Hala çevrende bulabileceğin güzellikleri bir düşün ve mutlu ol. -Anne Frank |
|
||||||||||
|
Ermeni sorununun mimarları, aslında Çanakkale Savaşının intikamını almak isteyenler…. Zaman geçti, onlar eskide kaldı diye düşünmeyin sakın. Sevr haritaları da eski gibi görünür. Ama ikide bir karşımıza çıkarılıyor. Demokrasi, insan hakları, PKK, Kürt, Ermeni sorunu vs. hep karıştırıldığında, bu sözcük ve kavramların arkasında emperyalizm görünür. Senin insanının hakkı, PKK lı, Ermeni vs. kimsenin umrunda değil. Yöntem meselesi. Sürekli bir savaş var. Zaman engeli yok. Bir ülkeyi işgal etmenin, parçalamanın en pratik ve sağlam yolu, ülke halkını bölmek ve işbirlikçi bulmaktır. Birinci Dünya Savaşında, Osmanlıya karşı kazanılan savaşlar, yerli halk isyana, başkaldırıya , sözde bağımsızlık savaşına yönlendirilerek yapılmıştır. Aksi taktirde işgalcinin başarı şansı yok denecek kadar azdır. Gerçekten, Araplar Osmanlı’ya karşı saldırgan ülkelerle işbirliği yapmasa, Ortadoğu’da savaş kaybetmek çok ama çok zordu. Çanakkale Savaşı’nın önemli ayrıcalıklarından biri, bence en önemlisi, orada işbirlikçiler , kendi ordusuna silah sıkanlar yoktu. Orada, tek yumruk halinde idik. Sözde bağımsızlık diye kandırılan Ortadoğu ülkeleri ise hala bağımsız sanıyorlar kendilerini. Başlarına ne geldi ise, belki de bu yüzden. İşte Ermeni sorununu, PKK sorununu da bu bağlamda düşünmek durumundayız. Birileri onları kullanmak ve nemalanmak savaşında. PKK ile yapılan savaş aslında doğrudan emperyalizmle savaş. Düşman üç beş gariban değil, perde arkasındaki güçler.. Düşman ölen garibanlar değil, onları maşa olarak ateşe atanlar… Türkiye’ye daha önce Osmanlıya saldırı bahanesi Sevr antlaşmasının 7. maddesi… Bir çok senaryonun dayanağı yapılmış, hayal ürünü olaylar, masallar üretilmiş ve güçlerinin yettiği her yeri işgal etmişlerdir. İşgali gerçekleştirememişlerse, çamur at izi kalsın politikası devam etmiştir. Atatürk Araştırma Merkezi yayını 2003 basım tarihli ve Prof. Dr. Zeynep Korkmaz’ın yayına hazırladığı NUTUK’tan bazı alıntılar. Efendiler, İstanbul’dan gönderilen 19 Şubat 1920 tarihli yazıda “İngiliz Dşişleri Bakanlığı’ndan İstanbul’daki siyasi temsilciliğine gelen ve siyasi temsilcilik tarafından da resmen hükümete yapılan sözlü tebligatta, padişahlık başkentinin Osmanlı Devleti’ne bırakıldığı, bildirilmiş; fakat bununla birlikte Ermeni katliamının durdurulması ve Yunanlılarla bütün İtilaf Devletlerinin kuvvetlerine karşı olan tutumumuzun değiştirilmesi istenmiş, aksi taktirde…. (s260) Efendiler, yapılmış olan teklifin ne derece yersiz olduğu hususunda, bir fikir verebilmek için, biz de o günlerle ilgili bazı durumları hatırlayalım. Şüphe edilmemek gerekirdi ki, Ermeni katliamı konusundaki sözler gerçeğe uygun değildi. Aksine güney bölgelerinde, yabancı kuvvetler tarafından silahlandırılan Ermeniler…(s.261) Yirmi gün süren Maraş katliamında, ….(s.261) İtilaf Devletleri’nin İstanbulun Osmanlı hakimiyetine bırakılması ile ilgili görüşü ne kadar sevinçle karşılanmış ise, İzmir ve Adana cephelerinde savaştan vazgeçilmesi konusundaki istekleri de o kadar hayretle karşılanmıştır. (s.264) Not.. Dünya Savaşı sırasında itilaf devletlerinin kendi aralarında yaptıkları gizli Sykes-Picot anlaşmasına göre Musul Vilayeti’yle Urfa, Maraş, Aymtap bölgeleri Fransızlara bırakılmıştı. Bununla birlikte Mondros Mütarekesi’nden sonra İngilizler Fransa’ya karşı bir pazarlık konusu olarak ellerinde bulundurmak amacıyla petrol sahası Musul Vilayeti’yle birlikte 22 Şubat 1919’da Maraş’ı 10 Ocak 1919’da Ayıntap’ı, 24 Mart 1919’da Urfa’yı işgal ettiler.) 1. İşgal altındaki bir yerde 20 gün süren bir katliamın sorumlusu kim olabilir. 2. İşgale karşı koymayın size İstanbul’u bırakalım ne anlama gelir 3. Soykırım iddialarının işgal bahanesi olduğu açık değil mi.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Odabaş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |