..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşamak için topu toplam altı haftam kalsaydı ne mi yapardım? Tuşlara daha hızlı basmaya bakardım. -Isaac Asimov
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Anılar > Şevket Başıbüyük




21 Ağustos 2009
Siz mi Orucu, Oruç Mu Sizi Tutuyor?  
Şevket Başıbüyük
Malumunuz, ‘on iki ayın sultanı’ olarak taltif edilen Ramazan ayındayız… Uçuyorum gönül dünyamın bulutları arazından…. Uçuyor ve kayıyorum orucun beraberinde getirdiği iç dinginliğin yıldızları arasından… Tutamıyorum ben beni, tamamen oruca bırakıveriyorum kendimi… “Acaba”, diyorum kendi kendime… “Ben mi orucu tutuyorum, oruç mu beni…” Haydi, aynı soruyu siz de sormuş olayım. Siz mi orucu, oruç mu sizi tutuyor?


:BCBG:
Siz mi orucu, oruç mu sizi tutuyor?

Malumunuz, ‘on iki ayın sultanı’ olarak taltif edilen Ramazan ayındayız…
Ramazanla/oruçla ilgili düşünce ve kanaatimi sizler paylaşmadan edemeyeceğim.
Hatta bu hususta ‘bir yazı yazmazsam’ kendimi suçlu ve de eksik hissedeceğim…
Oruçla ilgili yazı dedim de…
Konuyla ilgili bilindik ilmihal bilgiler vereceğimi beklemeyesiniz benden.
Kaldı ki bu konuda uzman da değilim.
Ben sizinle bu hususta sırf hissettiklerimi paylaşacağım.
Evet, bu gün oruçluydum ve şu an oruçluyum…
İftara takriben 40 dakikalık bir zaman var.
İftardan önce bu yazıyı bitirmeyi düşünüyorum.
Hatta çok çok; on-on beş dakikalık zamanımı alır.
Laf aramızda rahat yazan bir yazarım.
Rahat yazan ve inşallah rahat da okunan…
Her ne ise…
Tekrar konuya dönecek olursak…
Bu gün en mutlu günlerimden birini yaşadım zira oruçluydum…
Şöyle oldu…
Bilinmedik bir iç dingilliğiyle sahura kalktım.
Çocuklarımla cıvıl cıvıl… bir sahur yemeğini yedim.
(Yemeğin menüsünü söylemeyeceğim lakin soframızın lüks olmadığını da bilmenizi isterim.)
Öyle oburca tıka basa doldurmadım mideyi.
Ve bir kelebek hafifliğiyle güne başladım.
En az susayacağımı bekliyordum orucun ilk gün olması hesabıyla…
Susamadım da.
Bu gün (21 Ağustos 2009) Cuma…
Ramazan ve Cuma…
İki günün bereketi olmuş olacak ki…
Borçlarımı, harçlarımı, maddi ve manevi sıkıntılarımı unutmuş/inan ki unutmuştum…
Bana gaipten bir müjde gelmiş gibi…
Bir şeylere seviniyorum ama ne?
İçimi kıpır kıpır bir sevinç kaplamış…
Ve sabır…
Ve camiye herkesten önce gidiyorum.
Dışarıdaki sıcağa inat içerde klima çalışıyor. Camide bir dağ havası serinliği var.
Kimseler olmadığı için midir nedir bilinmez bu gün ayak ve çorap kokusu da yok. Bilakis camii şerif mis gibi…
Dünyevi tüm düşünceleri dışarıdan bırakmış bir haleti ruhiye ile bu güzel ve ferah camiinin bir köşesine çekiliyorum.
Tespih çekmeye alışkın olmadığım halde elime doksan dokuzluk bir tespih alıyorum.
Tasavvufçuların rutin yaptıkları o hareketleri garipseyen biri olmama rağmen ben de -muhtemelen- tasavvufçular gibi bir taraftan teşbih çekiyor. Diğer taraftan dalmış ve de kendimi, kendimdeki iç coşkusuna bırakıveriyorum…
Daha açık ifadeyle; camide fren kullanmıyorum iç dünyamın…
Olduğu gibi ve de içimden geldiği gibi…
Yani münacatta bulunuyorum…
Derken hayatım bir film şeridi gibi gözlerimin önünde akıp gidiyor…
Sevaplarıma sevinirken günahlarıma ifrit oluyorum.
Bilinmedik bir sebeple gözyaşlarına boğuluyorum.
Adeta gözyaşlarımla geçmiş cümle günahlarımı yıkamak istiyorum/tüm günahlarımdan arınmak istiyorum…
Ve günahlardan dolayı önce tövbe-i istiğfar ediyorum.
Ama Nasuh bir tövbe ile…
Sonra da ellerimi bir uçağın kanatları gibi gererek ruhumun yükselişine bırakıyorum ben beni…
Uçuyorum gönül dünyamın bulutları arazından….
Uçuyor ve kayıyorum orucun beraberinde getirdiği iç dinginliğin yıldızları arasından…
Tutamıyorum ben beni, tamamen oruca bırakıveriyorum kendimi…
“Acaba”, diyorum kendi kendime…
“Ben mi orucu tutuyorum, oruç mu beni…”
Haydi, aynı soruyu siz de sormuş olayım.
Siz mi orucu, oruç mu sizi tutuyor?








.Eleştiriler & Yorumlar

:: cevap belli.
Gönderen: ayşe kaya / , Türkiye
6 Kasım 2009
yazınızı ramazanın sonlarında görmüştüm ama okumak bu güne nasipmiş. "ramazanla ilgili yazmazsam suçlu ve eksik olurum" ifadeniz çok hoş ve doğru. sorunuzu cevabı ise belli: tabiki oruç bizi tutuyor. tebrikler

:: ..
Gönderen: AYŞENUR AYDINLI / , Türkiye
27 Ağustos 2009
Teşekkürler, sade ve hoş bir yazıydı.. Hakikaten oruç mu bizi, biz mi orucu tutuyoruz ?




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın anılar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Dicle Kıyısında Bir Mağara Kent
Akabe
Beydağı"na Kar Düştü
Günlüğümden
Bilge İnsan Hüseyin Çolak"ın Ardından…
Mamo Can Öldü…
Kara Patoz
Orduzu'da Eski Ramazanlar
Bir "İşletme Numarası" Hikâyesi
Bahçebaşı Lisesi İlk Mezunları

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir "Şişirme Duası" Hikâyesi
Kınıfır Bed Renk Olursa…
"Şişirme Duası"
Kitap Okumak Eğlenceli Bir Eylem…
Tarihe Yoculuk
Sağır Kaplumbağa
Tasalanma Ey Reis!..
Piyerloti
Başbakanın Malatya Mitingi
Hayat Bir Tiyatro…

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Cennet Gülleri [Şiir]
Tüm Türkiye Üşüdü Koca Reis [Şiir]
Tüm Türkiye Üşüdü Koca Reis [Şiir]
Çocukluğum [Şiir]
Duvardaki Saat [Şiir]
Olma Geveze [Şiir]
Özgürlük [Şiir]
[Şiir]
Bizim Kadir de Ehliyeli Olunca… [Öykü]
Vay Sözüm Vay… [Öykü]


Şevket Başıbüyük kimdir?

Edebiyatın karın doyurmadığını bile bile aç kalma pahasına yazmaktan imtina etmeyen, hayal gücünden çok izlenim ve gözlemlerini yazmaktan büyük keyif alan, yazarken adeta orgazım olan sıradışı bir yazar

Etkilendiği Yazarlar:
Roman, Hikaye, Şiir, Biyografi, Gezi


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Şevket Başıbüyük, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.