• ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Toplumsal Olaylar |
1
|
|
|
|
|
Srebrenitsa, o zaman ki adýyla Birleþmiþ Milletlerin, þimdilerde benim, bir çok Müslümanýnda gözünde ’’Bir Leþmiþ Ýlletlerin’’ bittiði gündür 11 Temmuz 1995... Hollandalý Barýþ Gücü Askerleri, askerde demek doðru mu size aslýnda bilemiyorum? Soytarýlar desem daha doðru... Sizin orada neyin gücü olduðunuz ayan beyan ortadaymýþ.
|
|
2
|
|
|
|
|
Holiganizm ilk olarak 19. yüzyýlýn son çeyreðinde Büyük Britanya’da ortaya çýktý. 1898 yazýnda “Daily News” gazetesinin, maçlarda kavga çýkartan fanatik gruplara; Londra’da birçok kavgaya karýþmýþ olmasýyla nam salan Ýrlanda göçmeni, belalý bir ailenin sorunlu bireyi Patrick Holigan’ýn adýndan esinlenerek “holigan çeteleri” demesiyle futbol tarihinde þiddet eðilimi yoðun sosyolojik bir olgunun ilk nüveleri atýlmýþ oldu.
|
|
3
|
|
|
|
|
Korkuyorum, yarýn doðacak çocuðumun, bugün yeðenlerimin bu insanlarýn eline düþmesini nasýl engelleyeceðimi bilmiyorum. Evlere giren internetle onlarý korumanýn yolu neredeyse gardiyanlýk olmaya baþlamýþken, onlarýn bu korku ile büyümesini de istemiyorum. Yapabileceðim tek þeyi yapýyorum þimdi, size bu konuda öðrendiðim herþeyi yazýyorum. |
|
4
|
|
|
|
|
Deðiþik bir duygudur Türkiye’de ermeni olmak…
Her ne kadar da Hrant Dink sözde suikastinin ardýndan binlerce kiþi. “Hepimiz Hrantýz, hepimiz ermeniyiz” diye baðýrsa da…
Bir çok kesim, aslýnda “hepimiz insanýz” manasýna gelen bu sloganý anlamayýp, iþi baþka boyutlara vursa da…
|
|
5
|
|
|
|
|
Deðerli dostum Zekeriya Efiloðlu'nun bir konferansýnda ki konuþmasýndan cýmbýzladýðým bu cümle üzerine biraz kafa yorayým dedim. Bu tespit gerçekten çok vahim sonuçlar doðurmuþ ve bundan sonrada doðuracaktýr toplumumuzda. Ýsimleri þimdi aklýmda deðil bir çok deðiþik ülke de televizyona ''Aptal Kutusu'' da denmektedir. Bizim çocukluðumuzda tek kanallý televizyon TRT bize yetiyor da artýyordu. Þimdilerde yüzlerce kanalýn içinden, istediðinizi seçebiliyorsunuz. Ýnsanlar, hele de bizim insanýmýz televizyon seyretmek ile bilgi ve kültür sahibi olacaklarýný zannediyorlar ki bu aslýnda büyük de bir yanýlgýdýr. Kültür programlarý da var zaman zaman televizyonlarda lakin bir saatlik bir kültür sanat programýný izlemek ile çok da fazla bilgi, kültür sahibi olamazsýnýz. Bir saat kitap okumak size onun üç beþ katý daha fazla katký saðlar. Bilgi ve kültürün en baþta araçlarý kitaplar, gazeteler ve dergilerdir. |
|
6
|
|
|
|
|
Asansörde komþularýmýza bile günaydýn demekten neredeyse kaçýnýyoruz. Sanki bir günaydýn desek bizi yiyecekler... Hani biriniz gece hastalandýnýz da gece komþunuzdan ilaç isteme ya da aracýnýz yokken sizi hastaneye götürmesini istemeye cesaret ederek kapýsýný çalabilir... Bitti, bitti aramýzda ki muhabbetler iyice aðýrlaþtý ve bitme noktasýna geldi... Oysa böyle mi olmalýydý? Komþu haklarý diye bir kavramýmýz vardý bizim, hâlâ da olmasý lazým... Hazreti Aiþe Validemizden rivayet edilen bir hadiste '' Hz Âiþe (ra) Peygamber (sav)'den anlattýðýna göre, Peygamber þöyle dedi: ' Cibril (as), devamlý olarak bana komþuyu tavsiye ediyordu, hatta zannettim ki, Cibril komþuyu (komþuya) varis kýlacak.' Bu kadar önemli idi Asrý Saadet de komþuluk iliþkileri... |
|
7
|
|
|
|
|
Öyle dýþarýdan bakýldýðý gibi kolay bir meslek deðildir bakkallýk. En azýndan eskiden öyle deðildi... Veresiye defteri denen kavram bakkallar ile girmiþtir ekonomik hayatýmýza... O semtte oturan genelde memur vatandaþlar bir ay boyunca aldýklarýný, bir küçük ekmek dahi olsa veresiye defterine yazdýrýrlar ve ay sonunda maaþ aldýlar mý öderlerdi... |
|
8
|
|
|
|
|
Kurtarma operasyonlarýnda aþaðýda köpek bulunmamasýna da dikkat edilmelidir. Köpekler uzaklaþtýrýlýp, sonra o iþe baþlamak en akýllýca olanýdýr. Elinize bir parça kaþar ya da salam sosis türü, kedilerin seveceði bir yiyecek alýnýp tekrardan ’’Gel pisi pisi.’’ diye çaðrýlabilir. Ancak kedi de sizden ’’Çift hamura tek kýymalý yanýnda bir de ayran isterim.’’ diye tutturursa, buna da sakýn þaþýrmayýn... |
|
9
|
|
|
|
|
Tuvaletten çýkan sýrayý arkadaþýna devrediyor.
Bu arada olan, bizim gariban yolculara oluyor.
Beklerken altýna yapanlar mý ararsýnýz?
Orasýný burasýný tutarak, twist yapar pozisyonlarda dolaþanlar mý?
Çok sýkýþmýþ bir yýðýn kýzgýn yolcunun müdü |
|
10
|
|
|
|
|
Marketin biriside yazmýþ reklamýna ''Çok al az öde.'' Hadi leeeeyn oradan, öyle bir sistem daha icat edilmedi yeryüzünde, yemezleeeer! Son günlerde dolarda ki yükseliþin nedeni Japon Ev Kadýnlarý imiþ. O zaman ne yapýyoruz, Japon Ev Kadýnlarýný mesaj yaðmuruna tutuyor muyuz, tutmuyoruz tabi ki... O kadar salak mýyýz biz? Bir daha Hadi Leynnn oradan.'' diyoruz topluca... |
|
11
|
|
|
|
|
Her ne kadar milli gelirimiz çok hýzlý bir artýþ göstermiyorsa da milli gelinlerimizin sayýsý hýzla artýyor. Bizim Türk Erkekleri yabancý hatunlara bayýlýyor her ne hikmetse... Allah var þimdi, yabancý hatunlar da gerçekten güzel... Hani derler ya ''Allah özenmiþ bezenmiþ de yaratmýþ.'' O çeþit iþte... |
|
12
|
|
|
|
|
12 Ocak Badem Ezmesi Günü... Tatlý sevenler ve de badem ezmesini sevenler için çok güzel, çok özel bir gün. Sanýrým o gün de badem ezmesi satýþlarýnda da büyük patlama olacaðý gün gibi aþikar. Ayrýca fýstýk ezmesi ya da fýndýk ezmesi sevenlerde bizim niye böyle özel bir günümüz yok diye itiraz edip yetkili mercilere baþ vurabilirler, bizden söylemesi... |
|
13
|
|
|
|
|
Her kiracý illaki eninde sonunda bir ev almak ister bütçesi imkan verdiði ölçüde... Aslýna bakarsanýz ev sahibi de olsak, kiracý da, dünyada hepimiz kiracýyýz haliyle... Ruh bedenden çýkýp da gerçek mekanýna doðru yol almaya baþladý mý biz de kiracýlýktan kurtulacaðýz eninde sonunda... |
|
14
|
|
|
|
|
Benim de doðup büyüdüðüm, Doðu Anadolu’nun da en doðusunda yer alan Akbaba ve Þöreðel bölgesinde doðup büyüyen, 1988 yýlýna kadar orada yaþayan, 1988’de Ermenilerin uyguladýðý tehcir nedeniyle Bakü’ye göçmek zorunda kalan, Azerbaycan vatandaþý, deðerli soydaþýmýz Naile Asker’in bölge ile ilgili tarihi çalýþmasýný siz deðerli okurlarýmýn dikkatlerine arz ediyorum . Cahit Kýlýç |
|
15
|
|
|
|
|
“Romalýlar, bir kadýna tecavüz eden kiþiyi, yumurtalýklarýný iki taþ arasýnda ezerek cezalandýrýrdý.” |
|
16
|
|
|
|
|
Yaþý altmýþbeþ olup da herhangi bir durumda ben daha kýrk beþ elli yaþýndayým dediði zaman bir kadýn, haliyle kadýnýn kocasýnýn bu durumda psikolojisi bayaðý bir bozulmaktadýr. ''Biz bununla ayný yaþtaydýk evlendiðimizde yoksa bana Nurten diye baþkasýný mý kakaladýlar. Hayýr benden on yaþ küçükse eðer ayný yaþta olup da ben bundan nasýl on yaþ büyük oluyorum.'' diye tepesinin tasý atmakta, devreleri yakmaktadýr... |
|
17
|
|
|
|
|
Ey Korona bu yaptýðýn alçaklýðý unutmayacaðýz asla... Sen bizim halayýmýzý da mý bozdun da kenetlenmiþ ellerimizi birbirinden ayýrdýn, alacaðýn olsun senin korona zibidisi... Halay olmadý mý haliyle halaybaþýlýk da yok. Adam gelecek karþýlýklý iki göbek atacak, sonra kös kös otur yerine... |
|
18
|
|
|
|
|
elimde tuttuðum ve okuduðum tarih dergisi þubat 1965'e ait. derginin ilk sayýsý; dergilerin ilk sayýlarý hep ilgimi çeker ve mutlaka okurum... |
|
19
|
|
|
|
|
Türkiye ve dünyadan son bir kaç ay içinde topladýðým çocuk tacizi vakalarýný okuyacaksýnýz bugün. Çözümüm fazla acýmasýz geleceðinden yazmak istemiyorum, herkes bir þekilde bu insanlarý tespit etmeyi öðrenmeli ve gereklerini yerine getirmelidir. Masumiyet bir çocuðun en önemli özelliðidir ve bu özelliðin taciz nedeni olmasý “hastalýk” adý altýnda cezasýz kalmamalýdýr. Aþaðýda okuyacaðýnýz haberler gazetelerden toplanmýþtýr, bu haberleri yayýmlayan tüm gazetelere teþekkürlerimi sunarým. Özellikle Akþam Gazetesi’nin konuya gösteridði hassasiyet tüm basýna örnek olmalýdýr.
|
|
20
|
|
|
|
|
Evet, bu gün Dünya Engelliler Günü ... Her saðlam insan ayný zamanda bir engelli adayý. Tabi ki Allah hepimize önce saðlýk versin, kimseleri engelli sýnýfýna sokmasýn... Ýstenilen bir durum deðil. Çoðu zaman toplumumuzun engelliler bakýþý ön yargýlý... Bu kýsýr döngüden insanlarýmýzýn kurtulmasý lazým...
|
|
Anasayfa
