Sevgili Dostlar,
Bu sayfayı açınca görüyoruz ki özel bilgiler den sonraki pencere ( Şu anda yazdığım bölüm) için YORUM yazıyor...
Amaç: yazılanlar hakkında görüşlerimizi, eleştirilerimizi, yazının imla kurallarından tutun da cümle yapısına kadar hataları vs bildirmek; yanlışları incitmeden, üzmeden düzeltmek ve o konu ile ilgili kendi fikirlerimizi öne sürmektir...
'Yorum' adı altında 'ayıp olmasın' düşüncesi ile yazılan sözüm ona eleştiri ve görüşlerdir ki, bunlara KES/ KOPYELE/ YAPIŞTIR denir, yorum değil...
Bazı görüşler forum sayfalarında bile yer almayacak üslüpta bireyclik ve yağcılık kokuyor...
Yazılarımızın ne kadar okunduğunu görmemiz site yöneticileri tarafından mümkün kılınmış...
Çok sevdiğim bir şiir, bir yazı için birisi çok lakayit bir şekilde ( samimiyatlerine dayanarak) görüş bildiriyorsa bu iki kişiyi ilgilendiriyor demektir...
Oysa her okuyanın birşeyler alması, öğrenmesi gerekmez mi; hem yazılandan hem de yorumdan...
Mesela bir yazar; İZEDEBİYAT'a yazmaya başladığımda şunları şunları bilmiyordum, şimdi daha iyi, daha güzel, daha hatasız yazdığımı düşünüyorum, diyebilmeli...
Televole muhabirleri mantığı ile yorum yazılmaz...
Özel konular, yazarların mail adreslerine özel olarak yazılmalı...
Bizler severken öldürüyoruz da haberimiz yok...
Bana bir yazar, şair ağabeyimiz özel olarak yazmıştı ve ' Yavuz şiirlerinin son bir kaç mısrası şiirin güzelliğini bozuyor bence.
Son iki mısrayı çıkar bir de öyle bak' demişti ilk kitabı yayına hazırlarken...
Onlarca kişiye, ustaya, benden iyi bilenlere sordum... Beni eleştirene, yolgösterene ağabeyime 'HAKLI' dediler...
Onlarca, yüzlerce YORUM içinde, yol gösteren, ciddi anlamda eleştiren, bilgilendiren bir mesaj gördünüz mu? ( İstisnalar kaideyi bozmaz)
Güzel, harika, acayip, bayıldım, aman allah, zart zurt... Bunlar mı yorum?
Yazdığı şiirin katagorisini bilmeyenler bile var!
İstiyorumki bu sitede yazanlar yazın hayatlarını anlatırken; MÖ,MS gibi, İÖ, İS (İZEDEBİYAT'dan Önce, Sonra) diye başlasınlar sözlerine...
Bay A'dan şunu, Bayan B'den bunları öğrendim, diyebilsinler...
Yazar tanıtımında bölümüne yazarken İzedebiyatçılar etkilendiği şair, yazarları yazarken bir İZEDEBİYAT yazarınında adını ekleyebilsinle.
Yorum yerine yagcılık çok fakat biribirinden etkilenen yazar şair nedense yok! Sizce bu işte bir tuaflık, bir çekememezlik, bir kıskıskançlık yok mu?
Bu konuda ben en çömezim ve her yazılandan mutlaka birşeyler öğrenmekteyim...
Ve bu sitedeki şair ve yazarların şiirlerini, yazılarını radyo programımda, şiir ve söyleşi akşamlarında gururla okuyor, adlarından yaşayan efsaneler olarak bahsediyorum...
Yoksa her yazılan yazının şiirin altına yüzde 99 aynı olan cümleleri mi KESİP/ KOPYELEYİP/ YAPIŞTIRSAM daha mı iyi acaba?
Hayır değil, İzedebiyatçı siteye girdiği anda ilk işi yazılarım ne kadar okunmuş, hangi kütüphanelerde var bölümlerine bakıyorsa yapılan yorumlardaö eleştirilerde POPSTAR yarışmalarında oldugundan öteye gitmez!
:: Güzel soru :) |
Gönderen: aynur özbek uluç / İstanbul/Türkiye
|
16 Ocak 2005 |
|
| Evet konu başlığını görünce derhal okumak için girdim sayfanıza.. Alttaki yorumların da hepsini okudum..Bu konuyu yazı konusu olarak seçmiş ve incelemiş olmanızdan dolayı öncelikle teşekkürler…. Niçin teşekkür ediyorum. Çünkü böyle sorgulamalar daha kaliteli bir yerden bakmamızı , gelişmemizi sağlayan öğretici yanlar içerir. Çıta böyle böyle yükselir.. Yoksa "ben yaptım, oldu" gibi bir mantık oluşur ki, önüne geçilemez..
Yorumlarda genelde dikkatimi çeken yanlar; yazanın ben yorum yazayım o da dönsün kibarlık gereği bana yazsın gibi kaygılarda olduğu .. Ya da bölümün yorum değil forum alanı gibi kullanıldığı... olumsuz eleştirileri söylemeye kaçınmak... ya da okuyucunun şiirde veya yazıda kendini acıtan bir yan varsa yazarın kimliğine saldırması şeklinde olabiliyor yorumları….Yorum okunan yazının biçimine , özüne yönelik fikirler barındırabileceği gibi, kendisinde oluşturduğu duyguyu dile getirmesi şeklinde de olabilir. O zaman yazar ürününün insanlarda nerelere , nasıl değdiğinin geri bilgisini almış olma fırsatı bulur…. o şiir o anda bir başka şiirin doğuşunu sağlıyorsa, bunun da paylaşılabileceğini düşünüyorum ( o samimiyette ise ), ama tekrar edeyim o anda çıkıyorsa ..yoksa önceden yazılmış bir şiirini alıp yapıştırıp kendi reklamını yapma durumundan söz etmiyorum..Olumsuz olabilecek ya da hatalarımızın söylendiği yapıcı eleştirilere de açık olmalıyız ki sizin de değiniz gibi; burada olmaktan sonuçta edindiğimiz şey kişisel yalancı bir tatmin değil, geliştiğimiz gerçeği olsun. ..Benim bu yorumum da biraz foruma yazar gibi oldu işin gerçeği.. Ama bu yazı biraz bunu da hedefliyordu sanırım.
Saygılarımla
Aynur Özbek Uluç
|
:: Yorumlayabilmek apayrı bir şey... |
Gönderen: Yücel Dönmez / Chicago
|
30 Kasım 2003 |
|
| Yavuz kardeşim,
doğrulara parmak basmışsın fakat, herkes birşeyler yazabilir, yorum yazabilmek apayrı bir şey...
IzEdebiyat'ta ki eserlere karşı arkadaşlarımız, genellikle görüşlerini belirtiyorlar yorum yapmıyorlar... Yorum kelimesinin daha geniş bir açı ile, görüşlerin ise, kişilerin kendilerine ait özel düşünceleri açısından görülmesi gerektiğine inanıyorum. Bazı arkadaşlarımız duygulandığı bir şiire, o anda duygularını belirtici bir biçimde yazabilirler. Bunu yorum değil, yazara yeni yazıları için heyecan katmak gibi ele alabiliriz...
Arkadaşlarımızın bazılarının şiirlerine, haddim olmayarak, eleştiriler yazdım ve şiirlerinin eleştirdiği şekilde daha güzel olabileceklerini belirtmek istedim. Yorum sayfasında gözükmemesi için de E-Posta kullandım... Bu cesareti, uzun yıllar önce bu açıdan eleştirmenlik yapmış olmamdan aldım. Fakat bu tür yorum yaptığım hiçbir arkadaşım, görüş belirtmedi. Sanıyorum biraz da ukalalığıma kızdılar. Oysa, insan kendi şiirini belki eleştiri açısından görmeyebilir fakat okuduğu bir şiirde rahatsız edici noktaları yakalayabilir. Özellikle şiirler için bu açıdan eleştiri yapma yeteneği bulunanların arkadaşlarımıza yardımcı olmaları kadar doğal bir şey yok ve bu durum, genç yazar arkadaşlarımız tarafından kabul edilmese bile anlayışla karşılanmalı, üzerinde düşünülmelidir.
Elestiri konusunda yazan arkadaşlarımız ise elbette ki kendi düşüncelerini açıkça yazabilmelidirler. Fakat iyi bir eleştirmenin, kişisel kızgınlıklarını bir tarafa bırakarak yazması gerektiğine inanıyorum ki doğru olan da budur. Eleştirdiğiniz konuda ne kadar çok küfrederseniz o kadar anlamsız kalırsınız. Bence eleştiri yazan arkadaşlarımız, yazdıklarını bir kaç kez gözden geçirerek ve iyice düşündükten sonra yayımlamalıdırlar. O zaman da yazılan eleştirilere yorum yazacak olanlar, daha terbiyeli bir üslup kullanabilirler ve kullanmalıdırlar.
Örneğin bu yazınız ile ilgili olarak bazı arkadaşlarımız, gerçek bir edebiyat sitesinde olmaması gereken bir tavır ortaya koymuşlar; yani daha edepli kelimeler kullandığımız zaman düşündüğümüzü ifade edemiyormuyuz ki?...
İnsanların kişiliklerine, kökenlerine, renklerine ve özel durumlarına saldırmadan yorum yapmak bence en güzeli... Irkçı bir durum sergileyerek yorum yapmaktan uzak durmalı... Irkçı açıdan yapılan eleştiriler, yazara her zaman düşman kazandırır ve yazar kendisini hedef göstermiş olur. Faydalı olmak, insanlara bir şeyler vermek, uzlaşabilmek varken, küfrederek hedef olmak bence, akıl işi değil... Bu arada çok doğru açıdan yazdığı için de yazar bazen hedef olabiliyor ve bu yazar olmanın kaderinde zaten vardır...
İnsanlar bazı gözetilmesi gereken kuralları gözeterek istedikleri gibi duygularını ifade edici görüş belirtsinler ve arada gerçek yorumları da okuyabilirsek, o yorumlar üzerinde belki tartışalım, bence doğrusu bu.
İnsanları, bir esere karşı güzel duygular ile birşeyler yazdı diye yağcılıkla suçlamak haksızlık olur...
Bu arada görüş ile yorum kelimesinin aynı kapıya çıktığını da düşünebilirsiniz. Fakat, bence yorum, üzerine gidilen konuyla ilgili bir birikimin sonucu ve de gerektiğinde belgeler ile ortaya konulandır. Görüş ise, kapsamlı bir bilgi birikimi gerektirmeden sadece özel düşünce ile belirtilmek istenendir, ben böyle düşünüyorum... Bu yüzden bazı görüşler havada kalabiliyor... Bilimsel açıdan ele alınan bir yorum ise kalıcı olabiliyor...
Fırsat bulmuşken, konuyu biraz da dağıtarak ele aldım ve başka mesajlar da vermek istedim affınıza sığınıyorum...
Aslında böyle bir konuyu gündeme getirdiğiniz için teşekkür ederim. Hiç değilse bir tartışma ortamı yarattınız ve bu tartışma ortamının kırıcılık sergilememesini de yürekten diliyorum. |
:: Yorumlar yapıcı olmalıdır! |
Gönderen: Nuray Lale / Bielefeld/Almanya
|
3 Eylül 2003 |
|
| Sevgili Yavuz Bey,
Bielefeld, 29.08.2003
Biraz önce Sizin bu yazınız gözüme çarptı, yazıyı okuyunca ve de yorumları, ben de Size fikirlerimi bildirmek istedim.
Yorum denen şeyi herkes kendi kafasının alabildiğince yapabilir. Herkes´ten büyük bir Edebiyat Eleştirmeni olması beklenemez.
Size bir örnek vermek gerekirse: Almanya´da tanınmış bir Edebiyat Eleştirmeni var, ismi Reich-Raninzcky. Oldukça direk konuşan bir insan, ne düşündüğünü açıkça kılıç gibi kelimelerle ifade eder. Allah kimseyi o adamın eline düşürmesin, parçalayıp, bırakır. Televizyonda bir Edebiyat Sohbeti yaparlar dört en akıllı Edebiyatçılar ve beş on kitabı eleştirirler. Bazı yazarları yerin dibine sokup, bazılarını da göklere çıkarırlar.
Size kalırsa herhalde okuyucudan Siz de aynı şeyleri bekliyorsunuz.
Bence eleştiri 'yapıcı' olmalıdır (yani: konstruktif). Bir şiire veya yazıya zahmet verip, kendi çapında iyi olamaya ve daha iyi olmaya yönlendirmelidir. Bazı yorumları gülümseyerek okuyor insan, çünkü o yorumu yapan, biraz güldürmek istemiş oluyor, veya mesela ben ağladığımı yazdım Nuri Can Beyin bir şiirinin altına ve gerçekten de ağlamıştım...
Şiir ya da yazı yazanlar kendi hayatlarından ve kendi benliklerinden birşeyler sunuyorlar, onların benliklerini yaralamadan, eleştirmeli insanları.
Geçenlerde bir yazara 'İntahar' kelimesini hiçbir şiirinde kullanmamasını tavsiye etmiştim. Elbette herkes istediği kelimeyi kullanabilir, ancak bazı kelimeler var ki, dinimize imanımıza ters düşer, bunlardan biri bu kelimedir. Tabi ben kendi görüşümü açıklıyorum, kişi veya okuyucu bunu kabul mu eder, yoksa red mi, o kendisine kalmış bir şey. Her insan 'hürdür', kimse kimsenin mecbur kıldığı yoldan yürümek zorunda değildir.
Yazar yazarken yepyeni bir ülke keşfetmez, Christoph Colombo gibi... Herşeyden önce bilineni kendi gözleriyle görür ve gösterir. Onun penceresinden bakarken, onun gözleriyle göremeye çalışır insan... Ve ne eksiklik ne kusur görüyorsa, kırmadan, benliğe saldırmadan ifade edebilir...
Eğer ama bir insanın stilini çok seviyor iseniz, ona dilediğiniz kadar övgü yağdırma hürriyetine sahipsiniz... Çünkü kimse kimseye sevgiyi yasaklayamaz...
Selamlarımla ve sevgilerimle
Nuray Lale (Eğitim ve Sağlık Bilimcisi)
|
:: eleştiri ya da... |
Gönderen: ömer akşahan / diyarbakır
|
3 Eylül 2003 |
|
| Değerli arkadaşımın yorum nedir? yazısı gerçekten hak ettiği yorumları almış...otuz yılı aşkın edebiyatla haşır neşir birisi olarak uzun zaman sanal ortama ürünlerimi koyma konusunda tereddüt gösterdim.. ve şimdi görüyorum ki "izedebiyat" gibi sayıları azınlıkta kalan siteler dışında çoğu emekleme aşamasında çok özür dilerim, bir laf var "keller yağırlar, birbirini ağırlar" örneği sergilemekte.. tabii buna kimsenin diyeceği olamaz.insanların ağzı torba değil ki büzesin..
yavuz, senden ricam, zahmet olmazsa "eleştiri ya da..." adlı yazımı okuman...
sevgilerimle
ömer akşahan |
:: Yorumcuya Saygı |
Gönderen: Lacizün / Mersin
|
3 Eylül 2003 |
|
| Merhabalar. Şiir yazmak ve düz yazı yzabilmek ayrı grublardır. Çok iyi şiir yazan birinin yorumda eksik kalması yada çok güzel yorum yapan birinin şiir yazamaması. Burada konu şu yorum kaça ayrılır. a) begeni ifadesi (güzel olmuş,harika olmuş, vs vb) bunu yazan kişiyede saygı göstermek gerek. belki zaman kıtlıgından dolayı şiirinin okundugunu belirten bir izdir bu.
b)eleştiri/yorum imla hatalarını düzeltmek için veya -kendi yazsa idi- şöyle olurdu gibisinden yorumlar. Bunlar yapıcı olmakla birlikte şiir yazan insanın ter tepkisinede yol açabilir. Dikkatle bakıldıgında her yerde bu ikilem vardır. Önemli olan okuyucunun niyetidir. Kötü niyetli insanlar her iki şıktada şiire ve yazara zarar verebilir. Önce saygı duyalım yorumlara. Sonra tartışalım
Saygılarımla,
Lacizün |
:: İleti. |
Gönderen: nida / ist
|
3 Eylül 2003 |
|
| Sevgili yazarım, iletinizi aldım. Yorum hakkımı sınayıp, size döneceğim.
Saygılar. |
:: Günaydın, iyi öğlenler, iyi akşamlar... (Yanıta de |
Gönderen: Ercüment Adalıoğlu / herhangibiryer
|
3 Eylül 2003 |
|
| Sevgili Yavuz;
Yazacaklarımı bilerek ve burada yayınlamanı dileyerek yorum bölümüne yazıyorum. İçten ve samimi yazının, yorum yapılmak için yazılmadığını anlamak için çok da zeki olmaya gerek yok sanırım. Fakat inan bana, gerçekten edebiyatla uzaktan yakından ilgisi olmayan bir takım sahtekarlar, inanmadıkları şeyleri yaptıkları için ve yapmaya da devam edecekleri için 'serzeniş' diyebileceğim ve yüreği sağlam herkesin hak vereceği yazına saçma sapan yorumlar ve hatta salakça saldırılarda bulunacaklardır. Edebiyatı bir yaşam biçimi ve süreci olarak algılamaktan ziyade, zayıf egolarını tatmin etmek için bir araç olarak algılayabilecek kadar bencil ve ahmak olan sözkonusu bu kişiler -ki onlara kendileri bile inanmıyor- sırf laf ebeliği olsun ya da adam yerine konulsunlar gayesi ile saçmalamaktalar ve şiir ve öykü sürecinin saflığını deyimi yerindeyse cahil bir mahalle karısı edasıyla kirletmektedirler.
|
:: Buda benim düşüncem Saygılar, |
Gönderen: Elçin Orhan / Aydın(Türkiye)
|
28 Ağustos 2003 |
|
| Merhaba,
Yorumu tıkladım ama acabalar eklediniz içime biliyorum ki uzun bir yorum olacak ama bu yazımı yazınızın altında görünmesine izin verecek olan sizsiniz ben görüşümü yazıyorum, bundan sonrası size kalıyor. Evet İzedebiyat’ ın bize sağladığı bir güzellik burada karşımıza çıkıyor yorumlar yazarın kumandasında çok bireycilik ve yağcılık kokusu aldığınız yorumları onaylamaya bilirsiniz ve birde bence bu gibi güzel ve çıkarsız bir ortamda kimse yağcılık ve bireycilik yapmıyor diye düşünüyorum.
Burada emeğimizin tek karşılığını okunma sayımız olarak ele almayalım, yanıltıcı olabilir içeriğini bilmeden pek çok yazıyı okuyoruz ama okumuş olmamız beğenildiğimizi göstermez. Bu yüzden beğendiğim eserlerin altına argo kullanmadan yazılan her yorumun arkasındayım. Şiirde ve eserde ki can alıcı cümlenin yorumda tekrar kullanılması ne güzel, şahsen beni mutlu eder. Benim gıpta ile okuduğum eserlerin sahipleri benim tebrikime ihtiyacı olmayan büyük ustalar, benden çok daha tecrübeli ve iyi olduklarını benim söylememe ihtiyacı olmayan insanlar ama ben gibi amatör yazarlar için ise onlar tarafından taktir edilmek aşırı güzel ve motive etme bakımında çok etkili, bence yazınız düşündürücü ama tek taraflı düşünülmüş. Yazdığım birkaç yorumu gözden geçiriyorum da yorum eklediğim yazıyı tekrar okuduğumda tekrar yorum adı altında aynı şeyleri yazmak istiyorum.
Sizin istediğiniz gibi bir yorum: YORUM NEDİR? Yazınıza
Bireyclik, samimiyatlerine, yazrların, , yolgözterene kelimelerinde yazılım hatası bulunmaktadır.
Saygılarımla,
Elçin
|
:: Yasallık! |
Gönderen: Lâtin / 27 Aralık akşamı itibariyle Mars'lıyız...
|
27 Ağustos 2003 |
|
| "Yazar hakları: İzEdebiyat'da yayınlanmakta olan tüm yazılar, telif hakları yasalarınca korunmakta ve tümü yazarları ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır."
Saygılar. |
:: Selam Üstadım! |
Gönderen: Tayyibe Atay / Bolu
|
27 Ağustos 2003 |
|
| Bu konuyla ilgili görüşlerimi,düşünce ve fikirlerimi özel olarak yazacağım.Şimdilik hoşçakalınız der;selamlar,sevgiler gönderirim. |
|