..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Gülün dikene katlanması onu güzel kokulu yaptı." -Mevlana
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Uzay > Taner




26 Eylül 2008
Hayal Gücü  
Taner
Bu istila olayı kesinlikle mümkün değil. Şimdi bu yazıyı okurken içinden şunu geçiriyorsun. ‘’dünyadaki kaynaklardan yararlanma düşüncesi olabilir. Böyle düşünüyorsan YANLIŞ düşünüyorsun çünkü bunca teknik sorunu çözmüş ve bizim kat ve kat üstümüzde bir uygarlık düzeyine gelmiş bir varlık geldiği bunca yol üzerinde gereksinebileceği birçok kaynağı elde etme yeteneğine sahiptir. Senin yaşama alanına göz dikmez


:BJBH:


Evrenin derinliklerinden ustaca hesaplanmış veriler yeryüzündeki canlıların kalıtsal moleküllerine çarpınca özellikle en gelişmiş canlılarda daha hızlı ama kimsenin farkına varamayacağı kadar yavaş bir hızda canlıları değiştiriyordu. Bu verileri taşıyan ışınlar çaptıkları bölgenin aletleri ile tanımlanamayacak özelliğe sahip olmalı idi. Aynen sahip oldukları beyinlerinden yaydıkları dalgaları tanımlayamayan insanların varolduğu gibi. İnsanların da bu gücü elde etmeleri dışarıdan gelen bu etki ile olduğundan henüz kullanamamaları göstermektedir ki bu gücü kullanmalarına olanak sağlayacak ışınlarla henüz karşılaşmadıklarına işaretti.

İnsanların teknolojilerini kullanarak genetik şifrelerini evrene göndermeleri bu verilerin sahiplerini oldukça eğlendiriyor olmalı. bu güne kadar insanların dünya dışı varlık kavramından korkmaları ve onlara korkunç kavramlar yüklemeleri beni oldum olası şaşırtmıştır. Bu insanın kendi içindeki vahşiliğini tanımlayamadığı ve kavrayamadığı güçlüklerle karşılaştığında başvurduğu ilkel bir yöntem. Dünya dışı yaratıklar mutlaka insanı yok etmek için geldikleri düşünülür. Çünkü insanlar evrenin sonsuzluğunda kendilerini kaybetmiş ve ormanda yolunu kaybetmiş bir çocuk gibi dehşete düşmüş bulurlar. Evrene dair gözlemlerinde ve akıl yürütmelerinde düştükleri boşluk onları bu düşüncelere iter.

Sizi bir örnekle bu konuda aydınlatmaya çalışacağım. İnsanlığın bu güne kadarki bilgi birikiminin ürünü teknolojisi ile keşfedemediği bir noktadan birileri geliyor ve insanlarla bağlantı kurmaya çalışıyor. Peki insan ne düşünüyor. Kendi yaşam alanlarını istila senaryoları kuruyor. Bu istila olayı kesinlikle mümkün değil. Şimdi bu yazıyı okurken içinden şunu geçiriyorsun. ‘’dünyadaki kaynaklardan yararlanma düşüncesi olabilir. Böyle düşünüyorsan YANLIŞ düşünüyorsun çünkü bunca teknik sorunu çözmüş ve bizim kat ve kat üstümüzde bir uygarlık düzeyine gelmiş bir varlık geldiği bunca yol üzerinde gereksinebileceği birçok kaynağı elde etme yeteneğine sahiptir. Senin yaşama alanına göz dikmez çünkü onun yaşadığı yada karşılaştığı birçok yaşam alanı bizimkinden kat ve kat üstün özelliklere sahiptir. Bunlar sana saçma geliyorsa, senin evren hakkındaki bilgin güneş ve birkaç gezegenden ibarettir.

Bize en yakın yıldız sistemi proksima centuri güneş sistemimizden 4.3 ışık yılı uzaklıkta. Işığın bir saniyedeki hızının 300.000 Km olduğunu bildiğinize göre sizin şu anki teknoloji ile bu sisteme gitmeniz kaç yıl alır? Bunun hesabını size bırakıyorum. Samanyolu galaksi’sinde milyonlarca yıldız olduğunu ve Samanyolu galaksi’sinin de evrende bir zerre olduğunu bildiğimize göre evren konusunda biraz daha bilgi sahibi olmanız konusunda araştırma yapmanızı tavsiye ederim.





Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yaratıcılığın Kaynağı Öfke.
Müşküle’de Kış
İznik Gölünün Kenarında Yaşamak
İnci Taneleri
Naylon Hayaller, Karamürsel Sepetine Karşı
Bir Hikayeye Başlamak
Bulutunu Terk Eden Damlalar Çatak Deresinden Usulca Akar. Ta ki Göle Ulaşıncaya Kadar

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Git Kendinde Kaybol Arama Beni [Şiir]
Keşiş Dağında Erguvan Kokusu [Şiir]
Müşküre [Şiir]
Topraktan Gelen Sesler [Şiir]
İçimde Bir Şiir Ölüyor [Şiir]
Yavaş Yavaş Ölürler Neruda"yı Nazım"ı Tanımayanlar [Şiir]
Hava Kar Yağıp Buz Kesiyor [Şiir]
Kayıp Şiirler Şehrinde Yitirdiklerim [Şiir]
Geceye Saçlarından Dökülenler [Şiir]
Filler ve Çimen (*) [Şiir]


Taner kimdir?

Yakamozları yazmaktan çok, içine girmemin getirdiği duyguyu yazmayı tercih ederim.


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Taner, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.