|
Bir Bayram Günü
(ömer akşahan) 8 Ocak 2003 |
Anı |
| |
 Karesin Dağı kararıp durmaz. /
(Ödemiş Hamamköy yöresine ait bir halk deyimi) |
|
|
Emanetçi Dede
(ömer akşahan) 15 Ocak 2003 |
Çocuk |
| |
 Karısı:”Allah, Allah!”demekle yetindi önce. “Bu nasıl bir müşteri ki, yoksa goca tanrımın bir lütfu olsa bu gerek!” Emanetçi, “Ben demiştim, bu kadın ermiş.”diye. “Ama inanan yok şu kasabada.” |
|
|
Bir Yudum Su
(ömer akşahan) 21 Ocak 2003 |
Anı |
| |
| Elif’se o güne kadar hep hayalini süsleyen üniversite sınavıyla haşır neşirdi. Evin tek kızıydı. Ailesi onun liseyi bitirip, üniversiteye gitmesine itiraz etmemişti. Ancak o, aynı zamanda ailesiyle tütün kırmak zorundaydı. |
|
|
Sıpa
(ömer akşahan) 25 Şubat 2003 |
Ortamsal |
| |
 Hasan normal bir çocuk gibi büyüdü. Kendisinde olağanüstü bir durum sezilmiyordu. Ancak arasıra dededen kalma kalın eski kitapları güçlükle raftan indirip, karıştırdığını gören babası merakla ne yaptığını izliyor, onun bu işten büyük keyif alması, hoşuna |
|
|
Noel Ağacı
(ömer akşahan) 5 Mart 2003 |
Çocuk |
| |
| Bu yıl dördüncü sınıfa gidiyordu. Sınıfta tek yabancı oydu. Öğretmeni Bay Paul’ü beğeniyordu. Kendisine derste çok yardımcıydı. En çok matematik dersini seviyor ve başarıyordu. |
|
|
Arkadaşsız Kemal
(ömer akşahan) 7 Mayıs 2003 |
Çocuk |
| |
| Bir hikâye anlatacağım, Kemal’in hikâyesi. Onun bir arkadaş arama serüveni. |
|
|
Salvador Şimdi Nerede?
(ömer akşahan) 31 Temmuz 2003 |
Ortamsal |
| |
| Bir şeyler içinizi kurt gibi kemiriyorsa, düşündüğünüz son yavaş yavaş gerçekleşiyor demektir. Bazı unutulmaz film kareleri kimi zaman karşınıza ansızın bir yerlerde çıkar ya, Salvador’u tanıdığım gün de benim için öyle oldu. |
|
|
Benimle Evlenir misin?
(ömer akşahan) 9 Kasım 2003 |
Çocuk |
| |
| O gece nedense yolun geniş bölümünden değil de kitapçı sergilerinin önündeki dar yoldan gidiyordum. Oysa geniş yol hem aydınlık, hem de daha güvenli sayılırdı. Hava serin, Akdeniz ikliminin Ocak ayı ortalamalarını tutturan bir sıcaklık var dışarıda. |
|
|
Tokat ve Cüzdan
(ömer akşahan) 21 Nisan 2004 |
Başkaldırı |
| |
 Yağmurlu bir gündü. Doğa, göz gözü görmez bir sarhoşluk içindeydi. Abdurrahim sabah yatakta bir külçe olmuş, yatıyordu. Kalkıp, yüzünü yıkamak bile içinden gelmiyordu. Üvey ağabeyi Veysi ile aynı odayı paylaşıyorlardı. Aralarında üç yaş vardı. |
|
|
Bir Kalkınma Öyküsü
(ömer akşahan) 19 Mayıs 2004 |
Anı |
| |
| Yıl 1981: 12 Eylül’ün ortalığı tozu dumana kattığı; bir çok devlet memurunun asılsız ispiyonlarla sağa sola savrulduğu acılı günler. Sisli bir Kasım günü hiç beklemediğim kararı duyunca, ister istemez sarsıldım, hıncım bir an öfkeye döndü. |
|
|
Sözünü Tutmayan Öğretmen
(ömer akşahan) 21 Ağustos 2004 |
Didaktik |
| |
 Havaların ısınmaya başladığı bir gün, çok sevdiği dondurma yeme isteği depreşti. Bu isteğini öğrencileriyle birlikte gerçekleştirirse bir anlam taşıyacağına karar verdi. Sınıfta kendisini can kulağıyla dinleyen 20 çiçeği vardı. |
|
|
Ödemiş Hamamköy Atatürk Çocukları Kütüphanesi
(Ömer Akşahan) 5 Nisan 2009 |
Anı |
| |
| Öncülüğünü ve başkanlığını Mesut Tim’in yaptığı Köy Çocukları Kütüphaneleri Oluşturma Kültür-Sanat ve Dayanışma Derneği Türkiye’de 40000 köye kütüphane hedefiyle başlattığı girişimin altıncı ayağını bu kez Ödemiş Hamamköy’de gerçekleştirdi.
Binlerce kilometrelik yol bir adımla başlar diyen ünlü düşünür gibi böylesine kutsal bir yolun da bir adımla başladığı bir gerçek.
|
|
|
Bir Bağışın Öyküsü
(Ömer Akşahan) 15 Nisan 2009 |
Anı |
| |
| Ödemiş’te çoğu kimse tarafından bilinmeyen bir leylek vakfının varlığını yıllar önce çıkardığımız Ödemiş Efe dergisinde yayımlamıştık. Bu vakfın amacı, çeşitli yollarla yaralanmış ve uçamayacak durumdaki leyleklerin bakımını üstlenmek ve onları iyileştikten sonra göç yollarına salıvermektir.
|
|
|
| Şiir, şairin içindeki depremdir...
|
|
