..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kendinden daha uyanık insanları işe aldığın zaman, senin onlardan daha uyanık olduğunu kanıtlamış oluyorsun. -R. H. Grant
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > Feray Korkmaz




31 Ağustos 2007
Cam Kırıkları  
Yüreğimde ayak izlerin

Feray Korkmaz


Şimdi, parçalara ayrıldı gülüşlerim. Kırıldı, battı, kanattı… Tıpkı cam gibi!


:CAAD:


İçim yanıyordu, kalemin ucu alev aldı. Ben yandım, Ankara’da bir büyük aşk, rüyaya daldı.

Gecenin en karanlık saatleri. Zuzu elindeki bir bardak suyu içirmeye çalışıyor bana. Bense, yalnızca bakıyorum, tıpkı cam gibi. Baktıkça, leke tutuyor gözlerim. O an, yani avuçlarımla ağzımı kapayıp, hayretle donduğum an, gördüklerime inanmak istemedim. Çünkü inansaydım, gözlerim kırılacaktı sanki . Ah evet, tıpkı cam gibi…

Sustum, suskunluğumun en hastalıklı cümleleri indi kalbime. Neden, diyebildim sadece, neden?

Sabaha kadar, tüm denizleri, bulutları, çağlayanları akıttım gözlerimden. Uçurumdan aşağıya salınan her intihar gibi, tek tek boşluğa düştü gözyaşlarım. Yüreğime baktım, koskoca bir ayak izi vardı, inanamadım. Sevgilim, üzerine basıp mı geçtin sevdamızın? Hangi balı akıtamadım ki dudaklarına, başka tenlerin tadında kaldı aklın? Hangi duyguyu yarım bıraktım ki ben, başka hayatlarda tamamlamaya kalktın? Bir anda ne çok şeyi eksilttin, eskittin ve kirlettin bilsen!

Oysa sen dokunurdun ellerime, alev alev bir günaha girerdik. Bir yığın sahte sevgiler taşımış bu sokaklara, sarhoş adımlarımızı teslim ederdik. Gözlerin, yıldız yıldız parlardı gözlerimde. Sen baktıkça, ruhuma inen tüm kapılar açılırdı ardına dek. Kulağımda sesin titrerdi, ürperirdim. O an, yer çekimi yok olur, kabarırdı kalbimdeki damarlar. Bir daha yere basmaz olurdu ayaklarım. Senin olmadığın her gece, şuursuz bir beyne yenik düşerdim. Attila İlhan’ın dizeleri keserdi bileklerimi;

‘ Şarabın gazabından kork! Çünkü fena halde kırmızıdır. Kan tutar. Tutan ölür, tutan ölür ’ …

Artık kırmızım olurdun benim. Tuttuğum, tutulduğum olurdun. Ama ölmezdim, hayat bir sünger gibi çekerdi ömrümü de, sen her gün tazelerdin!

Şimdi, parçalara ayrıldı gülüşlerim. Kırıldı, battı, kanattı… Tıpkı cam gibi!

Bir akşamüstü balkonunda savrulan rüzgâra rakı bardağını kaldırıp, karşındaki sandalyede olmayışıma içlendiğinde,

Dudak dudağa söylediğimiz şarkıları dinlerken, bir an olduğun yerde kalıp, kendinden geçtiğinde,

Resmime yalnızca bir ekranın gerisinden bakabilmek artık sana zor geldiğinde, bil ki ancak o zaman anlayacaksın, hangi huzuru kaybettiğini.


Şimdi gidiyorsun, hadi git!
Ve unut, satırlarına yağmurlar yağdırdığın, bu saf kadını.
Hadi, git! Ama dikkat!
Yokluğuma bile yayıldı cam kırıkları…

.Eleştiriler & Yorumlar

:: offff...
Gönderen: Ömer Faruk YILMAZ / ,
25 Eylül 2010
Sevgilim, üzerine basıp mı geçtin sevdamızın? Hangi balı akıtamadım ki dudaklarına, başka tenlerin tadında kaldı aklın? Hangi duyguyu yarım bıraktım ki ben, başka hayatlarda tamamlamaya kalktın? Bir anda ne çok şeyi eksilttin, eskittin ve kirlettin bilsen! ............Bu yazıyı, yorum yapıp kirletecek kadar paslı değilim! Ama sizden ayrı da değilim!...

:: Yine mükemmel
Gönderen: ali korkmaz / Antalya/Türkiye
9 Eylül 2007
Kaleminiz düştü yine gözlerimizin önüne. içindeki mürekkebin kırmızılığı döküldü üzerimize. Siz damarlarınızdaki kan ile yazmışsınız sevgiyi. Bu nasıl cam kırıklığı ki dağılan parçalar battı gözlerimize. Gülümsemeniz için mutluluk yazan kalem hediye etmek isterdim size ama ne yazık ki elimden sadece size dua etmek geliyor:((

:: ferferiiiiim
Gönderen: BİNNUR EDİSAN / ANKARA/
8 Eylül 2007
Her satırında dalıp gitmek var ya...İşte tam öyle bir andayım.Elimde kahvem keyifle mi okudum içim mi acıdı kelimelerin dokunduğu aşk sancısına mı yandım bilmiyorum.Feraayım her satırın beynime hükmeder bilirsin...Ama bu yazı da bir ayrı çarptı duvarlarıma...Yüreğine sağlık ömrüne bereket pamuğum.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Selamın Yoktur Bende
Kal Benimle Sevgili
Nevresim Çiçekleri
Sende Bedeni Cahil Eden Bir Şey Var
Hak Değildir Aşk
Bir Vuslat Bağışla Geleceğime
Gözlerindeki Baharlar İçin
Dönerse Dönsün Başım
Ah Gözleri Dalgalı Kara - Denizim!
Yabani Bedendeki Evcil Duygular

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ben Değildim Giden
Bağ-ı İrem'de Sevmek Seni...
Hoşça Kal Ne Demekti?
Neden Çekip Gider ki İnsan?
Islak Mektuplar
Ruhsal Labirentimde Kayboluyorum
Buğum
Unutmakta Gömülesi Birşey mi?
Boş Vaktiniz Var mı Acaba?
Eyvah! Beynime Giriyorlar

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ben Seni Boş Anımda Sevmedim [Şiir]
Her Şeyim Ol Ama Özlenen Olma [Şiir]
Ferfecir [Şiir]
Sesin Yok Artık [Şiir]
Yarama Tuzdur Deniz [Şiir]
Takvimsiz İklimler [Şiir]
Sepya Adımlar [Şiir]
Tarifi Olmayan Elâm İçin... [Şiir]
Yüzünün Beti Benzi Düşmüş Sazım Üstüne [Şiir]
Hayta Köprüsü [Şiir]


Feray Korkmaz kimdir?

Kelimeler düşüyor ellerimden. Anlatmayı beceremeyen, anlaşılmayı beklemeyen şiirler yazıyor. İçimde küçücük bir sığınak buluyorum da, sığınamayacak kadar büyüdüğümü öğreniyorum. İnsanın, bir gün kendi açıklarını ortalığa salıvermesi ne kadar acı. Kendi acılarımla yüzleşiyorum. Öyle anlarla çarpışıyor ki ruhum, hani o an aynaya gidip baksam, ömrümün baharında saçlarımı bembeyaz bulacağım, gözlerimin ışıksız kahveleri minicik kalacak ve ellerimden düşürdüğüm kelimelerin ne anlama geldiğini o zaman anlayacağım. Çok geç olacak. . .

Etkilendiği Yazarlar:
her insan başka bir dünya ise ve bazı dünyaların içinde kendi gezegeninizin atmosferiyle karşılaşıyorsanız etki alanınıza hoşgeldiniz demektir!


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Feray Korkmaz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.