Şahin bakışlı, ahu gözlü, şirin davranışlı ve tatlı sözlü idi. -Fuzuli, Leyla ve Mecnun |
|
||||||||||
|
Piyanist İdil Biret coşku ve heyecanla tuşlara dokunurken, parmaklarının yerinden oynadığını ve gidip seyircileri gıdıklağını hayal ediniz. Salonun kahkalara boğulduğunu ve herkesin gülmekten bayıldığını aklınızdan geçirin. Bir orkestra şefinin başını sağa sola sallarken dudaklarının ot yiyen bir devenin dudakları gibi savrulduğunu kafanızda betimleyin. Acaba orkestra o zaman Batı müziğini bırakıp Arap müziği mi çalmaya başlar? Bir gece yatağınızda yatarken ve eşinizi beklerken odanızın kapısının aralandığını içeriye bir ineğin girdiğini gözünüzden geçirin. Gelip size: " Ne haber öküz? " dediğini de düşünün. Ardından onun bir peri kızına dönüştüğünü hayal edin. Gördüğünüz gibi tabiatta ve hayatta aslında hiçbir komedi yoktur. Komedi bir insan yaratısıdır. Hiçbir at gülmez ama insan güler. Gülmek insani bir ihtiyaçtır ve komedi bu ihtiyaçtan doğmuştur. Sokaklarda pek gülene rastlamazsınız. Çünkü sokaklar hayat kavgasının olduğu bir yerdir. Bağlarda, bahçelerde de insanlar pek gülmez. Çünkü orada da ekmek parası için bir savaş verilmektedir. Nerede bir kavga ve savaş varsa orada komedi olmaz. Siz hiç elinde tabancasıyla poz veren bir delikanlının güldüğünü gördünüz mü? Gülmek zordur herkesin somurttuğu bir ortamda. Tıpkı herkesin siyah giydiği bir yerde beyaz giymeye benzer. Örneğin kızlar daha çok sert ve psikopat tipleri sever. Çünkü onların yanında kendilerini güvende hissederler. Fakat ilk dayağı da onlar yer. Bir olay karşısında ilk tepkiniz gülmek olsun, bütün yeşil gözler, mavi gözler, ela gözler, kahverengi gözler buz gibi seni seyreder. Tam niçin güldüğünüz anlatacağınız sırada tüm göz kapakları kepenkler gibi kapanır. Bakışlar artık sizi reddeder. Bu dünyada güzel şeyler de olmakta. Hala güneş doğmakta. Bir çiçek için bile yaşamaya değerken, bu kadar çiçeğin ortasında mutluluğunuza renk katın. Hadi gülümseyin. Somurtmak rutin bir iştir. Hadi bir mucizeye sebep olun gülümseyin ve herkesin gülümsediği bir dünya hayal edin.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © osman demircan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |