Gerçeğin dili çok yalın. -Euripides |
|
||||||||||
|
O sırada olan oldu. Resimleri incelemekte olan erin dikkatli bakışları Yusuf'a çevrildi, bir resme bir Yusuf'a bakarak hayretle ağzını açtı ve işaret parmağıyla Yusuf’u gösterdi arkadaşlarına. Bir anlık vahşi duyguların uyarıcılığıyla yanından geçmekte olan bir bayanın koluna yapışarak cebinden çıkardığı sustalıyı boynuna dayadı. Kadının aniden rengi solmuş neye uğradığını şaşırmış, ne olduğunu anlamadan yalvarmaya başlamıştı. Herhangi bir yerden gelecek kurşun endişesiyle kendini emniyete alacak bir yer aradı ve buldu. Son model kırmızı bir arabanın yanında duran kucağı çocuklu bir bayanın işaret ettiği yerde bir şey arayan orta yaşlı bir adam arabadan çıkarak, çocuğa ait olduğu anlaşılan eşyayı kadına uzatırken, hırsından kanlanmış gözlerle karşı karşıya kaldı. -─ Anahtarı ver Adam hiç tereddüt etmeden cebinden çıkararak uzattı anahtarları, elleri titreyerek. Açık olan araba kapısından rehine aldığı genç bayanı hızla içeri iteledi. Zaten ayakta zor duran bayan ani gelen şiddetin etkisiyle dengesini kaybetmiş, koltuğun üzerine yarı baygın bir vaziyette yığılıp kalmıştı. Kirli çantasından çıkardığı G-3 ü jandarma erlerine göstererek ─ En ufak bir harekette bulunursanız kızın beynini dağıtırım Restoranın avlusunda bulunan insanların yarısı lokantaya saklanmış, bir kısmı da arabalarının ardında şoke olmuş, bazıları da oldukları yerde kalakalmış dizlerinde adım atacak gücü kaybetmişlerdi. Jandarma erleri bu sürpriz karşılaşmayı akıllarına bile getirmemişlerdi beklide. Her yerde kırmızı bültenle aranan böylesine tehlikeli bir teröristin, arkasında büyük çetelerin olduğunu düşündükleri için, onunla böylesine sahipsiz bir vaziyette karşılaşacaklarını düşünmemişlerdi elbette. Yusuf’un sesiyle tekrar kalp atışları hızlandı, soluk alışları kulakla duyulur hale geldi. ─ Herkes ellerini başının üstüne koysun ! Alınan uyarıya anında uyuldu. Yusuf devam etti; ─ Restoranda kimse kalmasın herkes dışarı çıksın ! İçerde emniyette olduklarını düşünenler şimdi korkudan titremeye başlamışlardı. Başka çarelerinin olmadığını anlayarak elleri başlarının üzerinde dışarı doğru yürümeye başladılar.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Yasemin İnci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |