Çanakkale ve Kurtuluş savaşlarında bizzat savaşmıştı…Şimdi de Kıbrıs’ta Megalo İdea’cı istilacılara karşı savaşıyordu.Adı İbrahim Çavuş’tu..Komutanları ona Bomba İbrahim de derlerdi.Düşmanın yanında adeta bir bomba gibi patlardı..Günlerce Sakarya’daki cephesinde beklemiş,orada yatmış konaklamıştı..Görünen o ki daha savaş bitmemişti..Bir sabah kendini Kıbrıs’ta buluvermişti..Buna bir anlam verememişti ama uyurken arkadaşlarının kendisini gemiye bindirip Kıbrıs’a getirdiğini düşünmüştü..Kıbrıs’ın bu dağına yalnız bir şekilde bırakılmıştı..Herhalde burada bir görevi vardı..Hiç beklemeden nöbet tutmaya,etrafı gözlemeye koyuldu..Gözleri düşman askerlerini arıyordu..Derken ufukta düşman askerleri göründü,karşılarında da Türk askerleri vardı..Hemen koşup onlara yardım etmeliydi..Hilal ve Yıldızlı bayraktan Türk askerlerini tanımıştı..Düşman askerleri Türk askerlerine pusu kurmuş,onları arkadan vuracaklardı.O bunları çok açık görmüştü..Bunu Türk askerlerine haber vermeliydi..Zaten o tek başına bundan daha akıllıca bir şey yapamazdı..Hem bağırıyor hem de koşuyordu.. “Düşmanlar geliyor,düşmanlar” Uzakta olduğu için Türk askerleri onun sesini duyamıyordu.Derken o şimdi Türk taburuna iyice yaklaşmıştı..Türk askerleri de onu fark etmişler,düşman olabilir zannıyla silahlarına sarılmışlardı..Türk askerlerini kumanda eden Binbaşı Ahmet onların silahlarını yerine koymalarını istedi..Bu gelen besbelli bir Türk’tü..Türkçe olarak bir şeyler söylüyordu..Hem de üzerinde asker kıyafeti vardı..İbrahim Çavuş komutanın yanına yaklaştığında hemen selam verdi tekmil getirdi..Ahmet komutan onun bir meczup olabileceğini düşündü..Çünkü onun bahsettiği gibi bir Tabur Kıbrıs’ta yoktu..Fazla üstelemedi.. “Derdin nedir?” diye sordu…İbrahim Çavuş yüzünden akan teri silerek soluk soluğa “Düşmanlar efendim düşmanlar” Komutan telaşlı bir yüz ifadesiyle “Düşmanlar mı nerede onlar?” dedi..Bomba İbrahim: “Hemen şu tepenin arkasında efendim,sizlere pusu kurmuşlar,gözlerimle gördüm” deyiverdi..Binbaşı Ahmet 50 60 metre kalmış olan geçide, bir de İbrahim Çavuş’a baktı…Hemen bir keşif timini bahsedilen bölgeye gönderdi.Kendisi de onları takip etti.Gerçekten de İbrahim Çavuş’un dediği doğruydu..Bir elli metre daha gitselerdi, düşman ateşi altında şehit olacaklardı..Şimdi onlar yeni bir hamleyle düşmanı sıkıştırabilirlerdi.Binbaşı geri döndüğünde İbrahim Çavuş’u yerinde bulamadı..Erlere onu sorduğunda ise kimsenin onu görmediğini öğrendi..Bu olamazdı..Etiyle,kanıyla o İbrahim Çavuşu görmüştü..Bu hayal olamazdı..Üstelik adamın dediği de doğru çıkmıştı..”Herhalde dedi içinden meczubun biriydi..Belki de kaçtı gitti…” O bunları söylerken İbrahim Çavuş dağdaki yerini almıştı..Dikkat dolu gözlerle siperinden etrafı izliyor,düşman askerlerini arıyordu.Birden gökten, tüyleri ürperten bir ses İbrahim Çavuş’a seslendi “ Ey Şehit askerim benim. Vazifeni hakkıyla yerine getirdin..Şimdi sana yeni görev yerini bildiriyoruz.”