inatçı ben mi anlamaya çalışıyorum. Dakikalar geçiyor, dışarıdaki ayak sesi kalbimin sesine yenik düşüyor. Öne eğilmiş başı tutup kaldırmaya cesaret dahi edemiyorum. Susmaya yüz tutmuş dilin çözülmesini beklemenin faydası yok anlıyorum.


:ACBA:
Hiç beklemediğim bir anda çıkıp gelirsin sanmıştım. Hani yolda biri kolumdan tutup adımı seslendiğinde, kafamı çevirip baktığımda göz göze geliriz sanmıştım. Veya bir gün hiç beklemediğim bir anda “ben geliyorum” diyeceksin sanmıştım. Ya zile basarak ya da kapıya vurarak “ben geldim” diyeceksin sanmıştım. “aç kapıyı bak ben geldim…”

Hangisi daha kötü beklenmedik bir anda gelmen mi? Yoksa geleceği
n ana kadar bilip beklemek mi?
Güneş usul usul günü terk edip giderken gözlerimde kızıllığını bırakmıştı sanki. Günün kıyameti kopmuş, tükenip bitmişti. Önce ellerim titremeye başladı sonra bütün vücudum bu titremeye eşlik etti. Dışarıda hafif bir rüzgâr vardı.

Yapraklar düşmemek için ağaca tutunmaya çalışıyordu. Kuş sesleri çoktan duyulmaz olmuştu. Yağmur bulutları üzerime çöreklenmişti sanki. Hani bir yağmur yağsa, bulutlar içinde biriktirdiği ne varsa boşaltsa rahat bir nefes alacaktı, ama yok, inadına biriktirdikçe biriktiriyordu sanki. Uzaklarda birkaç evin ışıkları yanmaya başlamıştı. Karşı cafe’den kahkaha sesleri, bir şarkının sözlerine karışıyordu.
“Unutursun unutursun, zaman geçer avunursun… “

Şarkıcı mı inatçı ben mi anlamaya çalışıyorum. Dakikalar geçiyor, dışarıdaki ayak sesi kalbimin sesine yenik düşüyor. Öne eğilmiş başı tutup kaldırmaya cesaret dahi edemiyorum. Susmaya yüz tutmuş dilin çözülmesini beklemenin faydası yok anlıyorum.

Keskin bıçak darbeleri ile ağzımı açmaya başlıyorum.. Şairin o ünlü şiirinde dediği gibi bırakıp gitmenin hiçbir önemi yok ama, doldurulması mümkün olmayan boşlukları ardında bırakılınca bu boşlukları yok saymanın da manası yok.

Sen gittikten sonra yine yalnız kalacağım biliyorum. Korkmuyorum başa çıkarım elbet, yalnız kalmaktan da korkmuyorum tek korkum ya canım ellerini tutmak isterse…

Avuç içindeki ter kokusunu özlerken, kim uzanacaktı ince parmaklarına kim bilir?
Yok sayarım beklide yaşanmış adına ne varsa tek tek yok sayabilirim ama mazi yaşanmışlığa tanıklık edince elden bir şey gelmiyor.
Düşlerdeki saçların rengi solacak zamanla biliyorum.
Zamanla terk edecek tarifi imkânsız kokular.
Birden bire değil, elbette birdenbire değil, zamanla…

Bulutlar üzerinde ne kadar yük varsa boşaltıyor. Ay ışığı ve yıldızlar söz birliği etmişçesine ortalığı aydınlatmaya başlıyor. Cafeden gelen şarkının sözlerine eşlik etmeye çalışıyorum. “Git günahıma girmeden, katilim olmadan git!”

n.b



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gülüşün Aklımda Saklı Kaldı
Seni Hep Çok Çok Seveceğim...
Yalnız Kalmak İstiyorum
Konuşma Vaktim Gelmiş Hemen Yetişmeliyim
Sevgili Leyla
Bir Şeyin Yerine Diğerini Koy (Ama) Mak
Kış Mevsimimide Sen Anlat Bana
Seni Yine Hep Çok Çok Seveceğim
Kozada Bir Kelebek
Annem

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kelimeler Biriktirdim Sana İlmek İlmek D/okuman İçin
Ne Bilmek İstersin Ey Yar?
Hayalden Hilale
Aşkta Yarın Kimin Umurunda
Sevgili Günlük
Sinemde Bir Yaradır (Bu Şehir)
Sevgili Günlük
Küçük Not Büyük Hayal
Sevgili Günlük

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Seni Düşünürken [Şiir]
Aslında Ağlamayacaktım [Şiir]
Yanılıyor Muyum? [Şiir]
[Şiir]
Sessizce Veda Son Bölüm [Öykü]
Sessizce Veda 8. Bölüm [Öykü]
Sessizce Veda 7. Bölüm [Öykü]
Sevgilicilik Oyunu [Öykü]
Sessizce Veda 6. Bölüm [Öykü]
Sessizce Veda 3. Bölüm [Öykü]


Adsız kimdir?

Hiç bir özelliği olmayan, sıradan biriyim.

Etkilendiği Yazarlar:
Emile Zola, Beethoven, Mina Urgan, Necip Fazıl


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Adsız, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.