Sevmek bir başkasının yaşamını yaşamaktır. -Balzac |
|
||||||||||
|
M.NİHAT MALKOÇ Trabzon’un küçük ve denizden ayrı düşmüş bir ilçesi olan Köprübaşı’nın Gündoğan Köyü’nde dünyaya geldim. Beş kardeşin en küçüğüyüm. Çocukluğum ve ilk gençlik yıllarım köyümde geçti. İlkokulu Güneşli Köyü’nde, orta ve liseyi Köprübaşı Lisesi’nde okudum. Karadeniz coğrafyasının dik yamaçlarından ve fındıklıklardan yürüyerek sabah akşam gider gelirdik okula. Gidiş geliş sayarsak günde 10 km yol yürürdük. Fakat yine de yorulmazdık. 1988 yılında KTÜ Fatih Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Bölümüne girdim. Dershane eğitimi almadım hiç… Zaten dershaneler de yeni başlamıştı o yıllarda. Yaşadığım ilçede dershane filan da yoktu. Olsa da bizim ona yetecek maddi gücümüz bulunmuyordu. Onun için o imkândan yararlanamadım. O yıllarda iyi bir hukukçu olmaktı hedefim. Fakat çok az bir puanla farkıyla uzak düştüm bu hedefimden. Hazır öğretmenliği kazanmışken, risk alıp bir sene kaybetmeyi düşünmedim doğrusu. Zaten edebiyata da küçükten beri bambaşka bir sevgim ve meylim de vardı. Kitapları ve okumayı çok seviyordum. Kazandığım bölüm de buna imkân sağlıyordu. Onun için kaydoldum hemen. Üniversiteyi 1992’de bitirdikten sonra ilk olarak Gümüşhane Lisesi’ne atandım. Orada beş yıl çalıştım. Bu arada askere gittim. Tuzla’da üç ay temel eğitim gördükten sonra Kara Kuvvetleri Lisan Okulu’nda askerî öğretmen olarak vatan hizmetini gördüm. Orada yabancı üst düzey subayların da içinde bulunduğu askerlere Türkçe dersi verdim. Askerden döndükten sonra Akçaabat Anadolu İmam-Hatip Lisesi’nde iki yıl görev yaptım. Girdiğim yurtdışı sınavını kazanarak Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’a gittim. Orada üç yıl boyunca İlahiyat Lisesi ve Mahdumkulu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde, TÖMER’de Türkçe dersleri okuttum. Ata vatanımızda gezip görmediğim yer kalmadı. Bu, ufkumu besleyen kaynak oldu. Dönüşte Derecik İlköğretim Okulu’nda yurtiçi görevime başladım. Burada iki yıl çalıştıktan sonra Trabzon Lisesi’ne geçiş yaptım. 2005 yılından beri bu okulda görev yapmaktayım. Bugüne kadar birçok yerel gazetede köşe yazıları yazdım. Yazdığım yazıların sayısı bini çoktan geçmiştir. Biri Trabzon’da(Hizmet), biri Gümüşhane’de(Kuşakkaya) olmak üzere hâlâ iki yerel gazetede birden yazmaktayım. Uzun yıllardan beri dergilerde de yazı ve şiir çalışmalarım yayınlandı. Bu yayın organlarından Türk Edebiyatı, Nida, Somuncu Baba, Kubbealtı Akademi, Ayvakti, Kardelen, Yeşilay, Gülistan, Değirmen, Cümle, Kümbet, Sükût, Yeni Pulahane, Genç, Dilhane, Tekne, Yedi İklim, Mortaka, Mavi-Yeşil, Herfene, Türk Dili, Bizim Çocuk, Çınar, Bizim Azerbaycan, Anadolu’nun Sesi, Üniversitelinin Sesi, Türkiye, Bizim Okul, Şenliğin Sesi, İnsanlığa Çağrı, Yeni Sesleniş, Sızıntı, Beyaz Gemi, Gençliğin Sesi ilk aklıma gelenlerdir. Türksesi, Demokrat Gümüşhane, Kuşakkaya, Ortadoğu, Yeni Mesaj, Hergün, Candaş, Edebiyat, Bolu Üçtepe, Akçaabat Yeni Haber, Karadeniz Olay, Hizmet gibi gazetelerde yıllardan beri deneme, makale, fıkra ve şiirler yazmaktayım. Bir zamanlar “Bizim Okul” isimli kültür, sanat ve edebiyat dergisinin Yazı İşleri Müdürlüğü’nü yaptım. Kültürel organizasyonların çoğunda aktif olarak görev aldım. Bunların yayında sanal ortamda da pek çok seçkin sitede yazı ve şiirlerim yayınlanmaktadır. Tam bir kitap kurduyum. Kitapları için özel ev alacak kadar kitap tutkunuyum. Zira on binin üzerinde kitabım var. Evime her ay onlarca dergi girer. Evliyim, iki kızım, bir oğlum var. Bugüne kadar, içinde TRT’nin de bulunduğu birçok televizyon ve radyo programına konuşmacı olarak katıldım. Türkiye Yeşilay Kurumu Gönüllüsüyüm… Karadeniz Yazarlar Birliği Kurucu Üyesiyim. Türkiye Yazarlar Birliği ile Edebiyat-Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği(ESKADER) üyesiyim. Daha birçok gönüllü kültürel kuruluşa destek olmaktayım. Hayatım boyunca söze tutundum; sözü en büyük teminat ve en büyük değer olarak gördüm. Sözü yazıya geçirerek onun kalıcı olması için çalıştım. Zira Yunus Emre’nin dediği gibi “Söz uçar, yazı kalır”dı. Yüzyılları aşarak, tipi ve fırtınalara göğüs gererek bugünlere gelen ilk yazılı metinler olan Göktürk Kitabeleri de yazının kalıcılığını göstermiyor mu?
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © M.NİHAT MALKOÇ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |