Hayata nasıl bakarsanız hayat da size öyle bakar. Mutlulukla bakarsanız, yaşamınız boyunca hep mutlu olursunuz…
     Karamsar bir gözle bakarsanız emin olunuz ki yaşadığınız sürece olumsuz bir hayat sürersiniz.
     Bu nedenle hep iyimser, olumlu, neşeli ve mutluluklar içinde olmalısınız.
     Yepyeni bir eve taşındınız. Her şey sıfır. Mobilyalar ambalajdan henüz çıkmış. Duvarların boyası öyle canlı duruyor ki “Her şeyi bırak beni izle” diyor. Kendinizi alamıyorsunuz evinize bakmaktan…
     Bir gün ansızın duvarların çizili olduğunu görüyorsunuz. Küçücük çocuğunu almış pastel boyaları eline ressamlığa soyunmuş. Bütün duvarları neredeyse boydan boya çizmiş rengarenk kalem boyalarla…
     Ne yapacaksınız? Kıyamet mi koparacaksınız? Çocuğa mı kızacaksınız? Hayır. Sadece bakıp gülümseyeceksiniz. Çünkü bunu yapan sizin canınız. Olsun diyeceksiniz. Hoşgörüyle bakacaksınız. Hem kim bilir ileride belki de dünyanın en iyi ressamı yapmıştır bunu…
     Yepyeni halı aldınız. Kutusundan çıkarıp yere serdiniz. Üzerine basmaya dahi kıyamıyorsunuz. Biraz sonra eşiniz elindeki çay dolu bardağı, sakarlığından halıya döküverdi. Off! Canınız gitti değil mi?
     Hayır. Gitmesin. Rahat olacaksınız. Halı o an için kirlendi diye eşinizle kötü olmaya gerek yok. Hem o da ne kadar üzülecektir kim bilir? Kendini ne kadar suçlayacaktır? En iyisi üzerinde fazla durmamak. Küçük bir “Canın sağ olsun” ile hayatınız bakın nasıl farklı olacak…
     Okulun son günü, çocuğunuz karnesini alıp getirdi. Mübarek karne de lale tarlası. Spor toto gibi hep 1ve 2 ile dolu. Ne yapacaksınız? Bağırıp, çağıracak, dövecek misiniz? Hayır…
     Burada da gayet sakin, hoş görülü ve içten olacaksınız. Çocuğunuza kızmaktansa ona “Karnendeki notlar pek iç açıcı değil. Ben, senin kapasitenin bu olmadığını, çalışkan biri olduğunu, ikinci dönem daha fazla çalışıp bunları telafi edeceğini biliyorum. Sana güveniyorum” demeniz, belki de çocuğunuzun geleceğine bir yön verecektir. O da yaptığı hatayı anlayacak, kendisine hala güveniliyor olmasından dolayı sizlere mahcup olmamak için çalışacak ve karnesindeki notları düzeltecektir.
     Konuyla ilgili son bir örnek:
Kadın sabah kalkmış, aynaya bakmış ve kafasında yalnız üç tel saç görmüş…
“Hımm…” demiş… “Galiba bugün saçımı örgü yapacağım…” Öyle de yapmış, günü de harika geçmiş…
      Ertesi gün kalkmış, aynaya bakmış… Kafasında iki tel saç kalmış…
“Hımm…” demiş. “Bugün saçımı ikiye ayıracağım…” dediğini de yapmış, harika bir gün geçirmiş…
      Bir ertesi yine kalkmış ve aynaya bakmış. Kafasında tek tel saç var.
“Tamam, tamam…” demiş… “Artık bugün atkuyruğu yaparım…” Öyle de yapmış ve çok çok güzel bir gün geçirmiş…
      Daha bir ertesi, aynaya baktığında, kafasında bir tek tel bile kalmamış…
“Waaoooow” diye bağırmış… “Bugün saç derdim yok…”
Bakış açısı her şeydir…
Hayat, fırtınanın geçmesini beklemek değildir ki…
Yağmurda da yürüyebilmeyi becerebilmektir!
İşler istediğiniz gibi gitmiyorsa bakış açınızı değiştirin.
Hayata olumlu ve isteyerek bakın.
İşte o zaman hayat, size gülümseyecektir…