Akvaryum Balıkçılığı
(Özcan Nevres) 13 Eylül 2001 |
Yaşam |
| |
Her insanın boş zamanlarında değişik uğraşıları vardır Kimi kitap okur, kimi sinemaya, tiyatroya gider. Kimileri de hayvan besler |
|
Erken Seçime Adım Adım
(Özcan Nevres) 20 Ekim 2001 |
Günlük Olaylar |
| |
Yazık oldu. Ben ve benim gibi asiller yüz, yüz elli milyon aylıkla yaşamlarını sürdürürken, daha doğrusu yaşamak için mucizeler yaratırken, vekillerimiz tepeden inme, üstelikte halkı hiçe sayarak maaşlarına sekiz yüz milyonluk zammı yapıverdiler |
|
Ciddiyetsizlik
(Özcan Nevres) 24 Ekim 2001 |
Günlük Olaylar |
| |
Yalnızca Çeşme mi böyle rüzgarı bol olan? Belki de Çandarlı Çeşme'den daha çok rüzgar almaktadır |
|
Ülkemden Manzaralar
(Özcan Nevres) 31 Ekim 2001 |
Günlük Olaylar |
| |
Maaşlarına bir çırpıda sekiz yüz milyon lira zam yapan millet vekillerimiz hiç mi televizyon izlemiyorlar |
|
Gündemdekiler
(Özcan Nevres) 21 Kasım 2001 |
Toplum |
| |
Zira o insanların ataları ne İngilizlerle, ne de gökten zembille iner gibi öz topraklarına yerleşen Rumlara karşı en küçük bir direnme göstermemişler. |
|
Çağı Yakaladık
(Özcan Nevres) 24 Kasım 2001 |
Günlük Olaylar |
| |
Bu çıkan yasanın uygulanabilmesi için önce eğitim gerekir. Oysa halen bir sınıfta 90 öğrenciyle eğitim yapılmaktadır. |
|
Nasıl Adam Olacağız
(Özcan Nevres) 30 Mayıs 2002 |
Toplum |
| |
Çocukluğumda deniz hjer şeyi alır götürür. Kırk dalga sonra deniz yine ter temiz olur derlerdi. Bu inançla her şey denize boca ediliyordu |
|
Daldan Dala
(Özcan Nevres) 6 Haziran 2002 |
Toplum |
| |
Bademler köyü her zaman ilklerin köyü olmuştur. Köyü ilk olarak tiyatrosuyla tanıdık. Daha sonra köylerinden çıkan bir Takal Baknı'nı, Mahmut Türkmenoğlu nedeniyle daha yakından tanıdık |
|
Kaçınılmaz Sona Doğru
(Özcan Nevres) 10 Ağustos 2002 |
Günlük Olaylar |
| |
İncirlik Hava Üssü, bu günlerde olağan üstü bir hareketlilik yaşıyor. Trenler aralıksız tanklarımızı Irak sınırına taşıyorlar. Karşı çıksak ta Amerika’nın Irak’a müdahalesi kaçınılmaz. Bu durumda olacakları şimdiden en iyi şekilde irdelememiz |
|
Solda Arayışlar
(Özcan Nevres) 27 Ağustos 2002 |
Günlük Olaylar |
| |
Tüm gazetelerde bu günkü en güncel haber sayın Hüsamettin Özkan’ın solda birleşme girişimleri. Oysa DSP den kopmaların başladığı gün yazdığım güncel yazımda sayın Deniz Baykal’ın başkanlıktan ayrılarak DSP den ayrılanların önünü açması gerekir |
|
Siyasi Yazı Yazmak
(Özcan Nevres) 13 Aralık 2002 |
Günlük Olaylar |
| |
Seçimin üzerinden yaklaşık bir buçuk ay geçti. Dünyanın hiçbir ülkesinde yaşanmamış ve yaşama olasılığı olmayan bir oluşumun içindeyiz. Ülkemizin görünürde bir başbakanı var. |
|
Yeni Yıla Gün Sayarken
(Özcan Nevres) 28 Aralık 2004 |
Yaşam |
| |
Yeni bir yıla girmeye gün saymaya başladığımızda her yıl olduğu gibi tartışmalar yine başladı. Yıl başında yeni yılı kutlamaları günah mı, değil mi? Ben her yıl olduğu gibi yıl başını evimde geçireceğim. |
|
Dünya Dönüyor
(Özcan Nevres) 1 Şubat 2005 |
Toplum |
| |
Dünya dönüyor. Yaşam inişiyle yokuşuyla sürüp gidiyor. Küçükler yaşlanmanın ne olduğunu aklına bile getirmeden büyüyor.Küçükler için her geçen gün kazanç sayılırken yaşlılar için her geçen gün kayıp |
|
Temel Gıda Süt
(Özcan Nevres) 27 Temmuz 2005 |
Yaşam |
| |
Omurgalılar için en temel besin maddesi süt ve süt mamulleridir. Belki de bu vasfı nedeniyle üzerinde en çok hile yapılan temel besin maddesidir. Öncelikle sağlıklı süt tüketimi için süt üretim merkezlerinin |
|
|
Aşk Yangını
Elinde sprey boya,
Yazdı kaldırıma boydan boya.
Ölürüm yoluna Melda.
Bunun adı karasevda.
Melda yazıları gördü gülümsedi.
Dedi,
Be hey deli,
Adımı yazsan tüm kentin,
Tüm duvarlarına.
Sanma ki sana dönüp bakacağım.
Can senin, beden senin.
Uğruma ölmekse dileğin.
Hadi öl ki,
Öldükten sonra belki seni severim.
Her gün geçti,
Melda\'nın penceresi önünden.
Her gün yazılar yazdı kaldırımlara,
Ve duvarlara.
Sprey boyaya verecek,
Parası kalmadığında,
Attı kendini denize.
Koşun denize adam düştü dediler.
Atladı balıkçının biri,
Çekip aldı sahile.
Çok su yuttu diye,
Kaldırdılar hastaneye.
Bir pusula getirdiler Melda\'sından,
Sevinçten delirecekti neredeyse.
Pusulayı okudu umutla.
Olmadı başaramadın,
Aşkımı kazanamadın.
Kazanmak olsaydı amacın,
Giderdin sahilin en tenha yerine.
Ölümün mutlak olsun diye,
Taş bağlardın beline.
Taburcu edildiği gün,
İp aldı bakkaldan kalınca.
Üç gün sonra bir balıkçının ağına,
Ağır bir şey takıldı.
Umutla asıldı ağlara,
Gelen büyük bir kısmetti belki de.
Çıka çıka deli aşığın cesedi çıktı.
Kocaman bir tas bağlıydı belinde.
Özcan NEVRES
|
|