Yaşam hoştur, ölüm rahat ve huzurludur. Zor olan geçiştir. -Asimov |
|
||||||||||
|
Çocukluğumdan artakalan zamanlarda öğrendim yalnızlığı.Henüz ne demek olduğunu bilmiyorken evcilik oyunlarımı süsleyen kırmızı elbiseli bebeklerimle konuşur saçlarını tararken ilk ninnilerimi onlara söylerdim.Ve ilk şiirlerimi… Bir gün ağabeyim “Kocaman kız oldun.” diyerek bebeğimi parçaladığında, her gün saçlarını taradığım, ninniler ve şiirlerle büyüyeceğini umduğum kırmızı elbiseli bebeğimi toprağa gömüp ağlayan söğüt dallarından çelenk indirdiğimde yaşamımın ilk cenaze törenİni yaptım kendimce. Çocukluğumdan çalınmış oyunlarım yalnızlıkları büyütürken içimde annemden dinlediğim geçmiş zaman hikayelerini mahallenin çocuklarına büyük bir coşkuyla anlatır ve zamanın akşama aktığını unutur, eve geç girmenin korkusu büyürdü içimde.”Kocaman kız oldun… bu saatte…” diyen sesin ardından titreyen minik yüreğim sonraki zamanlarda odalara çekilen bir yalnızlığı büyüttü içimde. İkindilerde yaşanan sessizlikleri pencerelerden dinledim hep. Kimsesizliklerin hep İç içe olduğunu gördüm insanların yüzünde ve yalnızlıkların paylaşılamadığını… Mutsuzluğa daha çok inandım çünkü sahtesi yoktu…Bu yüzden pencere önlerinde mutluluk düşleri kurmadım hiç…İçerideki seslere kulağımı tıkayıp yalnızlığı büyüttüm odamda dışarının ikindi sessizliğini içeri alarak. Bundandır ki ne zaman içimde yeni bir yalnızlık büyüse bir pencere açarım ve dışarıyı içeri alırım.İşte o zaman içeriye yüzlerce kuş ve sayamadığım kadar kelebek dolar. Kanatlarında mevsim yağmurlarını, çiçeklerin kokularını, börtü böceklerin ötüşmelerini taşırlar. Bakışlarında çocukluğumu….Sırtlarında kocaman bir yalnızlıkla gelirler yalnızlığıma…Pencereden… Sonra…Sonra giderler çiçek kokularıyla birlikte…. Minik yüreğimi,evciliklerimi,kırmızı elbiseli bebeğimi, ağlayan söğüt dallarımı, cenaze törenimi,her defasında büyüyen yalnızlığımı alarak kanatlarına…ağır aksak uçar …giderler. Kirpiklerime sıkışmış yağmur bulutlarını bırakırlar bana.Ninnilerimi bırakırlar…şiirlerimi… Bir de…bir de ince bir yalnızlık … Çocukluğumdan artakalan zamanlarda öğrendim yalnızlığı… Yalnızlığımdan artakalan zamanlar olsa şimdi…. Yine çocuk olsam ve sadece Kırılan oyuncaklarıma ağlasam.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Nurten Turhan Yüksel, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |