..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyayı isteyen bilime sarılsın, ahireti isteyen bilime sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen yine bilime sarılsın" -Hz. Muhammed
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Aşk ve Romantizm > onur orkun kara




13 Eylül 2006
U Bir Kere Ölür  
sus u da ölür...

onur orkun kara



:AIDF:
Kanımda taşıdığım kara, aklımdaki denizleri doğurmaya yetmediğinde tanıdım seni,
ne kadar ıslanırsak o kadar ses, ne kadar üşürsek o kadar adam olurduk.

Hatırla o kentin sokaklarına ayaz yetim bir kızın gözleri gibi çökerdi geceleri…
Neydi bizi bir kimsesizlikten alıp kalabalık yüzlere çıkaran heyecan,
nasılda avuçlamıştım sesini, üşüyen yağmur damlalarına bir hoohh!

Kadar yakın olduğumda aynı cep de buluşan iki okul kaçağı el olurduk,
söz hakkı istemek için kaldırmıştık elimizi havaya üstümüze silahlar doğrultulmuştu hatırlıyorum.

Tanıdım seni ocak, tanıdım seni şubat, mart aşk mıydı yoksa çatılara tünemiş kedi seslerimiydi bilmiyorum ama nisan kadar yağdın üstüme içime sızıp mayıs sabahlarımı yıkadın alışıktım en önde yürümeye safta, saçlarımı taradın o sabah beklide ilk kez o sabah taradın saçarlımı, korkuyor muydun?

O sabah korkunun adını ne koymuştun hiç sormadım,
korkuyordum çünkü ilk defa bir yerlere geç kalmaktan,
içimde nasılda yaşama telaşı var çocuk gölgem taşıyamıyor beni sen tut emi…
Bir yerlere geç kalmaktan ve bir yerlerde bir daha hiç olmamaktan korkuyordum
ilk defa ve son defa olmayacaktı bir daha, omuzlarımda taşıdığım kaygı kimin dünyasıydı Zeus,
içime sızdıkça içim öğleden sonralarına uzanan uyku uyanıklık arasında düşlerimi kirletti taşıdığım sular…

Sus!

U bir kere ölür.

Göğsümün üstünde taşıdım işaretini, omuzlarımda,
sırtımda kanayan bir yara ile değiştirdim adını, adın erken ölmesiydi martıların sildim.
Hatırlıyorum, yüzün gülmüştü bir kere nasılda şımarmıştı kadehimizde ay,
doğ diye bekliyordum üstüme bulutlar kapladı alnını…

Küskün mü uyanırdın bütün sabahlara,
sayıkladığın kentlere benzerdi ellerin saklardın yastıkların altında,
ellerindeki izlerle bir gece bir kentte kayboldum, saçarlını çözsen bulurdum kendimi, duruldum…
Nasılda gülümsüyorsun aynana hayret çocuk,
Sakin akan ırmaklardan da mı utanmadın sabah sabah yüzünü yıkadığın suları çekerken içine,
saçlarına dokunacakları hiç mi aklına gelmedi.
Çektin nefesini içeri içindeki dumanı damı taktın saçına.

Sen nasıl bu kadar alışkan sen nasıl bu kadar akışkan
Sen nasıl bir kadehi bir den bire dike bildin çocuk.
Beni bir kadeh kendin için bir kadeh zehir için nasılda sata bildin.
Hangisi diye sorup durduğun soruları da mı hatırlamadın.

Dur dinle...

düşler onun kafasına doğru esiyor,
düşler onun kafasına doğru esiyor.






Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın aşk ve romantizm kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir Gidiş.
Yılan ve Akrep
Kül...
Dur Saati...
Sen Uyurken.

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sayıklama Tarifleri
Yüzüne Vuran Işık mı?
Bitmesi
Fazla Konuşamam Serceler İzin Vermez...
Rüya Niyetine Üç Taş
Piyonlar Çapraz Ölür
Kara...
İtiraz
Melek/ Parmak Uçlarım ve Ben
Eski Ahit 1

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Raslantısal Hizafiyet. [Öykü]
Yüzüm Yarım. [Öykü]
Uzun Gecler [Öykü]
Onbeşinci Gün [Öykü]
Replay [Öykü]


onur orkun kara kimdir?

Atlayınca omuzlarımdan kendime, Gölgeme çakıldım, Yuttuğum dişlerim ağrımaya başladı işte o zaman. . . Kaburgalarımın arasından hava'yı var edemedi tanrı o gün bu gündür. Kırılgan dokunuşlarım var demişlerdi. Dokunurken kanadığım bedenler. . . . Ölümünü öldürmüş bir ölümlünün diliyle susuyorum. Kaç zamandır düştüğüm gölgemin içinde. İncilerimi yosunlar kaplıyor. Hüzünlü bir şarkı ile yaşıyorum. Sesimi kısıp iç cebinize koyun beni. . Saklanmak ve belkide aklanmak istiyorum, Hiç işlemediğim suçlardan, Nehirlerinizle aksam Denizlere varmayacak sonum. Kendimin bataklığında kendimin çöküşünü izliyorum. . . İzlerim avcıların göz bebeklerinde. Ciğerlerime çektiğim ateş böcekleriyle kül olup sönüyorum. Begonyaların yapraklarında biriken sularda boğulup, Ve hiç olmadık yerde aşık olup Gülümsüyorum yüzünüze. . . Kendime atladığım yerde. Bir başkasına gömülüyorum

Etkilendiği Yazarlar:
altay öktem,nazım hikmet,küçük iskender,muratan mungan,ahmet telli,yaşar kemal,


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © onur orkun kara, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.