Kardan Adam
(Nükhet Everi) 14 Şubat 2004 |
Yaşam |
| |
Paul Auster’in eşliğinde geldi kar. Kehanet Gecesi’ni okurken bastırdı. " Böyle bir olayın açıklaması olmaz, neden şuna değil de buna âşık olduğumuzu açıklayacak nesnel bir gerekçe yoktur.”Ama varmış işte bay Auster. Hem de tam tahmin et |
|
Sevgilim Mardin © - 1
(Nükhet Everi) 22 Aralık 2003 |
Türkiye |
| |
Mardin denince aklınıza ne ya da neler gelir bilemem. Benim aklıma onlarca şey geliyor. Bütün bunları burada sizlerle bu yeni yazı dizisinde paylaşacağım. Ama belki de biraz gurme zevkleri olan biri olduğumdan benim aklıma ilk anda yemekleri geldi bugün M |
|
Mardin'de Bir Akşamüstü
(Nükhet Everi) 23 Aralık 2003 |
Türkiye |
| |
Mardin inanılmaz çekiciliğini, İ.Ö. 8000’den günümüze uzanan kültürler resmi geçidine borçlu. Bu tarihi ve kültürel doku, kenti dinler tarihi açısından da önemli kılıyor. Mardin’i gezerken uyum içinde bir potada eriyen bu renkler, tek tek orta |
|
Sevgilim Anadolu © - 1
(Nükhet Everi) 2 Ocak 2004 |
Türkiye |
| |
Kuşaklarca tekrarlana tekrarlana insanoğlu kafasına sağlamca oturagelmiş yargıları eleştirmek, protesto kıyametlerini davet eder. Bu protestolara karşı yek at yek mızrak çıkanlar, yargılarının dayanaksız kalmamasına dikkat etmelidirler. (Halikarnas Balıkç |
|
Senden Öncesi Yoktu ki...
(Nükhet Everi) 14 Ocak 2004 |
Yaşam |
| |
O akşam çeyrek asırlık bir adam olmasını kutlayamadık. Ağladık... Bizi tam yirmi beş sene boyunca sadece mutlu eden bir varlığın bir daha dönmemek üzere gidişine ağladık. |
|
Kazancı Bedih
(Nükhet Everi) 21 Ocak 2004 |
Yaşam |
| |
Aslında sessiz sedasız geldi, şöhreti epey geç yakaladı, eğer isteseydi bambaşka yerlerde olabilecekken Urfa’da kalmayı tercih etti. Bunca yıldan sonra, 70’li yaşlarda gelen şöhreti neyleyim dedi ve gene sessizce köşesine çekildi. Sessiz sedas |
|
Gel Yine... Geleceğim!
(Nükhet Everi) 17 Ocak 2004 |
Yerler |
| |
Daha uçaktan belli ediyor kendini Hayastan’ın renkleri. Giderek altımızda yükselen dağların kahverengiliği ve yavaş yavaş beyazlaşan tepeler Ararat’a yaklaştığımızın müjdecisi. Birşeyler var o dağların, o dağ hüznünün ardında. Bunları bulmaya |
|
Fatih Altaylı'ya Cevap
(Nükhet Everi) 27 Ocak 2004 |
Meslekler & İş Yaşamı |
| |
15 Ocak 2004 günü Fatih Altaylı Hürriyet gazetesindeki köşesinde ‘Turisti Kazıklayan Cezasız Kalmasın’ başlıklı bir yazı yazdı ve sayıları dokuz bini bulan Profesyonel Turist Rehberlerini kırdı, üzdü. |
|
Töreniz Batsın!
(Nükhet Everi) 29 Şubat 2004 |
Yaşam |
| |
Benim saflığım, hatta salaklığım nerede biliyor musunuz? Ben her şeye rağmen ‘Türkiye hâlâ mümkün’ diyorum. Hâlâ, insanlara iyi şeyler sunarsanız almaya hazırdırlar diyorum.
Güldünya’nın umutlarını söndüren töreniz batsın!
Umut bebek, |
|
Açıkhava Akıl Hastanesi
(Nükhet Everi) 8 Mart 2004 |
Yaşam |
| |
Bir kere daha gördüm ki, dünyanın en güzel ülkesini üzerinde yaşayan pek de küçümsenemeyecek sayıdaki sakinleri (!) bir açıkhava akıl hastanesine çevirmeye başlamışlar bile çoktan. |
|
Assos, Cunda ve Paşam Cafe - 1
(Nükhet Everi) 1 Nisan 2004 |
Yerler |
| |
Bir hafta sonu tatilinden ne beklersiniz? Cevaplarınızın arasında gezmek, görmek, eğlenmek, keşfetmek, küçük bir cip safari, zeytine, zeytinyağına, balığa doymak, biraz çılgınlık, biraz romantizm, biraz sükunet, her şeyden sonra da huzur içinde ve dinlenm |
|
'Yeşil Kraliçe' ve 'Mor Kâğıt'
(Nükhet Everi) 9 Haziran 2004 |
Yaşam |
| |
‘Bir kadın çok güzel olabilir ama söyleyecek hiçbir şeyi olmamak kadar sıkıcı bir şey olamaz’ diyen Anita Roddick’e göre ‘Üçüncü binyıl kadınların gülüşleriyle şekillenecek. Bir arada duran, birlikte gülen kadınlar belirleyecek hay |
|
Omega
(Nükhet Everi) 21 Haziran 2004 |
Yaşam |
| |
Dünya bizden intikam alıyor... Tüm bu olanlara bakarsanız gün gibi aşikâr bu. Gerçi bugüne kadar insanoğlunun yaptıklarına karşılık intikamı bu ise dünyanın, az bile belki. Ama bir de düşünürsek, dünya bir ana; evlatlarının ona verdiği zararı veremez ki o |
|
Oltama Takılanlar
(Nükhet Everi) 13 Temmuz 2004 |
Yaşam |
| |
Bu hafta hiç yazmak gelmedi içimden. Belki sıcaklar, belki biraz bezginlik, belki son günlerde yaşadıklarım. Yorgundum. Ama bugün ilk defa midemde koca bir yumrukla uyanmadığım için bir şeyler yazayım dedim. Bir sürü konu yazılmayı bekliyor, ama ben konsa |
|
Olmazsa Olmazlar
(Nükhet Everi) 26 Temmuz 2004 |
Yüzleşme |
| |
Gelin bu hafta bir oyun oynayalım. Var mısınız? Yaz günlerinde eğlencelik olur. Oyunumuzun adı: Olmazsa olmazlar... |
|
İki Milyon Tl'ye Özgürlük!
(Nükhet Everi) 26 Ağustos 2004 |
Yerler |
| |
İki milyon TL verip özgürlüğe kaçtım... Ben bunu iki haftadır yapıyorum. İki milyon TL’ye özgürlüğümü satın alıyorum. |
|
Akdenizliyiz Biz!
(Nükhet Everi) 30 Ağustos 2004 |
Yaşam |
| |
Helâl olsun size diyorum. Gerçekten helâl olsun! Tüm dünyaya ‘Olimpiyatlar eve döndü’ palavrasını da yutturdunuz ya, helâl olsun! Halikarnas Balıkçısı iyi ki yaşamıyor. Olimpiyatların nereden ve nasıl çıktığını anlatırdı hepsine bir güzel...
|
|
'Hava Durumu' Deyince...
(Nükhet Everi) 28 Kasım 2004 |
Günlük Olaylar |
| |
Bünyamin Sürmeli...
Evet, hava durumu deyince aklıma gelen tek isim Bünyamin Sürmeli! Gerçi herkes tanıyor ama, hani şu CNN TURK’ün sempatik Meteoroloji Müdürü. |
|
Yaşasın Özgürlük!
(Nükhet Everi) 11 Aralık 2004 |
Yaşam |
| |
Bitti! Koca bir maraton daha sona erdi. Şubata kadar kuşlar kadar özgürüm.
Her ne kadar elimde kapıdan dışarı adım atmamamı ve yatıp dinlenmemi öneren bir doktor raporu olsa da, burnum yara içinde, kronik faranjitim azmış kudurmuş, ev ayağa kalkmış ve |
|
Nedir Sizin İçin 14 Şubat?
(Nükhet Everi) 13 Şubat 2005 |
Yaşam |
| |
Sahi, nedir sizin için 14 Şubat?
Kiminiz, son yıllarda dayatıldığı biçimde ‘Sevgililer Günü’, kiminiz ‘Aziz Valentine Günü’, kiminiz ‘Dünya Öykü Günü’, kiminiz ‘Kadınların Şiddete Karşı Sesini Yükseltme Günü̵ |
|
Antalya Denince... 7mehmet
(Nükhet Everi) 11 Mart 2005 |
Yerler |
| |
7Mehmet tam 65 yıllık bir efsane. “Yemediğim ve emin olmadığım yemeği müşterilerime sunmam” ve “Her babanın gönlünde yatan evlatlarının adını yıllarca yaşatmasıdır” diyen ve kendisi de efsane olan bir adamın, 7 Mehmet’in yara |
|
Gurbet Elde Bir Başıma...
(Nükhet Everi) 19 Mart 2005 |
Yerler |
| |
Gurbetteyim... Bir başımayım... Aynen Kıraç’ın şarkısında olduğu gibi.
Siz şimdi benden klasik bir gezi yazısı falan bekliyorsunuz değil mi? Asla! Ama daha iyisi olur bence klasik olmazsa. Buyurun... |
|
Ege Gurbet Değil mi?
(Nükhet Everi) 1 Nisan 2005 |
Yerler |
| |
Ege gurbet değil mi? Yazdım ya Antalya’da geçen zaman için, ‘Gurbet elde bir başıma...’ diye. Aman ne mesajlar ve ne telefonlar geldi bilemezsiniz. Yorumlar ilginçti. Bıkmışım rehberlikten, ne kadar özlemişim Istanbul’u vs vs. |
|
İğde Ağacına Güzelleme Ya da Cunda'nın Kedileri
(Nükhet Everi) 2 Ağustos 2005 |
Yerler |
| |
‘Şu kedilere bak, ne kadar uzun bacakları var hepsinin’ diyorum Ayhan abiye. ‘Bütün Türk kedileri uzun bacaklı, bizim oradakilerin hepsi bastıbacak demişti bana bir Alman turist bir defasında’ diye ekliyorum. Sadece Ayhan abi değil |
|
Yazmak... Ama Neden, Neyi ve Nasıl Yazmak?
(Nükhet Everi) 13 Eylül 2005 |
Yüzleşme |
| |
Bir gün kulaktan kulağa bir haber yayılmaya başladı. Márquez yeni bir roman yazmıştı ve ilk Küba’da basılacaktı. Bu sebeple de Küba’ya gelecekti. O anda ne düşündüğümü bugün gibi hatırlıyorum. ‘Demek ki ben buradayken gelmiş, Fidel’ |
|
Çarşamba Gecelerimi Çalan Adam (Lar)...
(Nükhet Everi) 27 Temmuz 2006 |
Yaşam |
| |
Çok zaman önceydi... Boğaz’da dalgın dalgın araba kullanıyorum. Aşiyan’a geldim, Bebek göründü ve trafik tıkandı. Adım adım ilerliyoruz. Radyodan bir müzik yayılmaya başladı, arabanın içinde şöyle bir dolanıp ruhumun en derin köşelerine iniverdi bir anda nağmeler... O ne güzel klarnet öyle diyorum içimden. ‘Istanbul Istanbul Olalı’ çalıyor... |
|
Yolun Işık Olsun!
(Nükhet Everi) 2 Ağustos 2006 |
Toplum |
| |
Feminist denince benim kuşak ne anlar(dı)? Benim kuşak dediğim, 78’liler de denen Kayıp Kuşak diye adlandırılan, 1956 – 1964 arası doğup, geniş bir yelpazeye yayılan 68 kuşağının ardından gelip ezilmiş olan kuşak... |
|
Ruh Hırsızı Ebru Ustası
(Nükhet Everi) 25 Ağustos 2006 |
Sanat |
| |
İşte tam da bu noktada Hüsnü Şenlendirici’nin müziğini ebru sanatına benzetebiliriz. Müthiş bir kültürler buluşması ve bunu da kendisi müthiş bir şekilde iç içe geçiriyor. Yadırganır normalde böyle şeyler, ama onun nefesinde, ruhunda bu tam bir uyuma, harika bir akışkanlığa ulaşıyor. |
|
Zaman Amazon Zamanı
(Nükhet Everi) 17 Haziran 2007 |
Yerler |
| |
Siz de benim gibi zaman zaman yeni yerler keşfetmeyi ve buralara uzun vadeli takılıp kalmayı sevenlerdenseniz şimdi okuyacağınız mekân tam da size özel... |
|
Yolun Işık Olsun Barış!
(Nükhet Everi) 6 Temmuz 2007 |
Günlük Olaylar |
| |
Sanırım hayatta yapılabilecek en güzel şey, tanıdığınız, sevdiğiniz herkese onları ne kadar sevdiğinizi yaşarken söylemeniz. Onlar gittikten sonra bir işe yaramıyor. Bugün gidin kimi seviyorsanız ona bunu bir şekilde söyleyin işte, ne bileyim. Şaşırtın onu, mutlu edin. Karşılığı gelmese de.
|
|
Meyhaneci Oluyorum
(Nükhet Everi) 18 Ağustos 2007 |
Yaşam |
| |
Daha fazla saklayamayacağım...
Artık açıklamam gerek sanırım...
Ben meyhaneci oluyorum.
Selçuk'taki taş evimin bahçesini ve ilk katını meyhaneye çeviriyorum. |
|
Rebetiko
(Nükhet Everi) 18 Ağustos 2007 |
Unutulamayan Dönemler |
| |
Rebetiko, çıkış noktası Batı Anadolu ve İstanbul olan bir müzik türüdür, Anadolu Rumlarının müziğidir.
Çok değişik evreleri olan bu müzik türü aslında acının, hüznün, vatan hasretinin ve dışlanmışlığın müziğidir.
|
|
Doğum Günün Kutlu Olsun!
(Nükhet Everi) 16 Eylül 2007 |
Yaşam |
| |
Can dostum Hrant... Sen yaşıyorsun ve yaşayacaksın. Ne yaparlarsa yapsınlar, seni yok etmeyi başaramayacaklar!
|
|
Avucumdaki Yürek
(Nükhet Everi) 17 Ocak 2008 |
Sevgi ve Aşk |
| |
Avucuma dünya güzeli, kocaman, yüce bir yürek koydun...
Ben onu hep sevdim,
Hep seveceğim... |
|
Hoşçakal Ayışığım!
(Nükhet Everi) 26 Mart 2008 |
Yaşam |
| |
İzin ver doya doya ağlamak istiyorum.
İçimdeki tüm kadınlar adına
Ağlamak...
Ağıtlar yakmak...
Hoşçakal Ayışığım!
|
|
Bir Anadolu Efsanesi Troya
(Nükhet Everi) 10 Nisan 2008 |
Sanat |
| |
Halikarnas Balıkçısı’nın izinde gitmeye çalışan bir Anadolu neferi olarak çok mutlu oldum ve umutla doldum.
Herkese tavsiyem, gidin ve izleyin bu muhteşem gösteriyi.
Sonra da Halikarnas Balıkçısı’nın en azından ‘Anadolu’nun Sesi’ kitabını okuyup, kolunuzun altına Homeros’un İlyada’sının Azra Erhat tercümesini sıkıştırıp Troya’ya gidin ve Troya’nın o büyülü atmosferinde okuyun bu eseri. Troya meşeleri Homeros’un, Halikarnas Balıkçısı’nın ve Manfred Osman Korfmann’ın sesinden efsaneyi fısıldayacaklardır kulağınıza...
|
|
|
Yüreğini hissedebilenlerin gözlerindedir bozkırlar.
|
|