Hiçbir zaman karakterlerimin hüzünlü olduklarını düşünmedim. Tersine yaşam dolular. Trajediyi seçmediler, trajedi onları seçti. -Juliette Binoche |
|
||||||||||
|
Bu iki kültür birbiriyle çatıştıkça ortaya garip bir karışım çıkmakta. Birlikte yaşamanın da bir medeniyeti vardır fakat Türkiye bunu yakalayamadı. İki tafafın birbirini anlaması gerekirken korkunç derecede bir uyuşmazlık var Çünkü her iki tarafın da iç acıları var. Kimse acılardan yola çıkmıyor bu yüzden çıkmazlar yaşanıyor.Ama iki tarafa da baktığımız vakit, ne İslamcı geçinen kesim, ne laik kesim, iki taraf da medeni bir çehreye sahip değil. Bakmamalı kimse karşısındaki insanın ne giydiğine. Başka yığınla işi olmalı, okumak istediği kitapları olmalı, başkasının yaşamından kime ne? Başlı başına bir yaşam değişikliği var, alışveriş merkezleri en büyük değişim. Kültür değişti. Bütün yeni nesiller, çocuklar oralara gitmeye bayılıyor. Üstelik oraya gidenlere baktığınız vakit laiklerle İslamcılar arasında büyük bir uyum var. Orada hiç problem çıkmıyor. İşin içine ekonomik birlikler girdiği vakit, büyük fikir ayrılıkları törpülenebiliyor demek ki. Bazense ekonomi de yetmiyor bir medeniyet oluşturmaya. Sadece bir gülümsese yeter. Örneğin her iki taraf da birbirine karşı gayet mesafeli, gayet soğuk. Bodrum'da yaşayan İslamcı kesimden ve laik kesimden kişiler, Bodrum’da oldukları için zorunlu bir saygıyla yaklaşıyorlar birbirlerine ama yüzlerine baktığınız zaman bir asabiyet. Bu hissizlik, insanın fikri hayatının olmamasından kaynaklanıyor. Kendi gibi düşünse, resmi kültürden ve ideolojilerden etkilenmeden düşünse karşısındakinin de insan olduğunu anlayacaktır. Türkiye' de resmi kültürle halk kültürü barışmak zorunda. Bir kız öğrencinin türbanıyla okula girmesinde ne sakınca olabilir diğer yaşam tarzlarına saygılı olduğu sürece. Kimse sen de benden olacaksın dayatması olmadığı sürece, herkes ister İslami kesimden olsun ister elit kesimden olsun laikliğin Türkiye için lazım geldiğini bildiği ve laikliğin bir özel yaşam alanı olduğunu kabul ettiği sürece hiçbir sorun çıkmayacaktır. Ama görünen odur ki ne İslamcı kesimde ne de laik kesimde böyle bir medeniyet yok. Böyle olunca ortak bir medeniyet kurulması ya da ulus devlet olunması zor görünüyor.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © osman demircan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |