Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür / Ve bir orman gibi kardeşçesine... |
|
||||||||||
|
Sosyal medya insanların birbirini aldatması ve yalan söylemesi üzerine kurulu. İnsanların inanmadığı şeyleri paylaşması kadar garip bir olay nadir bulunur. Sosyal Medya herkesin kulağa hoş geliyor diye, doğru dürüst okumadan yayınlandığı sözlere ihanetin alanı haline geldi. İnsanlar sırf hoş ve şirin görünmek adına sosyal medyayı kendine maske yapıyor. Bu maskeyle insanlar yüzü kızarmadan birbirini kandırıyor, farklı görünme gayreti içine giriyorlar. Sosyal medyanın bir parçası olan Facebook, güzel sözlerin cirit attığı bir mekan. Edebiyatçıların, filozofların, şairlerin ve daha nice düşünürün emek vererek ürettiği derin anlamlar içeren sözler, değersizleştiriliyor. İnsanların düşünmeden hatta doğru dürüst okumadığı özlü sözleri kes yapıştırarak ve kaynak belirtmeden, insanlar sözleri sanki kendileri düşünerek üretmiş havası veriyorlar. Yüzleri kızarmayan bu hırsızların yüzünden mana önemi yitirmeye başladı. Facebook, sadece düşünceyi değersizleştirmedi, din kavramanı ve iman olgusunu da değersizleştiriyor. Dinle ilgisi olmayan, kişilik problemi olanlar, küfürbazlar, üç kağıtçılar, dolandırıcılar, hırsızlar, dolandırıcılar, iki yüzlüler, sapıklar ve daha nice insan sürekli dine dair paylaşımlar yaparak, gerçek yüzlerini gizliyorlar. Böylece insanlara şirin, iyi ve dindar görünmeye çalışarak, insanların dini duygularını sömürüyorlar ya da kendi çıkarları için kullanmaktadırlar. Yakında tanığınız bir insan, Facebook dünyasında bambaşka bir insanmış gibi görünüyor. Sonra iyi ki bunu tanıyorum yoksa evliya sanacağım diye kendi kendinize mırıldanırsınız. Dindardan nefret edenlerin, çağdaş Müslüman adı altında, dine adına fetva vermeleri, dini bilmeyenlerin alim gibi görünmeleri Facebook dinin üzerinden ne kadar rant döndüğünü görüyor ve üzülüyorsunuz. Dinle alakası olmayan, dini yaşamakta uzak olan hatta yeri geldiğinde din düşmanlığı yapanların sadece sanal ortamda dindar görünmeleri ve dini paylaşımlar yapması sanal bir Müslümanlık ya da FACEBOOK DİNDARLIĞI türedi mi diye kendimize soramadan edemiyoruz. Facebook, herkesi bilgili ve akıllı yaptı. Herkes cahilliğinin üzerini örtüyor. Cehaletin bu kadar ters yüz edildiği bir dönem olmamıştır. Bu dönem, bilgiye ve dine ihanetin çok bariz yapıldığı bir hal aldı. İnsan, sosyal medya yüzünden dürüst görünerek, kirli yüzlerini temiz bir hale dönüştürüyorlar. Kirli beyinler ve kirli kişiliklerin, kendini paklama alanı olan Facebook’a dikkat etmeli. Çünkü Facebook, sanal kişilikler üretiyor. Bu tehlikeli bir hal almaya başladı. Korkunç bir döneme doğru yol alıyoruz. Dinin, sömürüldüğü ve suiistimal edildiği Facebook paylaşımlara dikkat etmeli ve bunun yarattığı tehlikeyi göz ardı edilmemelidir. Buna dur demeli, hayat gerçekliği olmayan paylaşımların önüne geçilmeli ki değerler, değersizleştirilmesin. Osman Tatlı osmantatli@gmail.com www.osmantatli.com.tr
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © osman tatlı, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |