..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilinç ruhun sesidir, tutkular ise bedenin. -Rousseau
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Öyküsel > Seval Deniz Karahaliloğlu




21 Ağustos 2004
Lord'umun Suskunluğunun Sebeb-i Hikmeti...  
Pek sevgili LOrd'um, çöl geceleri kadar suskunsunuz bugünlerde.

Seval Deniz Karahaliloğlu



:CHBA:
Lordum’un Suskunluğunun Sebebi Hikmeti…

Seval Deniz Karahaliloğlu

Pek Sevgili Lordum,
Çöl geceleri kadar suskunsunuz bugünlerde.
Uzun süre haber çıkmayınca sizden,
İçimizi, bir bahar sabahı kadar ferahlatacak bir ‘merhaba’ bile.
Kuşkunun kemirgen kurtçuğu düştü yüreğimize,
Kemirdikçe yüreğim ile aklım arasındaki yolu.
Mantığımı tüketir oldu,
Leziz bir yemek misali sunulan ziyafetlerde.

Birkaç nedeni olabilir,
Karanlık denizler gibi duran suskunluğunuzun,
Belki diyorum,
Şövalyemin şanını duyan deniz aşırı krallar,
Aşındırır kapısını Lordum’un.
O yüzden o kadar meşguller bugünlerde.
Mesela Kral Arthur,
Yuvarlak Masa Şövalyelerinin Kralı.
Diyelim, emekli olunca şövalyelerinden biri,
Neden uzağa dikmesin gözlerini,
Mesela bulunduğu diyarlara benim şövalyemin.
Anlı şanlı bir teklifle gelirse eğer,
Gözleri kamaştıran, akılları durduran ve kalpleri bağlayan,
Kim hayır diyebilir böylesi Tanrısal bir isteğe,
Sadece bunun binde birine,
Gözlerini kırpmadan feda ederken bütün soylu Lordlar,
Son kuruşlarına kadar tüm servetlerini,
Kim ayıplar şövalyemi,
Kim cüret edebilir böylesi bir densizliğe?
Hiç yakınmak mümkün mü yada ayıplamak
En doğal hakkı şövalyemin,
Yuvarlak Masanın çevresinde yerini almak.
Bazı haset yürekliler ‘ricat etti’ diyecekler ama,
Biz kulak vermeyiz öyle yürekleri katran karası, dipsiz kör kuyulara.
İltica etmiyor ya sonunda.

Gelelim ikinci şıkka.
Başka bir Leydi olasılığına.
Yaşadığımız ‘Güneş Ülkesi’ zaman zaman dönse de ‘Gayya Kuyusuna’,
Tırnakları, suretleri ve yürekleri kendilerinden kara,
Ama karanlık kadar gizemli,
Ve bir o kadar çekici Leydilerin ellerinde,
Oyuncak olmak,
Ah, Tanrı korusun,
Kimi zaman sadece bir ‘an’ meselesi.
Bilirim böylelerini,
Geçirdiler mi cadı pençelerini,
Kanlı bir et parçası kalıncaya kadar sömürürler yüreklerinizi.
Her bir duyguyu,
Gizli kalmış mahreminizde saklı,
Her bir kırıntıyı,
Bulup çıkartırlar,
Büyük bir maharetle,
Ve çığırtkan bir pazarcının ağzıyla satarlarken meydanlarda,
Bir an bile tereddüt etmezler,
Böylesi bir rezilliğe…
Tanrı korusun Lord’umu,
Bu kara büyücülerin şirretinden.
Cehennemin dibinden gelen
Bu cadıların, nefesinden ve şerrinden

Üçüncü şıkka gelince.
Lordum artık konuşur sadece kendisi gibilerle,
Öyle ya, dahil olmak kolay değildir dünyasına şövalyelerin.
Haddine mi düşmüş aşık atmak,
Avamın, serflerin ve kölelerin,
Lord’umla.
Kelimelerini sakınır artık,
Dirhem dirhem kullanır,
Bebeğini sakınan anneler misali,
Altınlarına aşık tefeciler gibi.
İmtiyazlı bir dünyanın nimetleri,
Serilmişken ayaklarının dibine,
Onları ret etmek,
Ancak işi olmalı bir delinin.
Tabii kendisi gibi Lord’larla geçerken günleri,
Beyaz bir güvercin misali uçuverir,
Ardınızda bırakılanlar.
İlk önce akıldan,
Sonra da yürekten,
Silinir gider,
Geride, sadece kalır hafif bir esintisi.
Buğday tarlalarını yalayıp geçen.

İşte böyle, sevgili Lord’um.
Çarpışırken tüm bu düşünceler beynimde,
Zaman zaman,
Sizi haklı çıkarmaya çalışan,
Zayıf çığlıklar da yükselmiyor değil,
Kalbimin derinliklerinden,
Ama öylesine cılız,
Öylesine zayıf ki,
Neredeyse, soluk bir fısıltı.
Ancak, mecalsiz bir inilti olabilir yorgun bir gecede.
Yada fırtına öncesi sessizlikte.
Belki sakinleşir,
İhtimal beslenirlerse,
Sıcak bir kelam,
Mesela, gönül dolusu bir ‘selam’ ile,
Eminim sonra şakıyacaklardır bir bülbül zarafetiyle...


.Eleştiriler & Yorumlar

:: Tek duble ile kafa bulunmaz.
Gönderen: nida karaçizmeli / İstanbul/Türkiye
26 Ağustos 2005
İki satırda okumak lazım.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın öyküsel kümesinde bulunan diğer yazıları...
Soylu Lordum'a Mektup

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İbneler ve Çocuk Cesetleri
Komşu Çocuğu
Bir Bardak Soğuk Suyun Hatırına…
İhtiyaçtan
Deli mi Ne?
Sakız Reçeli Seven Yare Mektuplar
Bir Nefes Alıp Verme Uzunluğunda…
Pimpirikli Hanımın, Pimpiriklenmesinin Nedeni…
Yere Göğe Sığamıyorum…
Tanrı"nın İşi Gücü Yok…

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Don Kişotluğun Şaircesi [Öykü]
Kelepir Fiyatına Satılık Sanatçılar [Öykü]
"Tiyatronun Sesi Radyosu" Canlı Yayında Sevgili Dinleyiciler… [Deneme]
Tiyatro, Gabriel Garcia Marquez, Üç Silahşörler Balesi ve Annem [Deneme]
Tarla Cadısı, Anneanne ve Neveser Hanım [Deneme]
Çocukluğunu Cebinde Taşıyan Adam : 60. Sanat Yılında Prof. Dr. Özdemir Nutku [Deneme]
"Farz Edelim ki Ben Schubert"im" [Deneme]
Astor Piazzolla Dinlenecek, Tango Öğrenilecek ve Sonra da Öl [Deneme]
Saksafoncu Sevgilim [Deneme]
Aşkın Üreme Mevsimi [Deneme]


Seval Deniz Karahaliloğlu kimdir?

Bazı insanlar için yazmak, yemek yemek, su içmek kadar doğal bir ihtiyaçtır. Yani benimki ihtiyaçtan. Bir vakit, hayatımla, ne yapmak istiyorum diye sordum kendime? Cevap : Yazmak. İşte bu kadar basit.

Etkilendiği Yazarlar:
Etkilenmek ne derecede doğru bilemem ama beyinsel olarak beslendiğim isimler, Roland Barthes, Jorge Luis Borges, Braudel, Anais Nin, Oscar Wilde, Bernard Shaw, Umberto Eco, Atilla İlhan, İlber Ortaylı, Ünsal Oskay, Murathan Mungan,..


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Seval Deniz Karahaliloğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.