Öyle yaşamalısın ki ölünce mezarcı bile üzülsün. -Mark Twain |
|
||||||||||
|
Sorular...Sorular....Sorular.... Aklımı kuşatıyorlar, her biri misket bombaları gibi beynimin içinde tek tek infilak ediyor.Öncelikli soruyu size sorayım: “Ülkemizin geldiği şu son duruma bakar mısınız?” Gencecik fidanlarımızın pisi pisine şehit olmaları, Hatalı proje onayları ve vurdumduymazlıklarla yıkılan binalar, maden göçükleri sonucunda yüzlerce gerçekleşen ölümler, Ülkemiz topraklarına -elleri kolları bombalarla dolu- giriş yapan canlı bombacıların sebep olduğu can kayıpları,vs...vs...vs...diğerlerini saymayacağım bile... Oysa asıl tehlike GELİYORUM demiyor. Sinsice öldürülüyoruz. Hastanelerin ONKOLOJİ bölümlerine gidip bir inceleyin,işte o zaman anlayacaksınız asıl gerçeği... Oysa sizi öldürecek hastalığı tetikleyen, tedavisi zor sürece sokan, bu duruma getiren, sebep olan yine devletin bakanlığı değil midir? Nasıl mı? Bu gıdalar; SAĞLIK BAKANLIĞININ ONAYLADIĞI ve market raflarını süslediği kanser yapıcı gıdalardır. Örneklemek gerekirse; Hıfzısıhha raporlarının sonuçlarını gösterebilirim: E101 Bazı kahvaltılık mısır gevreği türünde bulunur. Önemli, faydalı bir besin. E102 Balık köftesi, füme balık,çeşitli pastalar, şekerlemeler, kek ve şeker süsleri, bazı dondurmalar, kahve için süt-krema tozu, paket hazır çorbalar, jöleler, hazır soslarda bulunur. Özellikle aspirine hassas kişilerde akciğerlerde, burun ve ciltte reaksiyonlar, hiperaktiflik, astım, egzema, alerji ve kaşıntıya sebep olabilir. E104 Limonlu pastalarda bulunur. Alerjik reaksiyon, hiperaktiflik ve aşırı duyarlılığa yol açabilir. E107 Şekerler, soslar, çikolatalarda bulunur. Şüpheli kanserojen olarak değerlendiriliyor. Deneylerde hayvanların böbrekleri etkilendi. E110 Meyveli yoğurtlar, reçeller, salam, pastalar, şekerler, bisküvi çeşitleri, dondurma, jöleler, ketçap, gazozlu içecekler. Şüpheli kanserojen; bazı kişilerde güneş ışığına karşı alerjik reaksiyon yapabilir. E122 Yoğurtlar, reçeller, kırmızı pancar turşusu, pastalar, şekerlemeler, dondurmalar, paket çorbalar, jölelerde bulunur. Etkileri kanser ve aşırı duyarlılık. E123 Böğürtlenli yoğurt, çikolatalı pasta, hazır çorbalar, jöleler, dondurmalar, ketçapta vardır. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık, alerjik kaşıntı. E124 Çilekli yoğurtlar, salam, paket çorbalar, dondurulmuş pizzada bulunur. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık. E127 Karışık meyve, kokteyl konservesi, salam, sosis, pastalar, dondurulmuş pizzada mevcuttur. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık ve tiroid rahatsızlıklarıdır. E128 Sosisler, bazı çikolatalı pasta çeşitlerinde kullanılır. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık. E131 Renkli şekerlemeler, bazı dondurmalar için tercih edilir. Etkileri, kanser, aşırı duyarlılık, sinirsel hastalıklar ayrıca mide bulantısı, düşük tansiyon bildirilmiştir. E132 Jöle şekerler, renkli şekerlemeler, çikolata kaplı bir takım yiyecekler, hazır soslarda kullanılır. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık ve yüksek tansiyon. E133 Konserve bezelye, bisküviler, dondurmalar ve jölelerde yaygın kullanılır. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık, alerjik reaksiyon. E140 Yağlar, bazı sebze turşularında bulunur. Güvenli. E142 Reçeller, konserveler ve çorbalarda bulunur. İngiltere’de yasak. Aşırı duyarılılık yapıyor. E150 Çeşitli konserve ürünleri, hazır et ürünleri, hamburgerler, kek, pasta, bisküvi, şekerleme çeşitleri, çikolatalı ürünler, hazır çorbalar, soslar, soya sosu, bazı viskilerde yer alır. Uzun dönemde kansere yol açabilir. E151 Bazı reçeller, meyveli soslarda kullanılır. Domuzlarda bağırsak kistlerinin oluşmasına sebep oldu. Etkileri aşırı duyarlılık ve sindirim problemleridir. E153 Çikolata kaplı yiyecekler, şekerlemelerde bulunur. Etkisi kanser. Bu maddeyle sıkça temasta bulunan işçilerde deri kanseri gözlendi. E154 Sosisler, şekerlemelerde kullanılır. Bazı ülkelerde yasak. Kanser ve aşırı duyarlılık yapıyor. E160 Margarinler, peynirler, kek, pasta, bisküvi çeşitleri, şekerlemeler, dondurulmuş pizza, paket puding karışımlarında kullanılır. Doğal bitki pigmentlerinden elde edilir. Güvenli. Ayrıca doğal A vitamini kaynağı. Alerjik reaksiyonlara sebep olabilir. E170 Kalsiyum katkılı ve sıkılaştırıcı madde olarak un, şekerlemeler, dondurmalar, vitamin haplarında kullanılır. Doğal mineral. Güvenli. Ancak çoğunlukla doğal gıdasal kalsiyumun yerini almak için yiyeceklere katıldığı için genel gıdasal değerler fakirleşir. E173 Haplar ve bazı şekerlemelerde çok ender kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklanmıştır. Zehirlidir ve aşırı duyarlılığa sebep olabilir. Metal kaynaklıdır. E180 Bazı kaşar peynirlerin dış yüzeylerinde (kabukları) kullanılır. Aşırı duyarlılığa sebep olabilir. (Peynirin yüzeyi ayrılarak tüketilmediği sürece risk azalır.) * Günümüzde gıda sektörü büyük bir tröst halini almıştır. Örneğin hiçbir yayın organında Kola’nın zararlı olduğunu görme ihtimaliniz bile yok. Liste oldukça uzun olduğu için size sadece link adreslerini verip incelemenizi rica edeceğim. Hastanelerde ve dispanserlerimizde ülkemizde ilaç firmaları tarafından halka satışıyla gerçekleşen duruma ne diyelim? Üstelik on sene sonra vücudumuzda hangi hastalıkların mısır patlağı gibi türeyeceğini, neler olacağını bilmediğimiz gelişmelerle, hangi virüslerle boğuşacağımızdan bihaber aşılıyoruz bebelerimizi. Duyduğuma göre tanısı konmuş ama tedavisi olmayan MS hastalığını aşılara ve baz istasyonlarının artışına bağlıyor, tıp. Emperyallerin ve İsrail'den gelen aşı ve ilaçların kontrolsüz bir şekilde tüketilmesi gerçeğine nasıl yanıt vereceğimi bilemiyorum artık... Amerika'da bakanlık yapmış, Almanya doğumlu Yahudi kökenli ABD'li diplomat, Henry Alfred Kissinger,doğru söylemiş de biz gözardı ettik galiba: "...Bir ülkeyi topla, tüfekle, nükleer güçle fethedemezsiniz:Ama gıda ve ilaç terörüyle yok edebilirsiniz." Peki açlık, yoklukla, hastalıkla savaşan, üstüne üstelik agresif politikalarla yönetilen halk ne yapsın bu durumda? 1- Halk bilinçli değil, 2- Hastane tahlil sonuçları sonrasında ÖLÜM kaygısı yaşayan hastalar "denize düşen yılana sarılır," misali hem doktora hem ecza firmalarına korkudan güvenmek zorunda kalıyor... Bütün bu zor anların arasına bir de MÜLTECİLERİ sığdırdık. Maaşlarımızdan bana-bize sormadan cebren paramızın kesilmesi aşırı ruhumu germekte. Zaten izlemediğim TRT elektrik katkı parası her faturamıza yansımasına KDV oldu. Son olarak şimdi de ÇOCUK TECAVÜZLERİ geldi yüreklerimizi hasta edecek derecede baş sıraya oturdu... - Saçını , serçe parmağını kınalayıp asker ocağına yolladık: "Vatan Sağ olsun" dedik karşılığında evlat verdik. Peki VATAN bir anaya/babaya ne verdi? - Ağzı süt kokan evladımız ilim-irfan öğrensin diye DEVLETE teslim ettik: Körpe bedenlerini ve ruhlarını hasarlı geri aldık. Peki, DEVLET yaşarken ölmüş o minicik yavrulara, göz yumduğu vakfın incittiği, kirlettiği milyonlarca ruhlara karşılığında ne verecek? Onur ve can ancak Allah'a son nefeste verilirmiş. O yavruların ne suçu vardı? Bilinen 34 dernek çocukları kirleten vakfı korumak adına girişimlerde bulunmuşlar bile. Ya Çağdaş Yaşama Dernekleri hallaç pamuğu gibi tarumar edilip, 35 bin çocuğun bursları hiçe sayılırken, üstelik kanser tedavisi gören Türkan Hocamızı hastaneden apar topar alınıp, günlerce sorguda tutukluyken hangi dernekler sokaklara dökülmüşlerdi? Anımsadığım kadarıyla, HİÇ...Sadece bir avuç korka korka gelen halk...Onlar da orantısız güçlerden sakınıp dağıldılar... Hadi cennet vaadiyle Hurileri-Gılmanları sunarak kandırılan halkın uyutulduğuna bir şey diyemeyeceğim de...Ama evlatlarının namuslarını kirleten din hocalarına karşı tepkisizliğine anlam veremiyorum. Ya benim yüreğim kaldırmıyor. İçim hiç almıyor. 2009 senesinden beri tedavi görüyorum: boşuna mı kanser oldum ben? Ülkemin durumuna üzülmekten yorgun düşen aklıma çelme atan bir soruyu sordum: BEN YAŞARKEN ÖLMÜŞÜM DE HABERİM Mİ YOKMUŞ? Haberleri sıkı takip etmiş, 2 sene önce hakka yürümüş, cennette olduğuna inandığım, ışıklar içinde uyusun; Rahmetli anneme soruyorum: YOKSA ÖLDÜM DE CEHENNEMDE Mİ YAŞIYORUM ANNE?" Emine PİŞİREN Dip Not: Yazıma esin olan kaynak adresler. https://19kkanser.wordpress.com/hifzissihha-raporundan- alinmis-tehlikeli-katki-maddeleri/ http://www.ihvanlar.net/2015/01/11/cocuk-asilarina-dikkat- butun-dunyanin-basi-dertte/
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Emine Pişiren, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |