Ama gene de dünya dönüyor! -Galilei |
|
||||||||||
|
Bu gün, bahçeye inen merdivene itina ile dizilmiş çiçekleri görünce, anneme: “Bunlar da nereden çıktı?” diye sordum. Annem: Baban pazardan aldı.”deyince anladım ki, Pazar gününden beri aşağıya inmemişim. Öyle, çiçekler hakkında çok bilgim yok. Dalında izlemeyi daha çok seviyorum. En çok sevdiğim çiçek ise papatya. Nerede görsem koparmadan edemem. Koparıp koklarım. Doğrusunu istersen çok fazla kokusu da yoktur. Öyle gül gibi misler gibi de kokmaz. Gül papatyadan çok daha güzel, biçimi rengi kokusu her şeyi ile daha güzel. Ama ben gülü değil, papatyayı seviyorum. Gül ile papatya kıyaslanamaz bile, öyle değil mi? Ama ben hep papatyayı sevdim. Masum bir hali var sanki. Papatya alçakgönüllü, sanki bir derviş gibi. Yeri yurdu yok. Nerede isterse orada konaklayıveriyor. Papatyanın aşkı yüzünden dile gelen kuş da yok. Papatya ürkek, hassas, dalı narin, dokunduğunda kırılacak gibi incecik. Tuttuğun an yaprakları elinde kalıyor. Elini uzattığın an, direnmeden eline geliveriyor. İşte bu yüzden, ben papatyayı daha çok sevdim. Gül daha bir mağrur. Başı önde olduğu an bile dik. Eğilişi tevazuluktan değil, mecburiyetten, eğilmezse, açılamayacak biliyor. Bu bile onun kibrini azaltmaya yetmiyor. Gül, sadece istediği yerde kök salıyor. İstediği yerde kalıyor. Açılışı bile, bir eda, bin bir naz ile. Sapları kalın ve dikenli, istediğin an koparamazsın, dikenler önüne çıkıveriyor hemen. “Dur! Dur biraz, ne kopardığını sanıyorsun? O kadar kolay mı?” der gibi. Bilmiyor Kİ bülbül sayesinde kendiNİN farkına vardı. Gül bilmiyor ki dikenlerine rağmen, bülbül sayesinde bu kadar sevildi. Sevildiği için bu kadar kıymetli. Gül bülbülün kadrini kıymetini bilmedi. Yedi bülbülün başını. Belki bu yüzden gülü hiç sevmedim. Ne kokusunu ne kendisini… Dedim ya çiçekler hakkında çok bilgiye sahip değilim. Öyle birçok kadın gibi evimin her tarafı çiçeklerle dolu da değildir. Aslında evde çiçeği çok da sevmiyorum. Çiçek balkona bahçeye daha çok yakışıyor kanımca. Evde çiçeğe gerek yok ki. Evde salınıp gezen sevgili zaten bir çiçek. O sevgili, o ev içinde yoksa evin her tarafı lalezar olsa ne yazar… Merdivendeki çiçekler küçük saksılarda menekşe idi. Ben sadece menekşeleri mor sanıyordum. Meğer birçok rengi varmış. Yeni öğrendim. Annemin içeride ne kadar çiçeği varsa hepsini balkona çıkardım. Annem başladı feryada: “booo çiçeklerimi donduracak gördüünnn” :)) “O soğuk salonda kışın donmadı bu havada donmaz merak etme” dedim. Az önce baktım saksıları tekrar içeri almış:) Havalar ısındı ya, artık böcekler de yavaş yavaş etraflarını yoklamaya başladılar. “Neredeyiz?” diye sorar gibi. Bu gün okulda çocuklar uğurböceği avına çıkmışlardı.:) Böceği yakalayan çocuk, koşmaya başlıyordu. Çocuklardan biri böceği düşürmüş, ağlamaya başladı. Birkaç dakika böcek aradık. Ama bulamadık. Küçük bir böcek nasıl bulunur ki. Hem adı üzerinde uğur böceği… Sahi, gerçekten uğur mu getiriyor bu böcek? O yüzden mi hemen bulamadık. O yüzden mi elde uzun süre kalmıyor, hemen uçuveriyor. Hiç uğurböceği yakalayamadığım için mi?… Ha, unutmadan erik ağacı çiçeklerini tamamen döktü. Artık yavaş yavaş tomurcuklanmaya başlar. Neyse cennet kokulum. Şimdilik bu kadar yeter. Bugün çok yorulmuşum Uykum da geldi. Yazarım yine, hoşça kal. (Not: Annemin “”booo”” diye feryat etmesi, bir nevi “Aman Allah’ım” anlamına geliyor.:))
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Adsız, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |