Kitabının bir kopyasını gönderdiğin için sağol. Onu okumakla hiç zaman yitirmeyeceğim. -Moses Hadas |
|
||||||||||
|
“Dünyanızdan üç şey sevdim» ayrı ayrı barınmaz; “Kadın, güzel kokular, gözümün nuru namaz...” Yukarıdaki söz –sizin de tahmin ettiğiniz gibi- bana ait değil… Siz de takdir edersiniz ki bu kadar güzel bir söz, ya hadis, ya da bir şair sözü olur. Yanılmadınız; Üstat Necip Fazıl, Peygamber Efendimizi'in; "Dünyadan bana üç şey sevdirildi: Güzel koku, kadın, gözümün nuru namaz" hadisini şiire taşımış… Evet, Üstat Necip Fazıl Kısakürek; hadisin etkisinde kalmış olacak ki; (Peygamberin sözü olduğu iddia edilen) “Kadın, güzel kokular, gözümün nuru namaz...” sözleriyle ilgili olarak şu yorumu yapar: “Demek ki insanda olgunlaşmanın ana şubelerinden biri kadına ve evlenmeye meyl ve muhabbettir.” Sözü nereye mi getirmek istedim? “Anneler Günü…” Yazarlık, hasetsen de fıkra muharrirlerin geninde olsa gerek… İstese-istemese, bilse-bilmese –nedense- her konuda yazılar yazmak isterler/yazılar devşirmeye kalkışır… Geçenlerde gazete köşe yazıların göz atarken, Urfalı Bekir bile “Bugün Anneler Günü” başlıklı bir yazı devşirmiş. Sakın ola “Urfalı Bekir de kim?” diye bir soru sormayanız. Pako'nun babası Urfalı Bekir konuşma özürlüsü ancak sivri kalemli bir köşe yazarı … Bekir ki; “…doğanın çevrenin hayvanların da en büyük dostu bu kavramları Türk basınına taşıyan ve kamuoyuna tanıtan ilk gazetecidir.” bunu böyle bilesiniz. “Pako” ölmeden önce; “Pako için gelen telefon faks mektup sayısı, Bekir'e gelenlerden çok daha fazla” imiş. Fazla imiş çünkü “Bekir Pako'dan daha iyi bir yazar” olmasına rağmen Pako kadar sevilmiyormuş… Her ne ise… Sanırım konuyu dağıttım. Şimdi sadede geleyim… Bekir’in “Anneler Günü” ile ilgili bir yazı yazdığını söyledim… Diyor ki Bekir o yazısında; “Hiç anne kedinin yavrularını diliyle taradığını gördünüz mü?” Gördük tabii salak!.. Hem sen de bilirsin ki, kediler o konuda çok maharetli olur… Bekir, “Anneler Günü” başlıklı yazısını kaleme alırken örneklerini turnalardan, martılardan, kedilerden vermiş… Şimdi desem ki kendisine… Lan salak, sen, hayvanlar âlemindeki bu muhteşem “annelik duygusunu” bu kadar güzel yazabiliyor, anlatabiliyorsun ama bu duyguyu veren ala külli sahibi olan mimari neden tanımıyorsun? Her ne ise… Söz “Anneler Günü”nden açılmışken… “Kadın / ayağının altında cenneti saklayan / Allah adına insanı yaratan, gülizar” Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdular ki (buyurmuşlar ki): “Dünyanızdan bana üç şey sevdirildi: Güzel koku, Saliha kadın ve Gözümün nuru namaz …” Burada benim, (muhtemelen, sizin de..) bir şey en dikkat çekiyor… Cümlenin sıralanışı… Kadın, güzel koku ile namaz arasına alınmış… Kadın o kadar naif (kırılgan, kolay incinen…) ki; güzel koku ve Arapçası 'salat' olup, çoğulu 'salavat' anlamına gelen “namaz” mefhumu arasında zikredilmiş…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Şevket Başıbüyük, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |