..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşama karşı sımsıcak bir sevgi besliyorum... -Dostoyevski
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Halk Öyküleri > Mudi Beya




15 Nisan 2013
Günlük:  
Kabağın Hakkı

Mudi Beya


Kimi becerikli kadınlarımız dışında, dolması, kızartması, musakkası ve tatlısı dışında yemeği pek yapılmayan kabaktan bakın ne kadar yemek üretilebiliyor? callama kabak, pekmezli kabak, yarmalı kabak, sütlü kabak, erikli kabak, yoğurtlu kabak, derken; çintmesi, sebzelisi, oturtması, cevizlemesi, kalyesi, üzümlüsü, bayıldısı, mücveri, pidesi, babucakisi, çorbası, granitesi, grateni, omleti, keki, bastısı ve köftesi gibi onlarca yemek yapılabilmekte kabak denilen zevattan…Bununla da kalmıyor, çiçeğinden de dolma yapılabiliyor…


:AEAF:
Kabak deyip geçmeyin… Ben duymadım! Duyanımız var mı bilmem; herhangi bir doktorun, herhangi bir hastaya, “ Aman ha! Kabaktan uzak dur dediğini? “
Kavun, karpuz, salatalık ve acur gibi mevsiminde soframızdan eksik etmediğimiz sevimli aileye adını veren ( kabakgiller) kabağın hakkının verilmediğine inandığım için hakkında yazma gereği duydum. Helvacı kabağı, sakızkabağı, balkabağı ve kestane kabağı gibi türleri olan kabak yeniden keşfedilmeyi bekliyor!...
Şimdilerde Allahın hakkı üçtür diye en çok dolması, kızartması ve musakkası bilinir genel olarak…Olmadı, bir de tatlısını sayarak dörtleyelim… Böylelikle kabağa büyük haksızlık yapılır; haksızlık yapılmakla kalınmaz “ kabak tadında “ ve ya “ kabak tadı verdi “ diye yinelendikçe usandıran tavır ve davranışlar için de kullanırız…Arada sırada soframızda kabak yer aldığında, “ gene mi kabak “ der gibi bakıldığı da olur.
Kimi becerikli kadınlarımız dışında, dolması, kızartması, musakkası ve tatlısı dışında yemeği pek yapılmayan kabaktan bakın ne kadar yemek üretilebiliyor? callama kabak, pekmezli kabak, yarmalı kabak, sütlü kabak, erikli kabak, yoğurtlu kabak, derken; çintmesi, sebzelisi, oturtması, cevizlemesi, kalyesi, üzümlüsü, bayıldısı, mücveri, pidesi, babucakisi, çorbası, granitesi, grateni, omleti, keki, bastısı ve köftesi gibi onlarca yemek yapılabilmekte kabak denilen zevattan…Bununla da kalmıyor, çiçeğinden de dolma yapılabiliyor…
İlk başta saydığımız kabak yemeklerinden callama, pekmezli, yarmalı, sütlü ve erikli kabak yemekleri şimdi unutulan yemeklerdendir… Bazı yörelerde balkabağından sütlü kabak yapılıyor, yapılmasına… Ama, buna şeker de konduğundan daha çok tatlı türüne girer. Bizim sözünü ettiğimiz sütlü kabak, balkabağından yapılanı değil… Bu unutulan yemeklerden callama, yarmalı, sütlü ve yoğurtlu olanları evde pişeren diğerleri; pekmezli ve erikli olanları düğün, mevlit gibi bir toplu yemelklerde, diğer yemeklerin arasında yer alırdı… İçin için mırın kırın ederek çok azı yenirken, çoğu da çöpe giderdi. Günümüzde düğün, mevlüt gibi bir araya gelinen günler için etli ekmek, çeyrek limon, bir iki dal maydanoz ve plastik bir bardakta ayranla iş bitiyor.
Genel olarak soframızda arka sıralarda yer verdiğimiz kabağı seven de öylesine severmiş ki, kabak dendi mi aklı başından gidermiş meğer. Bunlardan birisi, bir düğün sırasında ortaya çıkmış. Hem de kabaksever damatmış; bakalım neler olmuş::
Tevatüre göre, türlü yemeklerin yapılarak konuklara sunulduğu bir düğünde damada kabak yemeği yedirilmemiş… Aksilik bu ya! Damat da kabak yemeklerine bayılmaktaymış!.. Damat olacak delikanlı kendisine kabak yemeği verilmediğine adamakıllı içerlemiş ve gerdek saati geldiğinde, “ İlle de gitmem “ diye tutturmuş, “ kabak yemeğini kim yediyse, o gitsin gelinin yanına.” diye!..





Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın halk öyküleri kümesinde bulunan diğer yazıları...
Günlük:

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Akşamdan Yazılan Mektup Sabahleyin Yazanı Tarafından Okunur Mu
İşte Geldi 8 Mart Bakın Neler Olacak
Ereğli Çamlıyayla 2015 Toroslar Geçişi
Görme Engellinin Fendi Münasip Münasebattar' I Yendi
Görme Engellinin Fendi Münasip Münasebattar' I Yendi
Abdülrezzak Holding 2
Abdülrezzak Holding 1
Kriz Ortamında Ekonomik Garantili Konuk Ağırlama Önerileri
Ona Öyle Demezler Peynir Ekmek Yemezler
Bir Şubat Gecesi İstiklal Caddesi ve Günlerden Cumartesi Saat Sabahın Dördüydü

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Zevat Zerzevat Fiyat Vesaire… [Deneme]
Tezek İthalatı! [Deneme]
Günlük: [Deneme]
Milli Piyango Milyonerleri [Eleştiri]
Gaz Bombası ve Basınçlı Su İle Saldırılması Olası Eylemlere Katılacak Olanların Dikkâtine! [Eleştiri]
Bir Portakal Gazı Eksikti [Eleştiri]
Günlük: [Eleştiri]
Dilimizin Zenginliği ve İlaç Tanıtma Yazıları [İnceleme]


Mudi Beya kimdir?

Bilgisayar edinip İnternet ile yakından ilgilendiğim zamana kadar ülkemde okurdan çok yazarın varlığını düşünür ve bundan büyük kaygı duyardım. . . Uçsuz bucaksız olanakları bulunduğumuz odaya, ayağımıza getiren İnternetle tanııştıktan sonra, ülkemde okurdan çok yazarın olduğunu düşünmüyor, çok net biliyorum böyle olduğunu. Bunu bilmem, yukarıda sözünü ettiğim kaygılarımın katlanmasına neden oluyor. İçinde debelenmekte olduğumuz sorunların temelinde, okumayan bir toplum oluşumuzun katkısı sanıldığından daha daha çok diye düşünüyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Jack London, Ernest Hemingway, Gogol, Zola, Aziz Nesin, Nazım Hikmet ve daha başkaları...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Mudi Beya, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.