..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşam ciddi, sanat neşelidir. -Schiller
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Türkiye > Emine Pişiren




25 Kasım 2009
"Çağdaş İzmir Kimliği" Türkiye"nin Gururudur...  
Emine Pişiren
İzmir’deki Halkın bu şiddetli tepkisi tıpkı Denizli Horozunun arkasına sürdüğü zeytinyağı tesiridir.


:BJIG:


Dün ve bugün izlerken TV’deki haberleri, her kare içimi ezip durdu. Ardından iki duygu yüreğime eşlik etti.
Biri KİN ve ÖFKE idi… Yüreğimi kasıp kavurmaktaydı.
Diğeri ise SEVGİ ve MİNNET duygularıydı…Yüreğimdeki yangınlara su serpmekteydi.

Birincisi; olumsuz duygularıma neden olurken,
” PKK şehre inmiş, sanki savaşı kazanmış da zafer işaretleri yapıyor” diye düşünüyordum.

Konvoydan bazı araçların içindekiler “zılgıtlar” ile acımasızca, masum halkın üzerine araçlarını sürmelerini izlerken, mıhlanıp kalmıştı gözlerim TV ekranlarına…Bu neydi ve amaçları neydi bu gövde gösterisinin?
İzmir, bugün demokrasinin kalesi ve çağdaş kimliğini senelerce kanıtlamış bir şehrimizdir. PKK yandaşlarının konvoyla İzmir’e bu kadar
cüretkar girmeleri büyük cesaret işiydi. Peki, bu gücü, bu cesareti kimden aldılar da gövde gösterisi yaptılar?

Şehit aileleri ve Gazilerimizin yürüyüşleri bile engellenirken devletin resmi organları, bu eli kanlı Apo’nun bayraklarıyla İzmir’e giriş yapan DTP konvoyunu, kanlı postallarıyla, kanlı PKK savaş kıyafetleri ile, üstelik de küçük çocukları da kullanarak, temsili gövde gösteri yapmasına nasıl izin verirler?
İzmir Halkı buna izin vermemiştir.
Taşla, sopayla, gerekirse canlarıyla, yediden yetmişe sokağa döküldü…

Çünkü; binlerce insanın kanları toprakta hala yaş…

Haksızlık aşikar…

Taraf tutma aşikar…

Kıssadan bir hisse geldi, aklıma, yazmadan geçemeyeceğim:

“…Denizli’de araştırma yapmak için kamp kuran bir grup üniversite öğrencisi, kamp yakınına tüneyen bir Denizli horozunun sabahın erken saatlerinde yüksek sesle ötmesinden çok rahatsız olmuşlar…
Sabahın köründe ortaya çıkan horoz, önce dikleniyor, sonra dakikalarca ötüyormuş…

Tabii ekipte ne uyku ne de huzur bırakmıyormuş…
Sonunda sabırlar tükenmiş…
Susturmak için başlamışlar horozu kovalamaya… Horoz önde.. Gençler peşinde…

Mahalle arasına dalmışlar… Kovalamacayı gören, fakat bir anlam veremeyen yaşlı dede, seslenmiş:

- Hey, evlatlar!.. Bu zavallı horozu niye ürkütüyorsunuz?..

- Dede, sabahın köründe ötmeye başlıyor, kampı ayağa kaldırıyor. O yüzden başını keseceğiz!..

- Yazıktır evladım yapmayın!.. demiş ihtiyar, bırakın, ben onun sesini keserim, bir daha da rahatsız etmez sizi…

Gençler bunun üzerine kovalamayı bırakmışlar.
Ertesi sabah, hafif ‘gak – guk’ sesleri dışında horozdan kayda değer hiçbir ses çıkmadığını görünce de şaşırıp dedeye koşmuşlar:

- Yahu dede, ne yaptın da bu horozun sesini kestin?..
İhtiyar gülmüş:

- Kıçına zeytinyağı sürdüm. Horoz kabararak ötmeye yeltendiğinde, gerisi tutmuyor ki kuvvet alsın… Ancak ‘gak – guk’ edebiliyor…”

“Arkan sağlamsa, istediğin kadar kabarır, diklenir, sözünü dinletirsin.
Arkan bir gevşemeye görsün, ancak ‘gak-guk’ edersin…”

İzmir’deki Halkın bu şiddetli tepkisi tıpkı Denizli Horozunun arkasına sürdüğü zeytinyağı tesiridir. Bu tepkinin tesiri tıpkı durgun suya atılan taş gibidir. Daireler iç içe büyüyecektir. Gittikçe şişen balon gibi, tüm yurda yayılacak bu ses. Etki tepki doğuracaktır.

İkinci duygularım olan SEVGİ ve MİNNET ise İzmir Halkının gösterdiği tepkiydi.

Mustafa Kemaller sokağa dökülmüştü ellerindeki TÜRK bayraklarıyla…Halk çok öfkeliydi; taşlı sopalı, hatta evlerinin pencerelerinden tencere diplerine kaşık vuruyorlardı, bu seslerin arasına koro gibi hep bir ağızdan “Allahü Ekber” tekbir sesleri de karışıyordu.
Kürt açılımları halkın öfkesini sokaklara böyle taşırmıştı.

Ne mutlu TÜRKÜM diyene!

TEŞEKKÜRLER İZMİR…

Emine Pişiren/Bursa/24.11.2009

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Helal olsun size de....
Gönderen: eyüp doğru / , Türkiye
27 Kasım 2009
Yazınızı okudum. Ne yazık ki İzmir de konvoyu taşalyanlar ve konvoydakilerden bir farkınız yok.. Tam da istenen bu.. Bir yandan AKP bir yandan CHP halkı kammplaşmaya zorluyor. DTP liler de dümeni kırık gemiler gibi nereye gideceğini bilmiyorlar. Bakın bir kaç gün sonra çanakkalede neler oldu. Tüm yurda yayılırsa bu olaylar. Kim kaznacak sorarım size. İzmir de yaşıyorum. Ve o konvoyu taşlayanlar İzmir'in yüz karasıdır. Hani ne beklenebilir ki bu kadar baskı altında tutulan toplumdan. Kışkırtılan milliyetçilik faşizan tutumlar bizi tarif etmiyor. Hele bir de Atatürk'ün arkasına sığınmışsınız. Atatürk sizin gibi düşünseydi bu topraklarda bir devlet kurması mümkün olmazdı. Yazdığınız yazının yayınlanması da kaygı verici.Sorarım size ne kazandı İzmir o olaylarda.İstenen budur zaten. Bu oyunlara gelmemek gerekir.Her kes aklını başına alsın.Kimse kan üzerinden siyaset yapmasın.Bu davranışların kazananı olmaz.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın türkiye kümesinde bulunan diğer yazıları...
Eh, Burası Türkiye
Ne Şam'ın Şekeri Ne Arabın Yüzü
Artık
Sahi, Ülkemde Darbe mi Oldu?
Ben Nasıl Yıkılmam? Dağlar Bile Yıkılır, Dağlar Bile…
Kör, Körün Ardından Giderse Soluğu Hendekte Değil, Uçurumda Alacaktır.
Kırgınım Hem de Çok Kırgınım
Baba Seni Öpmek İstiyorum
Şayet Ölümünüze Bir Adımınız Kalmış Olsaydı...
Kazanan Kaçak Ermeni İşçileri Kaybeden de Türk Tekel İşçileri

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Değerli Yazım Dostumuz Sayın...
Yarım Somun Yemek İçin Orospuluk
Entellektüel Kadınlar Nasıl Bir Erkek Arar?
Yoksa Canınız Hoşaf mı Çekti?
Allah'ın Laneti Üzerlerine Olsun!..
Her İkisi de Bir Şairin Asil Yüreğine Sahiptiler
Havada Bok Kokusu Var Baba
Atatürk'e Duyulan Bu Öfke, Bu Nefret Nedendir?
Hadi Yıkayalım Ruhumuzu!..
Siz Böyle Yanmıyor Musunuz? - 2 -

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Adamdan Saymışız [Şiir]
Ah Ulan Istanbul! [Şiir]
7. Didim Şiir ve Şairler Buluşması [Şiir]
Çekinme Söyle [Şiir]
Yağmur Kuşu Suskunluğu [Şiir]
Hangi Dua İle Sana Gelelim? [Şiir]
İsterdim [Şiir]
Davetsiz Konuk - 1 - [Şiir]
Madem ki... [Şiir]
Git Demene Gerek Yok [Şiir]


Emine Pişiren kimdir?

Yazmayı, okumayı ve birikimlerimi paylaşmayı seven biriyim. Edremit'in yerel bir gazetesinin köşe yazarıyım. Bazı web sayfalarında da edebiyat adına paylaşımlarım yayınlanmaktadır. Sevgi ve ışık sizle olsun.

Etkilendiği Yazarlar:
Mehmet Emin Yurdakul, Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Victor Hugo, Balzac, Leo Buscaglia, Eric Frrom, Irvın Yalom, Dale Carneige, Doğan Cüceloğlu, Haluk Yavuzer...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Emine Pişiren, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.