Beklemek
(Sevil Pınar) 8 Kasım 2004 |
Yüzleşme |
| |
Sence ben ne kadar süre daha dayanabilirim bu uzun ve mide bulandıran yolculuğa? |
|
Hayat
(Sevil Pınar) 4 Ağustos 2004 |
Yaşam |
| |
nerden çıktın! |
|
Gece
(Sevil Pınar) 9 Temmuz 2004 |
Aşk ve Romantizm |
| |
gece anasının karnından sakat doğan çocuk gibi /
sesi çıkmadı hiç ölüm işaretiydi /
sesi çıkmadı; karşı çıkmadı hiç |
|
Konuşmaya Susar Birileri II
(Sevil Pınar) 5 Şubat 2004 |
Beklenmedik |
| |
İki kişi bazen konuşur, iki kişi genellikle konuşur, iki kişi bazen susar. hem de konuşmaya susar bazen ... Belki bunlar sadece kelime oyunudur, gider sadece su içer bunun üzerine ve susuzluğunu giderir. Kim bilir!.. |
|
Siz Bayım!
(Sevil Pınar) 25 Eylül 2003 |
Yüzleşme |
| |
Sadece Siz Bayım! Evet ta kendiniz; sizin için yazdım, sizin için sorguladım ve hatta sizin için düşündüm sizin yerinize. |
|
O'ydu..
(Sevil Pınar) 11 Eylül 2003 |
Deneysel |
| |
hiç bilmediğiniz biri tuhaf hissettirir bazen ve bazen hiç bilmediğiniz biriymişsiniz gibi de gelirsiniz kendinize.... |
|
Boris Vian
(Sevil Pınar) 4 Eylül 2003 |
Yazarlar ve Yapıtlar |
| |
Oniki yaşından beri yaşadığı kalp rahatsızlığı nedeniyle ölüm duygusunu ve korkusunu bastırmış, yaşamla arasında oburca üretmeye dayalı bir bağ kurmuştur. İstedim ki bu müthiş adamla ilgili şeylerin kısa da olsa bir dökümünü yapabileyim.
|
|
An
(Sevil Pınar) 3 Eylül 2003 |
Sürrealizm |
| |
Herbirini kaybettik |
|
Konuşmaya Susar Birileri
(Sevil Pınar) 1 Eylül 2003 |
Deneysel |
| |
İki kişi bazen konuşur, iki kişi genellikle konuşur, iki kişi bazen susar. Hem de konuşmaya susar bazen... Belki bunlar sadece kelime oyunudur, gider sadece su içer bunun üzerine ve susuzluğunu giderir. Kim bilir!.. |
|
İz(ler)!
(Sevil Pınar) 1 Eylül 2003 |
Sürrealizm |
| |
1997'de yazılmış birşey dolayısıyle " İz " imgesi tamamen tesadüf etmiş durumda, bu siteden ve bu sitenin çağrışımlarından bağımsız |
|
Evc-i Yalnızlık
(Sevil Pınar) 27 Ağustos 2003 |
Yüzleşme |
| |
Sürünüyorsun et parçaların taşlara takılıyor toprağa bulaşıyor kanın, kahrolası bir kainatı içinden sızdırıyorsun. Süründükçe toprak sana daha sıcak ve taşlarsa daha keskin geliyor. Yalnızlığını törpüleyemiyor onca çakıl taşı, |
|
Minel
(Sevil Pınar) 27 Ağustos 2003 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Şimdi tüm bekleme nöbetlerime istinaden bir beklentim var galiba. Tüm anlattıklarıma dayanarak aklıma takılan birşey .... |
|
Hava Sıcak
(Sevil Pınar) 27 Ağustos 2003 |
Deneysel |
| |
Sözler ısınmaya başlamıştı. Suskunluklar İsrafilin surasından süzülen soğuk nefesle akmataydı etrafa. Sıcak ve soğuk arasında birşeyler çatlamaktaydı ( ya kadehlerdi çatlayan, yada akıllardı ). |
|
|
yaşadıklarımı yazmadım yaşamak istediklerimi de... sadece sezdiklerim var cümlelerimde
Bir yerden başlamak gerekli diye düşündüm, düşümde gördüm kendimi düşümdeymiş gibi olamadım kendim olamadım kısacası kendimi düşte yaşadım. Dikkatim başka yerlerde değildi, dikkat etmiyordum hiçbir şeye.
|
|