Vakıflar Öğrenci Yurdu.... Duygusallıktan en eski battaniyenin ve yastık yüzünün verilmesine bile aldırmamak.. Sizi, parmak kadar bir çocuğu yani Yurt İdaresine emanet edip giden Babanız ve Ona caddenin taa sonuna kadar silueti kayboluncaya kadar hasretle bakış ve dokunsalar ağlayacak konum, Nohut, piyaz, sabahları aşırı kaynamaktan yeşillenmiş yumurta, 'Vaktiyle zamanıyla tamamıyla gelmezsen zırnık yemek yok' diyen Fikret ve Abuzer Ustalar yani aşçılar, akşam iki saat mütalaa yani çıt çıkarmadan zorunlu ders çalışma programı, Hafta sonlarında akşamları İstasyon Lokalinde iki saat televizyon seyretme izni... Elektrikler kesilince Müdüre küfür bazen güzel sesli bir arkadaşın Kur'an Tilaveti, cumartesi pazarları elde çamaşır yıkama, Koğuşta sabaha kadar cinleriyle sesli konuşan ve uyutmayan Dozer Yusuf, Koğuşlarda su şakaları, Memleketten nadiren ziyarete gelen yakınlar, Yıllar sonra Yurdun önünden geçince bunlar geldi aklıma, binlerce unutulmaz anıdan en çok hatırlananlar...Hey gidi günler...