..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bütün sanatlarda insanı şaşırtan bir yan vardır. -Alain
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler > Dilara Yiğit




1 Nisan 2012
Tapınaklarımın Tanrıları  
Dilara Yiğit
Biten her söz yenisini doğuruyordu. Kan oluyordum, cinnet oluyordum, cinayet oluyordum, sonum oluyordum... Bahar kokuyordu göğüslerim, biten her aşktan sonra leş kokuyordum, sonum oluyordum...


:AIHH:
Dinimi aşk için çarhıma her gerişimde yanmama sebep oldum. Odunu kendi ellerimle başlangıca ve sona taşıdım. Bilinmezliğin ufkuna yalın ayak koşarcasına ölerek yürüdüm. Sonuçta incinen hep ben oldum, naiftim... Bilenler bilir ölümle yaşamın manasızlığını. Bilinmezliğin sonsuzluğuna taşınan ya ölümdü ya da aşk.

Mabetleri inşa ediyorum ruhuma ki bilmediğim gerçekler mabetlerin taşlarıydı. Korku ve ölüm kokardı tapınakların taşları. Kutsallığını yitirince mabet, yıkılırdı kâinat. Kan olurdum oluk oluk.

Her seferinde kendi ellerimle yaktım bedenimi. Günaha son çağrıydı ruhum. Şeytan olurdum, ilah arardım. Karşı çıkar sonra inanırdım. İnanışlarım Tanrımı buluyordu, aşk Tanrım olmalıydı, öyle de oluyordu. Koşar adımlarla infaz ediyordum dünü ve yarını. Bana kalansa ağza almaya korktuğum sorgulamalarımdı.

Sorgulamaya başlamak istediğimde ya kayıp verirdim ya da kendimi kaybederdim. Bu yüzdendi korkularım... Susmalarım bundandı... Oysa cesaretimin rengine güvenirdim; siyah olurdu, kırmızı olurdu. Denize bürünürdü. Adanmışlıklarım Tanrımı verirdi. İnsanı severdim, kendimi severdim. Tanrımı bedende bulurdum. Tanrının sığmadığı bedenlerden arta kalan inancı kendi bedenime taşırdım. Tanrım olurdu, aşk olurdum, inanmayı severdim. İnanmak aşktandır derdim, aşk inşa ederdim.

Soyut olan bir olguyu somuta taşırdım aşık olunca. Tapardım, bu yüzden hep incindim, incitildim. Dinimi alırlardı elimden. Kimliksiz kalırdım her kayıpta. Bu yüzden hep sustum, susturuldum belki de şehvetin dudaklarıyla. Ağzımda dünden kalma cümlelerin tadı. Kaybettim, yenildim... Naiftim... Yenildikçe incindim. Usanmadım yeniden doğurdu Bakire Meryem beni. Vahmi kan kokuyordu, elleri şefkat. İlk İsa’ya taptım, Tanrı oğluna. Sıradanlığın kutsallığını haç gibi taşıyordum göğsümde.

Yenilgiye doymadım henüz, her yenilgi geriye taşıdı ruhumu. Korktum, daha çok küçüktüm. Kasıklarımdan vurulmuştum. Kan kaybediyordum…

Şimdi her doğuşumda ölüme daha çok yaklaşıyorum. Her kayıp daha gençleştiriyor beni. Azalacak umudum bile kalmıyordu. Yine de yenilgiye açıktım. Yeni yetme anaların sütleriyle beslendim, Sonra sustum, susmalarla uyuttum düşlerimi. Düşler uyuyunca, ölüyorum sandım. Yaşamakla cezalandırıldım…

Aşk için her soyunuşumda rahimden başka bir şey olamadım. Bundan ötesini görmek istemedi Tanrılarım. Sancılar içinde doğurdum ümitlerimi.

Her doğumdan sonra iyice yaşlandım, sonra özlemeyi öğrendim. Özlenmeyi tatmadım hiç. Kaçtım ilahlardan, bütün putlarımı döküntülerine kurban ettim. Korkmuştum... Korkularım var ediyordu beni. Belki de korkularım sömürüyordu ruhumu.

Öfkeleniyordum, öfkelerimle susuyordum. Kendime yeniliyordum sonunda inanmak yok deyip, inancı çürütmeye çalışıyordum. Sonra yine tapıyordum... Korkularım doğuruyordu ilahlarımı. Sustukça öfke kusuyordum, konuştukça soyunuyordum... Biten her söz yenisini doğuruyordu. Kan oluyordum, cinnet oluyordum, cinayet oluyordum, sonum oluyordum...

Bahar kokuyordu göğüslerim, biten her aşktan sonra leş kokuyordum. Ölüyordum…

İnanmıyorum Tanrıya.

Tanrı oluyordum.

Tapınakları taşıyordum ruhuma.

Susuyordum...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın İlişkiler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Şimdi Sevmek Zamanı
Aşk Üzerine Yargı

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Çarmıha Gerilir Düşünce
Gerçekten Yaşadım mı Şimdi?
Burnumda Siyanür Kokusu
Şairin Dizesi
Sonrası Yok
Tanrı Yok, Tanrı Ölü
Sende İstedim
Küçük Kelime Oyunları ile Yaşam
Aşk İşte
Beni Vur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Siyaha Boyalı Ay [Şiir]
Ölüm Kaçışların Kralı [Şiir]
Saat Dilimi [Şiir]
Bitti Nisan [Şiir]
Zaman [Şiir]
Gün Geçer Gider [Şiir]
Biri Ölüme Ağlıyor [Şiir]
Eylül’e Merhaba [Şiir]
Geceye Kan Karışır [Öykü]
Sadece Ben Varım Kendimde [Öykü]


Dilara Yiğit kimdir?

ölçülü bir hayatın ölçüsüz bedeniyim, ruhum kesik benim. . .

Etkilendiği Yazarlar:
emil cioran, sergey yesenin, ahmet telli, bayram balcı...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Dilara Yiğit, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.