..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilge kişi her şeye şaşan kişidir. -Andre Gide
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Fantastik > Y. Kemal Erener




5 Ocak 2005
Türklerle Başa Çıkılmaz  
Y. Kemal Erener
Mucizeler ülkesi de denilebilir... Ülkemizden bahsediyorum. Bana herhangi bir ülke gösterin ki, bizim sabredebildiklerimize katlanabilsin.


:BFBH:
Mucizeler ülkesi de denilebilir... Ülkemizden bahsediyorum. Bana herhangi bir ülke gösterin ki, bizim sabredebildiklerimize katlanabilsin. Hiç sanmıyorum.

Elektrik kesik ses eden yok! Sular akmaz, aynı sabır! Her iktidara gelen zaman ister, eskisini aratır hale gelir, tık yok!

Ama bütün bunlara rağmen en ufak şeylere sevinir, mutlu olur her şeyi unuturuz.

Gösterişi sevmediğimiz gibi, yarttığımız mucizelerin de farkında olmayız. Aşağıdaki örnek gibi:

Bir reklam ajansımız. 50.000 adetlik baskılı T-Shirt ihracat bağlantısı yapmıştı. Sıcak baskı tekniği ile yapılan bu uygulama, herhangi bir fotoğrafın T-Shirt'e basılması şeklinde oluyordu.

İlk 10.000 adetlik parti yerine ulaştığında, alıcı firma işin mükemmelliği karşısında gözlerine inanamamış, uygulamayı yerinde inceleyip bilgi sahibi olmak için bu konuda uzman iki kişilik heyeti Türkiye'ye yollamış.

Olay buraya kadar göğüs kabartıcı. Ancak reklam şirketini almış bir panik. O kadar iptidai bir yöntem uyguluyorlar ki, bunun ilgili firma tarafından anlaşılıp siparişin iptal edileceği korkusunu yaşıyorlar.

Derken heyet geliyor. Karşılıklı sevgi gösterileri, iltifatlar, izzet, ikram; heyet sabırsız, illaki imalatı göreceğiz diye sızlanıyorlar. Bizimkiler, hala panikte; yapacak bir şey kalmıyor, utana, sıkıla atölyenin yolunu tutuyorlar. Sanayi sitesinin loş bir katında ki atölyeye geldiklerinde manzara şöyle; bir kırık dökük masa, yerlerde boyalar, yırtık elbiseli birkaç çırak, iki usta ve onbeş metrelik bir uzun tezgah ve tabii ki meşhur T-Shirtler baskı için sıra bekliyorlar.

Bu ortamda, beyaz T-Shirt'lere bu kadar temiz baskı yapmak olanaksız. Ama heyet nezaketen uygulamanın başlamasını istiyor. Kaybedecek hiçbir şeyi kalmayan firma yetkilileri, çaresiz gösteriye başlıyorlar. İki çırak, masaya paralel tahtanın iki ucundan tutuyorlar. Bu arada usta gerekli boya ayarını yapıyor ve:

-Şimdi!, diye bağırıyor.
İki çırak var güçleri ile öteki uca koşuyorlar. Sonuç: Harika...

Ertesi gün heyet teşekkür ederek ayrılıyor.

Korku ile beklenen birkaç gün sonra karşı firmadan 50.000 adetlik bir sipariş daha geliyor. Bizimkiler kabul edilmenin sarhoşluğu içinde bayram yapıyorlar.

Olaydan bir sene sonra tesadüfen, heyetin verdiği rapor ellerine geçiyor. Aynen şöyle:

"Türkler bütün ısrarlarımıza rağmen söz konusu fabrikayı bize göstermediler. Ancak sanayi casusluğuna karşı aynı ürünün sahtesinin yapıldığı yerde bizi aldatmaya çalıştılar. Biz nezaketen inanmış göründük. Orada bu sürede değil 50.000 adet, 500 adet dahi yapılamayacağını çocuklar bile anlar. Bu bakımdan siparişin devamını Türklere vermekten başka çaremiz yoktur".

Yarttığımız mucizelerin bile farkında değiliz.









Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın fantastik kümesinde bulunan diğer yazıları...
Düzenli Karmaşa

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ağlayan Zümrüt
Garanti Ahmet
Şiddete Merhaba

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Dil Terörüne Buyurun! [Deneme]
Korkuların Ötesindeki Kozmik Boşluk [Deneme]
İnandığımız Yalanlar [Deneme]
Kötüye Güvenin! Çünkü Değişmezler [Deneme]
İnsanlar [Deneme]
Kainatta En Büyük Biziz [Deneme]
Hiç'in Traji Komik Öyküsü [Deneme]
Medya'ya Açık Mektup [Deneme]
Trafik mi? Allah Başımızdan Eksik Etmesin... [İnceleme]


Y. Kemal Erener kimdir?

Uzun bir eğitim birikiminini hayat tecrübesiyle birleştiren yazar, Türkiye'nin şartları gereği birden fazla meslekte uğraş vermiş ve bu meslek dallarında ileri safhalara ulaşmıştır. Karikatür çizmek hobileri arasındadır.

Etkilendiği Yazarlar:
Rıfat Ilgaz; Aziz Nesin; Nurullah Ataç


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Y. Kemal Erener, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.