..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yalnızlık güzel birşey, ama birilerinin yanınıza gelip yalnızlığın güzel birşey olduğunu söylemesi gerekir. -Balzac
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Yazarlar ve Yapıtlar > kemal düz




23 Ocak 2015
İskenderun'da Bir Orhan Veli Varmış  
kemal düz
antakyaya yağmur yağıyor sicim sicim ben üşüyorum ağaçlar üşüyor, kuşlar üşüyor, caddeler ayakkabım kıravatım şapkam üşüyorum sokaklar saçaklar evler sokaklar saçaklar evler hep birlikte üşüyoruz.


:AEAA:
İSKENDERUN'DA BİR ORHAN VELİ YAŞAMIŞ

Fakir Baykurt'un hangi kitabında okumuştum. Hatırlayamıyorum. Bir köyde yoksul bir aile sabah akşam taşlı bir tarladan taş topluyorlar. Tarlanın her tarafı taş. Topla topla bitmiyor. Sonunda başarıyorlar. Orayı ekilecek duruma getiriyorlar. İnsanın doğa ile mücadelesi sürüp gider çağlar boyunca. İnsan bu, değiştirmek istiyor, üretmek istiyor.
Abdullah Öztürk'le zaman zaman telefon sohbetlerimiz olur; edebiyattan sanattan, daha çok İskenderun'dan. O İzmir'de, ben İstanbul'da. İskenderun'da iken sohbetlerimiz olurdu. Artık bunlar mümkün olmuyor. Savrulduk, savrulduk.. yalnız kaldık..
Son konuşmamızda Mahmut Kuru'yu anlattı bana, o anlattı ben duygulandım. Neden haberim olmadı, diye kendime kızdım, kederlendim. Oysa Mahmut Kuru'yu duymuş olmam lazımdı. Yaşarken ne çok şeyi ıskalıyoruz. Sonra, kütüphanemi karıştırdım. Kitaplarımın arasında Mahmut Kuru'nun kitabı çıktı. Çocuklar gibi sevindim. 1957 yılında 80 sayfalık, Varlık Yayınları'ndan çıkan şiir kitabını elime aldım, başladım okumaya. Çok beğendim, harikaydı. Hatay'la ilgili İskenderun'la ilgili şiirler de vardı.
İşte bu şiir kitabını elime alınca kurşuni renkteki kapağında “Taşlı Tarla” yazıyordu ve bu kitap aldı, götürdü Fakir Baykurt'un ortaokul yıllarında okuduğum kitabına. Edebiyat budur işte, sizi ya alır bir tarafa sürükler veya sarar sarmalar kendine hapseder.
İskenderun güzel şehir yaşanılası şehir peki hafızasına ne oldu, neden sahip çıkmaz böyle değerlerine. Bugün bir Ali Göçmen bir Sadullah Çağlar gibi nice abiler ablalar yazıyorlar, çiziyorlar kültür hayatımıza çentik atıyorlar. Nerde kadir kıymet... İyi ki Ses Gazetesi varda bunları yazabiliyoruz. Ben burada Hatay'ın Orhan Velisi Mahmut Kuru'nun, Taşlı Tarla'sından; taş değil de sözcük toplamaya başlıyorum müsadenizle. Sonra da Abdullah Öztürk'ün izniyle Facebook'da paylaştığı yazıyı aktaracağım:

Singerde dikiş diker Fatma'nın kızı
Fatma'nımın oğlu Payas'da şoför
Kocası Manav köprübaşında
Fatma'nım çırçıra gider geceleri
Gülnaz hanımla
......
Dün akşam seni düşündüm
Gözlerim ağlamaklı
Fakir soframın başında yanakların öylesine kızarmış
Öyle güzel di ki saçların
Öpmek geçti içimden
............
Ama bu benim memleketim
Doğup büyüdüğüm topraklar
Bir ucu arşın arşın Halep toprağını döver
Bir ucu metre metre Seyhan ovasını
Adına HATAY demiş Mustafa kemalim
...........
Antakyaya yağmur yağıyor sicim sicim
Ben üşüyorum
Ağaçlar üşüyor, kuşlar üşüyor, caddeler
Ayakkabım kıravatım şapkam üşüyorumsokaklar saçaklar evler
Sokaklar saçaklar evler
Hep birlikte üşüyoruz.
..........

Tanırsın Antakya şehrini
Tanırsın esmerim
İnsanları öylesine çılgın
Öylesinr sevdalı değil
..........
Hatayda bahar
Sıcak bir emek gibi tatlı
Sıcak bir emek kadar
Kitabın sonunda Mahmut Kuru kendini anlatmış:
Yaradan fakir yaratmış
Gelenler fakir beni bu dünyada
Eskiler de bilir fakir olduğumu
Hele dostlarım
İç yüzüme kadar
Abdullah Öztürk'ün kaleminden; Mahmut Kuru: 23 Ekim 1955’te doğan ve 8 ay yaşayan oğlu Mustafa’yı kaybetmenin acısı ile yazdığı MUSTAFA şiirinden 1928 doğumlu olduğunu anlıyoruz.Antakya’lıdır.İskendern’da TEK(Türkiye Elektrik Kurumu)te uzun yıllar büro memurluğu yapıp,emekli olmuştur.Garip kuşağı şairlerinden olup garibimin ne yıl öldüğünü bile duymadım.Sonradan ortak arkadaşım Doğan Vural’dan öğrendiğime göre bütün şiirleri,kütüphanesi hele hele o fotoğrafarı,kızı ve damadı tarafından ölümünden sonra üç paraya bit pazarında satılır.Böylelikle,””eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı””sözü ilk kez hayatta karşılık bulur ve bit pazarına nur yağar.Mahmut Kuru,şair olduğu kadar ünlü bir fotoğraf sanatçısı idi.Sakladığı 1960’lı yılların bir Tercüman Gazetesinde ki Ratip Tahir Burak adlı bir yazarın yazısında o’nun için”” objektifi ile şiir yazan sanatçı”” nitelemesini yaptığını hiç unutmam.!970’li yıllarda Mahmut Kuru’nun şiirlerini kendi sesinden dinler,edebiyat ve edebiyatçılarla ilgili aktarımlarını dinler ve İskenderun,Antakya ya da doğa temalı fotoğraflarını hayran hayran incelerdim.
Şair Süleyman Okay’ın yakın arkadaşlarındandır.Ne yazık ki Mahmut Kuru hakkında herhangi bir kaynak bulmak mümkün olamadı.Kasım 1957’de Varlık Yayınevi'nden "Taşlı Tarla" adında bir şiir kitabının yayınlandığını biliyorum.Ayrıca nerden sağladığımı hatırlayamadığım kitap fotokopisi bende bulunmaktadır.
Bu kitaptan bir Mahmut Kuru şiiri aktarayım.
YAŞAMAK ÜZERİNE
Dalları düşünsem
Serçeler tedirgin olur
Suları düşünsem,balıklar.
Köstebekler toprakta gelişir,büyür
Ayrık otları
Hardallar
Bizde büyürüz. 
Bizimle birlik
Ter damlaları da büyür
Ağzımızda lokmalar,
Tırnağımızın dibinde ölüm
Bir parmak ötemizde yaşamak
Çocuklar okulda
Karım evde
Dairede ben büyürüm
Ayaklarımız cadde cade
Sokak Sokak
1956



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yazarlar ve yapıtlar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Küçük Prens Aramızda
Üstad'ından İlm-i Sima Rehberi

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İskenderun'da Kitapçı Olmak
Yunus Peygamber Sütunu
Bir Yeşilçam Emekçisi: Cem Erman
Şeyh Sait İsyanı: İrticai ve Bölücü Bir Ayaklanma
Diriller Yoksa Driller mi?
İskenderun'da Sosyal Aktiviteler
Cem Erman Ayhan Işık'ı Anlatıyor
Bayır Bucak Türkleri
Perşembe Yaylası'nda Günlük Yaşam ve Oba Kültürü
ve Keşif Sona Erdi...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Nevruz Uğur [Şiir]
Aybastılı Şair İzzet Haznedar [Şiir]
Münzevi Bir Osmanlı [Şiir]
Çukurova'nın İki Yiğit Sesi: [Şiir]
[Şiir]
Şiirin Hatayı [Şiir]
Düşüyorum Tut Elimden - Selma Sayar [Öykü]
Bir Öykücümüzden Bir Öykümüz Var [Öykü]
Aybastılı Bir Feylesof: Refik Güley [Roman]
Anılarda İskenderun: Cem Erman ve Hikayet-i Zeki Müren [Deneme]


kemal düz kimdir?

edebiyat sanat, tarih, kültür ve folklora karşı ilgim var. yerel bir gazetede kültür sanat yazıları yazıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
engin geçtan, edip cansever, tevfik fikret v.b.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © kemal düz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.