Dengeli bir rejimde yemeğin yeri çok önemli. -Fran Lebowitz |
|
||||||||||
|
1.CEZA YARGILAMASI Ceza yargıcımız o kadar güzel değerlendiriyor ki olayları, temyiz edecek bir ayrıntı bulmakta zorlanıyoruz. Belki taktirden yana bozma olur, yada yasa değişiklikleri, uygulama farklılıkları olur… Sanık lehine bir değerlendirme olabilir düşüncesi ile değerlendirme yapılır. Şüpheden sanığın yararlanacağı, bir delilin toplanmamış olması, bir savunmanın yanıtsız kalması…. İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinin Anayasa ve Ceza Usul Yasası’nın gerekçeye ilişkin veya delile ilişkin herhangi bir maddesinin ihlalini tespit etmeniz çok zor. Bir avukatımız, ceza dosyasını inceliyor. 100 sayfaya yakın dosyada yaptığı tespitler şöyle: Bir cinayet var. Bir şekilde, maktul öldürülmüş. Toplanan kanıtlar ise şöyle: Maktul bir sahilde ölü bulunmuştur. Yapılan otopside, maktulün delici-kesici alet ile öldürüldüğü, üzerinde hiçbir giysi bulunmadığı, cinsel ilişkiye ilişkin bir bulgu olmadığı, muhtemelen maktulün daha önce doğum yapmış olduğu tespit edilmiştir. Kimlik tespiti yapılamamıştır. 2. BİR ŞİKAYET Eşinin kayıp olduğunu belirten bir kişi emniyete başvurmuş ve bulunan ceset kendisine gösterilmiştir. Ölenin kendi eşi olduğunu teşhis etmiştir. Bunun üzerine eşinin son olarak kaldığı yerde araştırma yapılmış ve ölenle karşılaşma ihtimali olan iki kişi sorguya alınmış, sonunda itirafta bulunarak, maktulü öldürdüklerini kabul etmişlerdir. Toplanan deliller yeterli kabul edilerek ceza davası açılmış ve yargılama yapılmıştır. Tek delil itiraf… Sonra bu sözde delili kuvvetlendirmek için, bir dizi tutanak ve belgeler düzenleniyor. Beş-on önemli kişinin imzaladığı bir tutanağın gerçeğe uygun olmadığı ortaya çıkıyor. Doktor raporuna göre tecavüz yok… Olayın meydana geldiği kabul edilen yerde bulunması gereken kişiler var. Kararda bu kişinin muhtemelen uyuduğu belirtilmiş. Suçta kullanıldığı kabul edilen bıçak, otopsi raporunda belirtilen yaraları açmaya uygun değil. Tereddüt halinde bilirkişi incelemesi gerekiyor ama, itiraf var ya o yeter kabul ediliyor. Sanıklar itiraf ettiği için tecavüz var kabul ediliyor. İtiraf nedeniyle her şey sanıklar aleyhine kabul ediliyor. Hazırlık ifadesinde, sanık avukat istemediğini beyan ediyor. Poliste düzenlenen önceden hazırlandığı açıkça anlaşılan bir tutanak. Sanığın avukat istemediğine önceden karar verilmiş. Ne hikmetse, sanık savcılıkta ifade verirken bir sivil polis hazır bulunuyor..sanığa suçunu itiraf ettirenlerden biri. Bu arada suç aleti olarak muhafazaya alınan ve üzerinde maktule ait saç teli ve kan örneği bulunduğu tutanaklara geçen bıçak temizlenerek saklanıyor. Saç ve kan örnekleri imha ediliyor. Bunca gelişmeden sonra, sanıklar idam cezası alıyor. Karar kesinleşiyor. Yolumuz İnsan Hakları Mahkemesi…. 3. ÖRNEK BİR KARAR Mahkeme’nin başvurunuzu kabul edilemez bulan kararı kesindir ve buna karşı başka bir organ önünde başvuruda bulunma olanağınız yoktur. Kararda, otopsi raporunun uygulandığından söz ediliyor. Adı geçen rapora göre tecavüz yok… ama karar var kabul ediyor. Başvuranın hazırlıkta avukatı olduğu ve avukat huzurunda ifade verdiğinden söz ediliyor. Yok böyle bir avukat…. Yerel mahkeme delici-kesici aletin iki ayrı alet olduğunu kabul ediyor. Sanki bir bıçak ve bir tornavida var olarak kabul ediliyor. Bu hazırlıkta adli tıp bilgisi olmayan polisin mantık ile bulduğu bir sonuç. İnsan haklarına uygun bulunuyor… Kararda sanık lehine olacak önemli ayrıntılardan biri, tanık olacak herhangi bir kişi muhtemelen uyuyor olması …. Bir sanığın saçmalaması ve saçma bir senaryo… baskının kanıtı değil de, ne aranıyor başka. Kötü niyetli olmayı nasıl başardık…Otopsi raporunda adı geçmeyen bir tornavida birileri tarafından uydurulup, karara geçiyor. Bunun hayal ürünü olduğunu söylememizin bir anlamı yok. Bu kayalıkların üzerinde yürümek, mümkün değil. Sayın heyet gelip de keşif yapın lütfen… Olay tarihinde var olmayan tellere takılan delilleri nasıl açıklayacaksınız. Yoksa sizi ilgilendirmiyor mu… Elbette olayın siyasi boyutu yok. 4.SONUÇ : İnsan Hakları Mahkemesi’ne ne zaman ve nasıl başvurulur ve nasıl karar verir bilemiyorum. Bilmek de istemiyorum. Bana kalan yarışmacı arkadaşlara başarılar dilemek…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Odabaş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |