Bildiðim tek þey, ben bir Marksist deðilim. -Karl Marx |
|
||||||||||
|
Ülkemizi muasýr medeniyetler seviyesine taþýyacak en önemli unsur? Böyle bir soru ile karþýlaþtýðýnda insan þunun farkýna varmalýdýr. O seviyedeki ülkeler bunu nasýl baþarmýþ. Bu sorunun cevabý da tabii ki geleneksel ve modern sömürgecilik ile kendinden olmayan fakir milletleri kaynak ve iþ gücü olarak kullanmak suretiyle olduðudur. Bizim ülkemiz tarihinden bu yana bunu zaman zaman denese de baþaramamýþ bilakis kaynaklarýný ve iþ gücünü doðrudan ya da dolaylý olarak kullandýrmýþ bir ülke olagelmiþtir. Tarihte büyük güçler gitmek istemedikleri savaþlara veya cephelere ordumuzu yönlendirmiþ, girdikleri savaþlarda sýkýþýnca yine ordumuzdan destek istemiþlerdir. Ülkenin kaynaklarýný ve milli deðerlerini yozlaþmýþ siyasi ve bürokratlar sayesinde ele geçirip fakir halký da fabrikalarýnda çalýþtýrýp sadece standart bir gelirle kullanmýþlardýr. Bunlarýn yanýnda böyle ayak iþleri ile uðraþmadýklarý için kendilerine kalan zamanda kendi halklarýnýn refahý için yaptýklarý düzenlemeler ve geliþmeye yönelik ayrýlabilen enerji de onlarý gýpta edilen ülkeler haline getirmiþtir. Ülkemiz muasýr medeniyetler seviyesine bu sebeplerden ötürü ulaþamaz. Arabesk, kendi kendini tüketen, ama bir yandan da fýrsatçý insanlarýn ezici üstünlüðe sahip olduðu bu topraklar bireysel baþarý hikâyeleri ve kitlesel baþarýsýzlýk hikâyelerine mahkumdur. Zincirin bir üst halkasýna atlamak devletler için yüzyýllar ile ve ancak global konjonktür müsaade ediyor ise olabilecek bir þeydir. Köklerimizde kelamda ‘’ insaný yaþat ki devlet yaþasýn ‘’ düsturu olmakla birlikte eylemde ‘’ devletin malý deniz yemeyen keriz ‘’ve de ‘’ bal tutan parmaðýný yalar ’’ þiarý olduðunu da bu toplum içinden çýkardýðý sayýsýz devlet adamý, iþ insaný, dolandýrýcý, hýrsýz ve bilimum madrabaz ile zaten defahatle kanýtlamýþtýr. Gücü ve kaynaðý yönetme fýrsatý bulanlar toplumu ya da ülkeyi deðil bireysel kýsýtlarýný büyütmeyi tercih ettiði için de muasýr medeniyetler seviyesine kendi iç dinamiklerimiz ile ulaþmamýz pek olasý görünmemektedir. Bu konuda kurulacak her türlü hayal ancak her þeyin hayal edildiði gibi gittiði bir 200 yýl sürer ise gerçekleþebilir. Dünya tarihi uzun planlý hayallerin hem tuttuðu hem de tutmadýðý örnekler ile doludur. Ama dünya tarihi. Günümüzde dünyada bireyselliðin ve bencilliðin özgeciliði yýkýp geçtiði bir düzen vardýr ve bu düzen küresel güçlerin dünya ekonomisi ve rotasý üzerindeki etkisi ve komþu ülkelerin siyasi ve politik durumlarýnýn ülkemize iz düþümleri düþünüldüðünde tutacak 20 yýllýk bir plan bile pek olasý deðildir. Evet coðrafya da kaderdir…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Erdem Ýlker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |