..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Aşk eski bir masaldır ama her zaman yepyenidir. -Heine
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Türkiye > Mustafa Şakarcan




26 Şubat 2009
Bir Gazinin Ricası  
Mustafa Şakarcan
Gazilerimizi doğru tanıyalım ki. ... Vatan ve millet sevgisi gibi kutsal duyguıları sömü- renlerin ince (!) oyunlarını anlayabilelim.


:BDEE:
Halkımızın milli duygularının yükselip, ön plana çıktığı günlerde adeta bazılarına gün doğuyor. O havadan istifade çeşitli askeri üniforma veya çağrıştıran elbiseler, ve askeri teçhizat kuşanmış olarak medya önünde arzı endam ediyorlar.
Eh, medyaya da haber lazım. (!) Gelsin boy boy fotoğraflar , haberler… Geçmiş günlerdeki: Askeri veya askeri üniformayı çağrıştıran kıyafetlerle, askeri teçhizatla, silahla törenlere katılan kişlleri ve bazen de silah kullanmaktan kaynaklanan ‘’Gaziler törende ateş etti insanlar yaralandı’’ türünden haberleri hepimiz anımsarız.
Son olarak, İstiklal Savaşı son gazisi Emekli Albay Mustafa Şekip Birgöl’ün cenaze töreninde de, böyle bir durum yaşandığını okudum. ‘’ Tumgazeteler’’ adlı internet sitesinde cenaze töreninde gazilerin kavga ettiğine ilişkin haberler vardı. Bunu okuyan, gören insanların da haklı olarak kafası karıştı.
İşin aslını, bir avuç insan bilir. Fakat, doğrular nedense dile getirilmez. Böyle haberlerin yer aldığı oranda, doğru bilgilerin yer aldığı haberler medyada nedense yer almaz. Böylece de, bir yara kanamaya devam eder.
Bu yazıyı, son gazimizin anısına saygısızlık etmemek adına bugüne kadar bekleyip te yazdım. Şimdi, bu konudaki gerçekleri dile getirme zamanının geldiğine inanıyorum.
Gazilerin kavga ettikleri haberine dönecek olursak; Önce haberi düzeltelim. Gaziler aralarında kavga etmemişlerdir. Gaziler ile, gazi olmayanlar arasında bir münakaşa olmuştur. ‘’Bu da ne demek?’’ diyeceksiniz. Dilimin döndüğünce açıklamaya çalışayım.
Bu durumda, aklımıza gelecek ilk soru sanırım şudur: Gazi kime denir?
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin başka bir devlete veya devletlere ilan ettiği savaşta fiilen görev almış olan kişidir. Bu tanıma uyanlar İstiklal Savaşı, Kore Savaşı ve Kıbrıs Barış Harekatı’na fiilen katılmış olanlardır. Yaşayan İstiklal Savaşı gazisi kalmadığından ; Halen, Kore Savaşı ve Kıbrıs Barış Harekatı gazileri ‘’gazi’’ünvanına sahiptirler.
Gaziler, 1005 sayılı yasaya tabidirler. ‘’Vatani Hizmet Tertibinden Maaş Alanlar’’ olarak adlandırılırlar. Her gazinin sicil numarası vardır ve her gaziye ait her türlü bilgi devletin ilgili kurumlarında kayıtlıdır.
Yani gazilik, yasa ile devlet tarafından verilen resmi bir ünvandır. Önüne gelenin, nereden ve nasıl alındığı belirsiz ünvanlarla ortaya çıkabileceği bir şey değildir.
İkinci soruya geçelim : Gazileri nasıl tanıyabiliriz ?
Gazilerin, Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenmiş, fotoğraflı ve kimlik bilgilerini içeren Gazi Kartı mevcuttur. Bu kart ile, şehir içi toplu taşıma araçlarında, TCDD ve Denizyolları yurt içi seferlerinde ücretsiz seyahat ederler.
Evvelce, bu kartta gazi eşlerinin de fotoğraf ile kimlik bilgileri vardı ve gazinin refakatinde iken ücretsiz seyahat hakkından faydalanırlardı. 2005 yılında 1005 sayılı Yasada yapılan yönetmelik değişikliği ile, kendilerine ‘’Gazi Eşi Ücretsiz Seyahat Kartı’’ verildi ve bu haktan müstakilen faydalanmaya başladılar.
Gaziler, Vatani Hizmet Tertibi’nden Şeref Aylığı alırlar. Şimdiki miktar, sosyal güvencesi olmayanlar için asgari ücret tutarında 460 ytl, sosyal güvencesi olanlar için ise 300 ytl dir.
Gelelim üçüncü soruya : Törenlerdeki kıyafet çeşitliliği sebebi nedir?
Gazilerin kıyafetleri ve törenlere katılım esasları 2847 sayılı Asker Kökenli Dernekler Kanunu ile düzenlenmiştir. Buna göre: Gazi kıyafeti lacivert ceket, gri pantolon, beyaz gömlek, lacivert kravat ve başta gri renkli kalpaktan oluşur. Bu kıyafet üzerinde, hiçbir askeri rütbe işareti, askeri teçhizat ve silah taşınamaz. Askeri üniformayı çağrıştıran hiçbir sembol bulunamaz. Sadece şerit rozet, nişan ve madalya bulunabilir.
Görüldüğü gibi, yasaların dışında bir durum sözkonusudur.
Son soru : Bu garabete son vermek mümkün müdür ? Elbette ki mümkündür. Bunun için, yasaları uygulamak yeterlidir.
Bu zamana kadar, neden önlenmediğini sorarsanız ; Orasını, ben de bilmiyorum.
Fakat, bir şeyi iyi biliyorum. Bu manzarayı gören ve işin içyüzünü bilmeyen halkımızın kafası karışıyor. Gazileri, bir gösteri unsuru gibi algılamaya başlıyor. Gazi olmayan böyle kişilerin, silah kullanma ve diğer olumsuz olayları gazilere mal ediliyor. Böylece, gazilerin halk nezdinde sorgulanır olması isteniyor. Gazilik kavramının içi boşaltılıyor.
Gaziler açısından ise: Burada değinmediğim maaş miktarı azlığı ile, toplu taşıma araçlarında bazı kendini bilmez görevliler tarafından maruz bırakıldıkları ‘’Bedavacı’’ muamelesi gibi sorunlarının üstüne; Bu şekilde isimlerinin kullanılması, yaralarına tuz basıyor.
Bu yazıyı okumak için zamanını veren değerli okurlardan, küçük bir isteğim var. Yukarıda verilen bilgilerin doğruluğundan şüphelenmeniz halinde ; Genel Kurmay Başkanlığı resmi sitesinden veya Muharip Gaziler Derneği sitesinden ya da uygun gördüğünüz her şekilde doğruluğunu araştırın. Kimlerin gazi olduğu hakkında, aklınızda soru işaretleri varsa, bunları gidermiş olursunuz.
Bu yazıda yer alan bilgileri yakınlarınızla paylaşın. Bu minik isteğimi de, ‘’eğer oluşmuşsa’’ bu yazıdaki yazarlık hakkım (!) ve bir gazinin saygı dolu ricası olarak görün…
Tüm şehitlerimizi minnetle ve rahmetle anıyorum. Gazilerimizden vefat etmiş olanları rahmetle anıyorum. Hayattaki gazilerimize, sağlıklı ve mutlu bir yaşantı diliyorum.
25 Kasım 2008 Çanakkale

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Bilgilendirici bir yazı....Teşekkürler.
Gönderen: Ömer Faruk Hüsmüllü / , Türkiye
19 Şubat 2010
Gerçekten de gazilerimizle ilgili bilgileri kısa ve öz olarak anlatmışsınız.Gazilerimize karşı görevlerimizi tam olarak yaptığımıza inanmıyorum.Üç kuruşluk maaşla onları gözlerimizin içine baka baka süründürmemizi ise hiç anlamıyorum.Bu insanlarımızdan hayatta olanların sayısı zaten çok az.Bu devlet bunları istese ömürlerinin son günlerinde krallar gibi yaşatamaz mı?Saygılarımla...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın türkiye kümesinde bulunan diğer yazıları...
Diplomasi Oyunları Wikileaks

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Dolambaçlı Yollarda
Bugün Babalar Günü

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Arabalı Vapurda [Öykü]
Babam Cehennemde Çalışıyor [Öykü]
Size Nasıl Bir Ordu Lazımdı? [Öykü]
Bir Karşılaşma [Öykü]
Yök' Ün Katsayı Kararı [Eleştiri]
Neden Hayır? [Eleştiri]
Bir Eğitim Projesi [Eleştiri]
2009'un En Bi Şeyleri [Eleştiri]
Kamyonun Ardından [Eleştiri]
Açılımın İkramiyeleri [Eleştiri]


Mustafa Şakarcan kimdir?

1955 yılında İstanbul, Üsküdar'da doğdum. Evli, bir çocuk babasıyım. Emekli Deniz Astsubayıyım.

Etkilendiği Yazarlar:
Okuduklarımın çoğundan, az ya da çok etkilenirim. Fakat edebi etkilenme için, edebi bir seviye olması gerektiğine inanıyorum. Kendimi, şu anda o seviyede görmüyorum.


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Mustafa Şakarcan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.