Hata! Klavye bağlı değil. Devam etmek için F11'e basın... |
|
||||||||||
|
Yine uykum kaçtı ve sağ koluma ağrı girdi. Hem ağrıdan, hemde kafamdaki aptal sorulardan sabahı etmişim... Yanımdaki adamın sırtını izliyorum sıkıntıdan. Kıvrımlarını, beyaz tenini, sakin sakin bebek gibi uyumasını izliyorum.. Kim bu yanımdaki adam diyorum kendi kendime. Ben bu adam hakkında ne biliyorum, ben bu adama karşı ne hissediyorum? Ya da neden ben bu adamın yanında ağrılarla sabahı ediyorum. Kendime yaptığım bir işkence çeşitimi bu diye milyonlarca soruyla uykumu kaçırıyorum. İşte bu sorularla aydınlanıyor hava.. Sarılmak istiyorum ona çünkü üşümeye başladım.. Aslında hava çok sıcak yazın ortasındayız, neden üşüdüğüm hakkında hiç bir fikrim yok. Sarılmak istesem de kolumu atmaya cesaretim yok. O kadar yabancılaştırmışım ki onu kendime .. Belki de en başından beri hiç yaklaştırmadım. Ne istediğim hakkında tek bir fikrim yok .... İki insanın birbirini tanıması için yeterli zamanda hiç tanımaya zahmet etmedik birbirimizi.. Tek bildiğimiz ve emin olduğumuz isimlerimiz... Sabahları uyanınca birbirimizden nefret edercesine hizlı bir şekilde uzaklaşır olduk.. Sanki evliliğimizin 25. senesindeyiz. Yanımdaki yabancı uyanıyor oflayarak... Kalkıyor yataktan banyo yapıyor evde ben yokmuşum gibi... Gezinmeye başlıyor, ve ben o zaman gitme vaktimin geldiğini anlıyorum ... Birbirimize günaydın demek ya da gülümsemek yok hızlıca herkes giyiniyor ve tek dialog olan hazırmısın sorusundan sonra evden çıkıyoruz. Sanki ikimizde birbirimize fahişelik yapıyoruz. Detaya inmek yok, fazla konuşmak yok sabah uyanınca işin biter. Bir dahaki telefon görüşmesine kadar konuşmak yok. Biz neden bu kadar garip olduk? Ne zaman iki yabancıya dönüştük bilmiyorum. Beni bu adama götüren ve beni bu adama bağımlı kılan şey ne hala bulabilmiş değilim. Her ona adım atmak istediğimde uzaklaşıyorum milyonlarca kilometre. Yaşanmışlıkların sevişmelerini yaşıyoruz korkarak. Terk edilmişliğin incinmeyisle ürkekçe dokunuyoruz birbirimize. Bağımlılıktan kaçarken bağımsızlık bağımlısı olmuşuz ne yazık.Telefonum çalıyor. Bakışlarım değişiyor kalp atIşlarım hızlanıyor ALO…………
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © pelin yetkin, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |