Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim. -Cervantes |
|
||||||||||
|
Geceleri gözlerim üşür, ellerim makas gibi keser gözyaşlarımı ve sen yokluğunda kanımı canımı soğutan sersemliğime terkedip giderken aşk adına savaş verdiğim zamanların kutsal serüvenlerini hasretle anıyor, seni yad ediyorum. Semt semt dolaşıp durduğum kentimin sarhoş atlar zamanından kalma ayyaş kokular eşliğinde bir konyak tadında, sevişmeler heyecanında kalan düşlerim gibi sensiz geçen zamanım ve gelecek günlere kaygılı bakışlarım. Her ses sesinin taklidi gibi gelirken kendimi kandırmaların sonu çaresiz ve yalnız bir karakter yaratırken içimde, ansızın acımaya başlıyorum hayatta karşılaştığım tüm herkese -ki aşkı benim gözlerimle ve ruhumla ve kalbimle hissedemediklerini düşündükçe. Geceleri ellerim üşürdü sen ellerimi öpmedikçe , dokunmadıkça ve serseri dokunuşlarla sevmedikçe senden arta kalan zamanlarda sadece üşümeyi bilen ellerimi. Kulaklarım işitmezdi hiçbir sesi sen aşk sözcükleri fısıldamadıkça, tenim mevsimlere küser kabuk değiştirirdi sen dokunmadıkça. Senden arta kalan bana yadigar bir hazine taşıyorum aslında her daim yanımda. Gidişinle bıraktığın, yığılıp kalmış hatıralar kumpanyasında bir ucube ve kimliği kaybolmuş meçhul bir karakter, kendi sesine bile yabancılaşan seni kendi dışında heryerde herşeyde arayan bir adam; ben, özlemin içinde ben olmaktan çıktım. Ellerim makas gibi keser gözyaşlarımı ve utancımı ruhumda yaşarım sersefil bir halde senden uzak kelimelere boğulmuş uzun bir cümle kıvamında. Karaktersiz bir ütopya belki de sana dair hikayeler, seni barındiran şarkılar ve şiirler, bilinmez bir zaman içinde belki de hayal, sen belki de hala yatağımda bana masallar için zamanı kovuyorsundur tek başına. İyi niyetlerimi kendime saklarken yıllar yılı düşüncelerim içinde kaybolan hayallerimin zayıf kalan yalnızlıklarına aldanıp nefes almak gibi bir düşünceyi unuttu yaşadıklarım. Uzun uzadıya ellerini düşündüm, parmaklarını ve hala taze dokunuşlarını. Gözlerim yaşardığında gözyaşlarımı öpüşünü ve dudaklarında tuzlu bir hatıra bıraktığım zamanların kutsallığını sana dair ahir ömrümün her anında. Geceleri gözlerim üşür ve sen bunu bilirsin, gözlerime değmeyince bakışların ve tenime uzaksa tenin, ellerin dokunmuyorsa ellerime, kulaklarım kelimelerini duymuyorsa dilinin, varlığın varlığımı varetmediği zamanlar, gözlerim üşür yalnızlığımda ve ellerim makas gibi keser gözyaşlarımı.. saraç 29/01/09 erbil
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © seyfettin araç, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |