..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Şiir, seçmek ve gizlemek sanatıdır. -Chateaubriand
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Toplum ve Birey > Hakan Yozcu




4 Aralık 2015
yarın Ne Olacağını Kim Biliyor?  
Hakan Yozcu
Önemli olan insanın ne olduğunu ve nereden geldiğini bilmesi. Nankör olmaması… Unutmamalı ki dağın zirvesine ulaşmak için eteklerden yukarı doğru yürümek ve tırmanmak gerek. Eğer bunu başaramazsan zirveye ulaşamazsın. Zirveye ulaşmak da önemli değil. Önemli olan orada nasıl kalabileceğini ve ne yapacağını bilmendir. Bunu bilmediğin an, aşağıya düşmek çok da zor değil…


:ACDH:

     Yaşam dediğiniz şey su gibidir. Akıp gider. Zaman geçmiyor diye düşünürsünüz ama bir de bakıverirsiniz ki zaman gelip geçivermiş…
     İnsan, yaşamı boyuna mücadele eder. Çabalar, uğraşır, didinir… Amaç, hep iyi bir yaşam sürmektir.
     Kimileri çamur içinde boğulur, kimileri bal içinde yoğrulur. Kimileri zengindir, kimileri ekmek bulamaz… Eve bir ekmek götürebilmek için yapmadığı iş kalmaz insanın… Sırtından tonlarca yükler geçer…
     Oysa kimileri de şanslıdır… Elini ılık sudan çıkarıp soğuk suya sokmaz… Babadan kaldığı mirasla gününü gün eder…
     Önemli olan zenginlik değildir. İnsanın ne olduğunu, nereden geldiğini bilmesidir. Yaşadığı hayata nankör olmamasıdır.
     Yaşam, bizler için bir sınama alanıdır adeta… Kader sınar bizi… Bazen, elimizden tutar bataklıktan çıkarır bizi. Bazen de çok zenginken, sırtımızı yere vuruverir… Mal, mülk, para, pul gidiverir elden.
     Dünyada her şey olabilirsiniz. Zengin de, fakir de olabilirsiniz. Bir ülkenin en üst makamında da olabilirsiniz… Padişah da olabilirsiniz, Cumhurbaşkanı da…
     Bu Dünya ne şahlar, ne padişahlar, ne sultanlar, ne alimler, ne zenginler gördü… Taht sahibi, mal sahibi, mülk sahibi gördü…
     Bu gün baktığınızda hiçbirini göremiyorsunuz. Kimi yaşlanmış, kimi hasta, kimi de mezarda…
     Önemli olan insanın ne olduğunu ve nereden geldiğini bilmesi. Nankör olmaması… Unutmamalı ki dağın zirvesine ulaşmak için eteklerden yukarı doğru yürümek ve tırmanmak gerek. Eğer bunu başaramazsan zirveye ulaşamazsın. Zirveye ulaşmak da önemli değil. Önemli olan orada nasıl kalabileceğini ve ne yapacağını bilmendir. Bunu bilmediğin an, aşağıya düşmek çok da zor değil…
     İnsan yeter ki geldiği yeri ve hangi zorluklarla zirveye ulaştığını unutmasın.
     İşte bu konuyla ilgili güzel bir hikaye. Bu hikâyeyi bir TV programında ünlü basketbolcunun kendisi anlatmıştır:
“Ünlü Basketbolcu Hidayet Türkoğlu, eşiyle birlikte Eminönü’nde geziyordu. Önce akvaryumcuları dolaştılar. Kapalıçarşı, Yerebatan Sarnıcı, Ayasofya, Sultanahmet, Topkapı Sarayı, Gülhane Parkı, derken Yeni Camii'nin önüne kadar geldiler. Orada
bağıra bağıra simit satan bir çocuk vardı. Basketbolcu birden durakladı...
Sonra simitçiye yaklaştı:
- Simidin kaça koç ?
- 1 lira abi. Çıtır çıtır....
- Tezgahta kaç simit var ?
- 70 - 80 tane var herhalde...
- Hepsini alsam ne tutar ?
- 70 veya 80 lira.
- Al sana 100 lira..
Farz et ki hepsini aldım...
-Sağ ol abi... Sağ ol...
Basketbolcu 2 tane 50 Lira çıkartıp simitçinin önüne bıraktı. Eşi şaşkındı. Üç beş adım yürümüşlerdi ki eşine yaklaşıp fısıldadı.
- Hidayet, sen deli misin?
- Yooo...
- Peki, yemediğimiz simitlerin parasını niye verdin ?
- Boş ver, sorma.
- Diyelim ki soruyorum. Hem de ısrarla soruyorum.
- Öyleyse söyleyeyim.
- Lütfedersiniz beyefendi.
- Tablanın kenarı dikkatini çekti mi?
- Hayır.
- Baksan görecektin. Tahtaya bir isim kazınmıştı.
- Nasıl bir isim?
- Hidayet!
- Yoksa?
- Evet...
O tezgâh eskiden benimdi.”
İnsan, yarın ne olacağını, yarının kendisine neler getireceğini bilmez. Yarın sizin için çok iyi de olabilir, çok kötü de…
İyilik dolu günler sizlerin olsun…
Ne olduğunuzu ve nerden geldiğinizi asla unutmayınız…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum ve birey kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bet Ofisleri ve Gece Kulüpleri Gerçeği
Cezaevine Gündoğdu
Çocuktan Gelin Olmaz
Bir Babanın Evlatlarına Son Dersi
Hayata Nasıl Bakıyorsunuz?
Gençler Neden Boşluğa Düşüyor?
Mutluluğun Fiyatı Var mı?
Burası Dağbaşı mı?

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sessizliğin Hikayesi Üzrine
Bir Bahar Bekliyorum Üzerine
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
İnciraltı Şairleri
Her Şey Gülüşünde Saklı
Denizli Türk Dünyası Şairleri Buluşmasının Ardından
Cevahir Caşgir’den "100süz Şiirlerim"
Orhan Pamk'un "Kar" Romanı
Boyacı’ya Büyük İlgi

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
El Eder [Şiir]
Kara Güzel [Şiir]
Vakit Gelince [Şiir]
Gönlümün Tacısın Yar [Şiir]
Acı Ektim [Şiir]
Hayallerim [Şiir]
Nerdesin? [Şiir]
Kurban Olurum [Şiir]
Yüreğimde İhtilal Var [Şiir]
Hayat Seni Çözemedim [Şiir]


Hakan Yozcu kimdir?

1964 doğumluyum. Kuzey Kıbrıs'ta yaşıyorum. 1988 Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldum. 20 yıl çeşitli okullarda edebiyat öğretmenliği yaptım. Uzun yıllar Yenivolkan ve Güneş Gazetelerinde köşe yazarlığı yaptım. Şu an Habearkıbrıslı ve Güncelmersin Gazetelerinde yazıyorum. Birçok internet gazete ve sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Şiir, öykü ve tiyatro oyunları yazıyorum. Bu alanlarda çeşitli ödüllerim var. Kendime ait basılmış "Güzel Bir Dünya" ve "Mesela Başka" isimli iki adet öykü kitabım var. 7 tane tiyatro oyunum var. 6 yıl Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevinde bulundum. Halen Başbakan Yardımcılığı Ekonomi, Turizm, Kültür Ve Spor Bakanlığı'na bağlı Müşavirim.

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Hakan Yozcu, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.