Avukatlar da bir zamanlar çocuktular herhalde. -Charles Lamb |
|
||||||||||
|
Benim kahramanlarım da kötü adamı oynayabilir mi? Hayat bir film, ya da filmler hayatın bağrından kopup gelme… Ve benim filmimin de kötü adamı var elbet. Bugüne kadar herkesten gizlediğim. Sonradan kötü yüzünü gösteren, kötülüğü yalnız kendine; başkaları için beşpara etmez bir adam. Ezik, dışlanmış, sosyal olma çabası içinde, kısa boylu, yeteneksiz, hedefsiz, bağımlı, alkolik bir itin teki… Gününü gün ettiğini sanırken, asalaklıkları ile övünen. Acı çektiğini sanıp, acı çektirmesi gerektiğini düşünen bir zavallı… Tombul, tırtıl,sırnaşık, yapmacık,karmaşık insan kisvesi.Belki de bu sıfatların bile üzerine yakışmayacağı, hayatı piçliklerle dolu bir hiçlik. Bunca kötü sıfatı değil aklımdan geçirmek, bir insan için yazabileceğimi düşünmemiştim. Böyle bir değişimi hiç hayal etmemiştim. Gözden düşmek buna deniyor olmalı. Saf, duygusal, sanatçı kahramanım sana neler oluyor? Kızlar, karılar, uyuşturucu, popüler müzik, alkol hayat bu mu sanıyorsun? Baksana kız sana kitap almış, sen “bismillah” demeden üstüne atlıyorsun. Bitti mi işin? Al duşunu arkana yaslan. Sigaradan bir nefes acaba yarın kimi yapsan? Kapının sert kapanışı rüzgardan değildi. Görmüyor musun, yaprak kımıldamıyor? Kız gitti. Zavallı zavallı düşün, gözüne uyku girmeyecek bu gece de. Mutfağa doğru yürü, uyuşmuş beynin ve hantal adımlarınla. Soğuk bir bira belki bir sigara daha… Peki yarın ne olacak? Boktan bir başağrısından daha fazlası, inan bana. Evet salonun orta yerinde onun kokusu ve koca bir yalnızlık. Kimseleri sokamadığın o mis kokulu beyaz çarşaflarının altında bir sağa bir sola kıvranacaksın. Sana yaraşır bir şekilde günlerce kokacaksın. Canın çıkmak istemese de o koca yataktan, uyuyamayıp çıldıracaksın. Yıllardır başucunda duran kitabın sayfalarını karıştıracaksın boş boş…Akşama doğru önce karnın, sonra telefonun zil çalacak. Tüm olanları bir anda yeni bir gece ve maceraya atılacaksın. Her yeni başlayan gece bir öncekini anımsatacak. Kulağında tanıdık bir ses “hiçsin oğlum sen, hiçsin!” diye bağıracak. Yine kapı kapanacak ve yalnız kalacaksın. Acı çekmek neymiş, göreceksin. Acı çekmek neymiş asıl o zaman öğreneceksin. Artık hiçsin ve hiçbirşeysin. Yeni bir kız gelecek, sarışın uzun saçlı elbette ki boyca senden uzun ve etine dolgun. Gözlerini kapayacaksın. Kokusu hoşuna gidecek. İçine almak isteyeceksin, canını yakacaksın. Fonda seçtiğin hep aynı ritm, bir müzik çalacak. Bir zaman sonra müzik duyulmayacak ve çıt çıkmayacak. Zevk alamıyor olacaksın. Zorlayacaksın kendini, bağıracaksın. Kızı kenara itip içine bir nefes sigara alacaksın. İçinde bir duygu olacak ne olduğunu bilemediğin, yabancılaşaksın o çok tanıdık gelen kendine bile…Sen farketmeden gün doğacak, odanın camından esen rüzgar eşliğinde bir pisliğin ortasında uyanacaksın. Salondaki kusmuk hatırlatacak sana ve koltuğun üzerinde bırakılan peruk sarhoş ve sarışın olduğunu sandığın bir karıyı becerdiğini! II Belki de seni, lanetlemiş olabilir biri… Bundan böyle hiçbir zihin kendini senin için yormasın. Hiç bir dil senin adına kelime dökmesin. Hiçbir zaman sana doğru bakmasın. Hiçbir vücut senin için adrenalin salgılamasın diye… Evet artık yalnızsın. Kendinle bile başbaşa kalamayan bir yalnız.Beynini hep bir düşünce kemirecek. Sıkıntılar peşini bırakmayacak. Bölük pörçük geceler yaşayacaksın. Uykuların yarım kalacak. Hep bir kabus duracak başucunda. Uzaklara gideceksin peşinde dertlerin. Hiç kimse kapını çalmayacak, telefonun hep sessizde kalmış sanacaksın. Hiç özlemediğin kadar özleyeceksin hem de hiç tanımadığın birini. Cüzdanında kenarı yırtılmış eski bir fotoğrafın dahi olmayacak Evet çok paran olacak belki çok kazanacaksın. Ama beraber harcayacağın dostların olmayacak. Geceleri yalnızlığını unutacaksın ışıklı karanlık club’larda kendini içkiye ve daha bir çok şeye vereceksin yok pahasına. Ya da onlar gelip alacaklar seni çat kapı.Yeni biri olsun diye yalvaracaksın, tanrına. Şöyle uzun saçlarından çekip arkasında debelenebileceğin biri. Ama olmayacak. Koltuğunda geçmişten kalan sperm lekeleri ile avunacaksın. Seçtiğin berbat müzik içini bir kat daha karartacak. Açılmak için yine bir içki koyacaksın kendine. Derinlere açılacaksın! Acıyacaksın. Haline acıyan yaşam oturduğun yerden dansa kaldıracak seni. Onun kollarında döneceksin, döneceksin…Tıpkı çocukluğundaki gibi. Ama bir bakmışsın yine miden bulanmış. Hatta sinekte artık hiç küçük değil! Ömür İsfendiyaroğlu / 2006
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ömür İsfendiyaroğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |