..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Gençliğinde müzik öğrenen, felsefeyi daha iyi anlar. -Platon
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > İnceleme > Türkiye > Hakan Yozcu




4 Mart 2015
Tarihimizin Mirası Şehir  
Hakan Yozcu
Şehre girince bir Türk şehri olduğu hemen göze çarpıyor. Tarih her taraftan fışkırıyor Bursa'da. Hanlar, hamamlar, konaklar hep tarihin yadigarları olarak göze çarpıyor. Burada Osmanlı Türkü mimarisinin en güzel örneklerini görüyorsunuz.


:AJEC:

Yalova'dan çıktıktan sonra, yaklaşık 45 dakika sonra Bursa'ya ulaşıyorsunuz.
Bursa tarihimizde çok önemli bir yere sahip şehrimiz. Bizlere Osmanlı yadigarı. Geçmişte olduğu gibi günümüzde de önemli bir şehir. Biliyorsunuz tarihi İpek Yolu Bursa'dan da geçmekteydi.
Bursa'nın ilk girişinde geniş alanlara kurulmuş fabrikaları görünce kendinizi Avrupa'nın büyük kentlerinden birinde sanıyorsunuz. Modern ve büyük bir şehir. Nüfusu daha şimdiden bir buçuk milyonun üzerinde.
Uzaktan şehir, dağlara doğru tırmanıyor. Şehrin topraklarının yüzde otuz beşi dağlarla kaplı. Her taraf yemyeşil. Şehri adeta ağaçlar istila etmiş.
Daha şehre varmadan sizi İznik gölü karşılıyor. Size yol gösteriyor. Su, şehre hayat veriyor.
Şehre girince bir Türk şehri olduğu hemen göze çarpıyor. Tarih her taraftan fışkırıyor Bursa'da. Hanlar, hamamlar, konaklar hep tarihin yadigarları olarak göze çarpıyor. Burada Osmanlı Türkü mimarisinin en güzel örneklerini görüyorsunuz.
Ulu Camii bunların en meşhuru. Görkemli baş yapıtlardan biri.
Bursa'ya girerseniz her tarafın çarşı olduğunu görürsünüz. Sağlı sollu çarşılar. Kapalı çarşılar. Hepsi de tarihten miras kalmış. Kalabalık başınızı döndürür.
Metrodan çıkıyoruz. Şehreküstü son durak. Bursa'nın merkezlerinden sayılıyor. Bir kaç adım yürüyecek olursanız çarşılara ulaşırsınız. Fevzi Çakmak Caddesinden yukarıya gidin, Bursa Ulu Camii karşınıza çıkar. Kalabalığın içinden yüzercesine buraya gelirsiniz.
Camii, 1399 yılında Yıldırım Bayezit tarafından yaptırılmış.Dört duvarla dikdörtgen biçiminde yapılmış.
İçine girdiğinizde sizi havuz biçiminde onaltı köşeli bir şadırvan karşılar. Kare biçiminde yan yana ikişerli sekiz sütun bulunuyor. Camiinin en tepesinde dev bir kubbe. Buradan içeriye ışık giriyor. İçerisi çeşitli kısımlara ayrılmış. Her kesimden insan ibadet ediyor burada. Adeta insanlar arasında ayrım yapılmadığının en güzel örneği sunuluyor. Kimsenin kimseye üstünlüğü yok. Duvarlar çeşitli süslerle kaplı. Büyük arapça yazılarla doldurulmuş.
Camiiden çıkıyoruz. Çarşılardan geçerek Kozahan'a ulaşıyoruz. Burası Ulucami ile Orhangazi camii arasında kalıyor. 1491 yılında Sultan Bayazıt tarafından, İstanbul'daki camii ve medreselere gelir getirmek amacıyla yaptırılmış.
İki katlı. Üst kat 50, alt kat 45 odalı. Ortada mescit var. Sekiz cepheli köşelerde ve ortak bir ayak üzerine kurulmuş. Alt tarafı havuz biçiminde bir şadırvan.
Kozahan'da sükunet, huzur ve tarih var. Avlusu ağaçlar içinde. Şu anda kafeteryalar ve alış veriş merkezleri ile dolu. İnsanlar, burada dinlenme ve serinleme fırsatı buluyor.
Çayımızı içip, simitimizi yedikten sonra kalkıyoruz. Heykel'e doğru yürümeye başlıyoruz. Burası Bursa'nın tam merkezi. Buraya Heykel denmesinin sebebi Atatürk'ün bir at üzerinde heykelinin bulunması.
Tam karşıda, tarihi Bursa Ahmet Vefik Paşa tiyatrosu bulunuyor.
Biliyorsunuz, Ahmet Vefik Paşa Tanzimat Döneminin ünlü yazarlarından biri. O da Bursalı. Yazdığı tiyatro eserleri ve tercümeleriyle Türk edebiyatına büyük hizmetler vermiş bir sanatçı. Onun adı burada böyle yaşatılıyor.
Yürüyerek, Yeşil Türbe'ye doğru gidiyoruz.
Burası da 1414-1421 yılında Çelebi Sultan Mehmet tarafından Mimar Hacı İvaz Paşa'ya yaptırılmış.
Sekiz planlı türbenin üzerinde sivri bir kubbesi var. Türbenin içi dışı çinilerle kaplı.
Türbe restorasyon nedeniyle ziyarete geçici olarak kapatılmış. Bahçesi selvi ağaçları ve çınar ağaçları ile dolu.
Bursa'da dikkatimizi çeken en büyük özelliklerden biri de çınar ağaçlarının çokluğu olmasıydı. Gerçekten büyük ve güzel bir şehir Bursa.
Bakımlı, temiz, yeşil bir şehir. Tabiri caiz ise tam bir Avrupalı. Tarih ile medeniyet iç içe.
Görmenizi mutlaka isterim. Anlatmaya devam edeceğim...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın türkiye kümesinde bulunan diğer yazıları...
6. Türkoloji Buluşması
bir Güneşin Yeniden Doğduğu Yer: Samsun
Ara Çayhaneler
İki VIzdan, Bir Bizden
Bir Uzungöl Hatırası
Çay ve Şenlikler Diyarı Rize
dışarıda Deli Dalgalar: Sinop
Maçka Yolları Artık Taşlı Değil
Trabzon’da Bir Gün
Cennet ve Cehennem

Yazarın İnceleme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
"Gün Olur Asra Bedel" Üzerine Bir İnceleme
Bir Şiir Emekçisi: İhsan Tevfik Kırca
Yozcuların Kökeni ve Çangaza Köyü
yaşar Kemal’in Ölüm Yıldönümü Münasebetiyle
Çeşitli Yönleriyle Prof. Dr. Erhan Arıklı
Öykü Tiyatro ve Sanat Üzerine
Benim Gözümden "Tutunamayanlar"
"48 Saat" Üzerine
Çakırcalı Efe Üzerine
Âşık Osman Akçay İle Tanıştık

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Vakit Gelince [Şiir]
Kara Güzel [Şiir]
Hayallerim [Şiir]
Gönlümün Tacısın Yar [Şiir]
Kurban Olurum [Şiir]
Acı Ektim [Şiir]
Nerdesin? [Şiir]
Yüreğimde İhtilal Var [Şiir]
Hayat Seni Çözemedim [Şiir]
Helallik İstiyorum [Şiir]


Hakan Yozcu kimdir?

1964 doğumluyum. Kuzey Kıbrıs'ta yaşıyorum. 1988 Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldum. 20 yıl çeşitli okullarda edebiyat öğretmenliği yaptım. Uzun yıllar Yenivolkan ve Güneş Gazetelerinde köşe yazarlığı yaptım. Şu an Habearkıbrıslı ve Güncelmersin Gazetelerinde yazıyorum. Birçok internet gazete ve sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Şiir, öykü ve tiyatro oyunları yazıyorum. Bu alanlarda çeşitli ödüllerim var. Kendime ait basılmış "Güzel Bir Dünya" ve "Mesela Başka" isimli iki adet öykü kitabım var. 7 tane tiyatro oyunum var. 6 yıl Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevinde bulundum. Halen Başbakan Yardımcılığı Ekonomi, Turizm, Kültür Ve Spor Bakanlığı'na bağlı Müşavirim.

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.