Hala çevrende bulabileceğin güzellikleri bir düşün ve mutlu ol. -Anne Frank |
|
||||||||||
|
Adresini çoktan unuttum Bir şiirin şişesine kalbimi koyup Sulara bırakıyorum.” Fatih KISAPARMAK Merhaba Sevgili, Ne zamandır sana içimi dökmek, ne zamandır seninle dertleşmek istiyorum bilir misin? Sana olan sevgimi sana anlatmak, aşkımın ateşiyle kıvrandığım geceleri sana bildirmek istiyorum. Ve ilk defa yazıyorum işte. Enterasandır, yazmayı ve seni o kadar sevmeme rağmen, senle dertleşmeye o kadar ihtiyaç hissetmeme rağmen ilk defa yazıyorum. Seni kaybettim hayatın gizli atmosferinde ve ulaşabileceğim hiçbir adresinde yok. Senle görüşmem imkansız olduğu için sadece rüyalarda buluşmak kaldığı için. Artık yazmaya karar verdim ve sende herkesle birlikte okuyacaksın bu mektubu ve sana sunacağım aşk damlacıklarını. Sana olan özlemleri, sana olan sevgiyi sana anlatamamak ne zor sevgili. Ah bir bilsen sana olan özlemi, ne cehennemler eritiyor sinem, ne ızdıraplara sabrediyor sana ulaşabilmek için ne fedakarlıklara katlanıyor, bu aşk derdine düşmüş insan. Seni gördüğüm ilk andan bu yana ateşlerdeyim ve sanırım öyle de kalacağım. Seni sevdiğim kadar kimseyi sevmedim ve senin sevildiğin kadar da kimse sevilmemiştir sevgili. Bundan böyle hergün sana yazacağım sevgili. Senin ne çok sevildiğini, seni ne çok özlediğimi, sana ne gözyaşları akıttığımı yazacağım. Her anımı seninle paylaşacağım sen duymasan, hissetmesen bile. Ben sana hissetmeyeceğini bile bile yazacağım. Sen rahat yattığında huzur içinde uyurken, aysız gecelerde ben hep çıldıran kalbimle sana açılacağım, sana, sevdana ağlayarak yazacağım. Senin için neler feda edebileceğimi, ne lavlardan geçeceğimi, senin için ölüme meydan okuduğumu, sana ne şiirler yazdığımı yazacağım. Her baktığım yerde seni nasıl gördüğümü, herkese seni nasıl anlattığımı ve her mevzuya seni ölçü ederek baktığımı anlatacağım sana. Saatlerin sana kurulu olduğunu, günlerin senin adınla kesiştiğini, her muhabbetde, her sözde senden nasıl bahsettiğimi yazacağım sana. Seni bana yar edenin seni bana yazacağı ana kadar yazacağım sevgili. İşte bu sana ilk mektubum. Kalbimin ilk ve son sahibine ilk gözyaşlarım eşliğindeki, ilk iç sıkıntılarımın dışa vurması. Güneş doğmayana kadar, sular akmayana değin, şeytanın çatlayacağı ana kadar, yüreğim eriyene dek, azraille merhabalaşana kadar yazacağım.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Halil Bıçakçı, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |