..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Uygarlık, gereksiz gereksinimlerin, sonsuz sayıda artmasıdır -Mark Twain
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > osman demircan




2 Kasım 2010
Şimdi Seni Şarkılarla Korkutacağım  
osman demircan
Kurbağaların bir orkestra edasıyla bağırmalarını yılanlar duymadı. Duysalardı belki de sürünmeyeceklerdi. Yılanların tek derdi midesini doldurmak oldu. Bu yüzden kurbağaların sesi yılanların kalbini hiç burkmadı veya yılanların dili çatallı olduğu için, kurbağalarla birlikte hiç şarkı söyleyemediler. Belki de asıl düşmanlıkları bundan kaynaklandı. Hayatım delik deşik oldu. Her yanım yılanlarla doldu. Daha şarkımı söylemedim ben. Neden bana bunca acı? Zehirledi beni hayatımda var sandığım her süzülen boy.


:ACFF:
Kurbağaların bir orkestra edasıyla bağırmalarını yılanlar duymadı. Duysalardı belki de sürünmeyeceklerdi. Yılanların tek derdi midesini doldurmak oldu. Bu yüzden kurbağaların sesi yılanların kalbini hiç burkmadı veya yılanların dili çatallı olduğu için, kurbağalarla birlikte hiç şarkı söyleyemediler. Belki de asıl düşmanlıkları bundan kaynaklandı. Hayatım delik deşik oldu. Her yanım yılanlarla doldu. Daha şarkımı söylemedim ben. Neden bana bunca acı? Zehirledi beni hayatımda var sandığım her süzülen boy. Oysa yoktular. Ben asude bir gölde kurbağalar gibi şarkılar söylemek istedim sadece. Beni yılanlarla dolu bir kuyuya gömdüler. Yılanlar yüreğimi deşerken, duygularımdan hiç anlamadılar. Neden bana bu kadar acı? Parmak aralarımda güller kururken, yağmurun altında ıslandı ellerim. Seni bekledim saçakların altında. Yılanlar yağmurlu havalarda dışarı çıkmazdı. Nereden bilecektim? Yağmurlu havalarda kurbağalar şarkılar söylerdi. Yılanlar ise kendi karanlık dünyalarına çekilirdi. Nereden bilecektim? Sen bir yılandın sevgilim. Güneşli günlerde sadece avlanırdın. Ben ise güneşten her kaçtığımda senin tuzağına düşerdim. Kaçtığımız yer aynıydı, mutsuzluğumdu seni bana getiren. Kurduğum renkli dünyamda simsiyah bir yılandın sen . Ne zaman soğuk terler döksem, sırtımda sen gezinirdin. Hep beni sırtımdan vurdun ve ısırdın. Seni aşk diye sırtımda taşıdım onca yıl. Beni dilinle ve dişinle korkuttun. Şimdi seni şarkılarla korkutacağım. Her şarkıda içimde çakıl taşları yerlerinden sökülecek ve seni yüreğimden söküp atacağım böylece. Her nota bir taş olacak, her söz billur bir su olacak, ey yılan yüzlü sevgilim seni her taşın altından şarkılar söyledikçe kaçıracağım. Çıkaracağım seni hayatımdan. Şarkılar söyledikçe dudaklarım ıslanacak ve dudaklarımdan kayıp gideceksin. En kötüsü ise daha şarkım bitmediği için sana elveda diyemeyeceğim. Seni her şarkıda tutturduğum ritimle ezeceğim. Bu yüzden gitmeyeceğim. Senin ayak tempomla öldüreceğim. Senin ruhuna dualar değil, şarkılar söyleceğim. Seni en güzel şarkılarımı söylerken, o çok sevdiğin toprağın altına göndereceğim.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Şimdi Sen Sus, İnsanlar Sussun
Yüreğimi Korkak Büyütmedim
Frezya
Ey Sevgili Senin Aradığın Benim
Uzak Mesafeli Aşklar
Evlen Benimle
Ey Kara Gözlüm
Boş Masa ve Sandalyeler Kadar Yalnızım
Açtım Yüreğimin Perdelerini
Gecelerimde Bir Mum Işığı Kadarsın

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sevgili Seninle Sevişmek Ne Güzel
Varlığım Bir Okyanus
Beylik Laflar Etmekle Olmuyor Dostum
Ah Angelina
Sen Benim En Büyük Hatamsın
Çam Ormanı
Seninle Açarım Perdelerimi Güne
Ey Tanrı'm Gazan Mübarek Olsun
Öyle Doluyum ki
Mavi Işık

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
En Ateşli Anımda Gel Yanıma [Şiir]
Öperek Beni Öldür [Şiir]
Cayır Cayır [Şiir]
Kar Yangınları [Şiir]
Söyle Neden Konuşmuyorsun [Şiir]
Kefenden Çiçekli Elbise [Şiir]
Gözlerim Kan Davalıdır Her Geceye [Şiir]
Martı Beyazı [Şiir]
Gül Şarabı [Şiir]
Yanlızlık Çinlidir [Şiir]


osman demircan kimdir?

Yüreğimin ve beynimin tavanında buluyorum, tozlu mısraları. Aklım bir çatı katı. Gözlerim yıldızlarla dolduğunda, bakışlarımın ışıltısı vurur satırlara. İşte o zaman, şiirler bir Samanyolu olur. Mehtaplı gecelerimi vururum gözyaşlarımla biriktirdiğim göllere. Her mısra bir dal gibi düşer, şiir denizlerine. Kızıl bir duyguya boğulurum o an. Akarım ellerinize.

Etkilendiği Yazarlar:
Herkes


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © osman demircan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.