Bir sanatçı başarısız olamaz; sanatçı olabilmek bir başarıdır. -Charles Horton Cooley |
|
||||||||||
|
Her terk ediş, her terk ediliş; bir parça koparır sanki yürekten. Kimi gözyaşlarıyla yıkar bir köşeyi, kimi konumlandıramaz yerini. Hangi aşkı hangisiyle çarparsan ele gelir ki? Ya da hangi aşkla hangi aşkı toplarsan elde kaç kalır ki? Hiçbir aşk tek başına bir aşk değildir. Yaşanmış her sevdanın derin izlerinden oluşur aşkın tarifi. İnsanın kendini tanıması, kendinin farkına varmasıdır aşk. En sığ yanlarını görebildiği, en sivri kenarlarını törpülediği bir farkındalıktır. Hep bitmemiş, bitirilememiş bir tablodur aşk. Bir köşesinde gözü tırmalayan bir boşluk vardır hep. Renksizdir ne kadar renk karıştırılmaya çalışılsa da içine. Boştur çünkü. Boş olacak, boş kalacaktır. Son Aşk’a ait olan yer işte tam burasıdır. Bir türlü içi doldurulamayan. Kıyısından köşesinden yaşanan yarım yamalak aşkların gölgesi düşse de üzerine; boş kalmaya mahkumdur tuvalin o köşesi kendi sessizliğinde. Sağında solunda hep yaşanmış ama asla eskimemiş aşkların solgun ama dingin çizgileri vardır. Eskimiş sansa da insan zaman zaman; o hissettirir varlığını anılarla güçlenip utanıp sıkılmadan.Tıpkı hiç umulmadık bir zamanda ortaya çıkan hayaletler gibi gelir yerleşir tablonun en boş yerine derin bir iç çekişle. Her aşk önceki aşkların bileşkesidir. İhtiyaçtan yaşanır belki de aşk. Kimi zaman kendini güvende hissetme ihtiyacından, kimi zaman sevme kimi zaman sevilmeye duyulan ihtiyaçtan. Kimi zaman önüne geçilmesi mümkün olmayan ihtirastan beslenir; kimi zaman acı çekmek isteyen insandır silahı kendine doğrultan. Aşk sormaz hazır mısın diye hiçbir zaman. Yaşanmışlıklardan payına düşeni toplar yerleşiverir her zamanki tahtına nazlı bir sultan edasıyla. Bir çift gözün dalışını saklamıştır bazısından; göğse dolan eşsiz bir koku kalmıştır bir başkasından. Öyle ya da böyle her aşk bir iz bırakır kalbin kendine ait köşesinde. Tüm izler toplanır ölesiye çalışırlar son aşkı büyütebilmek için yürekte. Çünkü her aşk önceki tüm aşkların bileşkesidir biz bilsek de bilmesek de…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Funda BİLGİLİ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |