..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
İnsandaki gerçek güzelliği ancak yaşlandıkça görebilirsiniz. -Anouk Aimee
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Merve Yıldırım




18 Eylül 2003
Hayat çok kısa...  
Merve Yıldırım
Şu an hayattayız belki ama yarın, haftaya, önümüzdeki yıl bu dünyada olup olmayacağımızı asla bilemeyiz. İşte bu nedenle, hayata hep yi tarafından bakmalı,


:BDDI:
Az önce çok sevdiğim bir dostumun babasının, Kemal amcanın vefat haberini aldım. Merhum kişi 60 yaş civarındaydı sanırım. Kendi babamın seksenine merdiven dayamış biri olduğunu düşününce ellili altmışlı yaşlar bana “genç” görünüyor. Adamcağız bir iki ay önce ciğerlerinden rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı ve sonra vücudunun tüm kilit organları yavaş yavaş kendini teslim etti çeşitli sağlık sorunlarına. Kemal amcayı yakından tanıyamadım ama çok iyi bir insan olmalı ki arkasında iki tane pırlanta gibi evlat bırakarak gitti bu dünyadan. İyi evlat yetiştirmek her ana babanın harcı değildir çünkü. Hayatta yapmayı planladığı daha çok şey vardı eminim. Kimi insanların doksan yaşından sonra vefat ettiği düşünülürse onun daha yaklaşık otuz senelik zamanı olabilirdi. Neler yapılmaz ki otuz senede!

Bu dünyada ne zaman geldiğimizi tayin edemediğimiz gibi ne zaman gideceğimizi de tayin edemiyoruz ve bir ay sonrası, bir yıl sonrası, beş yıl sonrası için yaptığımız planlar bazen ecel tarafından böyle engelleniyor işte, bir daha hiçbir zaman gerçekleştirilememek üzere…

Benzeri konularda son yıllarda İnternette bir yığın yazı dolandı, bugünü yaşayın, hiçbir şeyi ertelemeyin, iyi şeyler yapın ve yaşamın tadını çıkarın diye mesajlar veren. Bunların içeriğini çoğu zaman fazla dikkat etmeden şöyle bir okuduk ve sonra da gülüp geçtik.

İlk başta “geyik muhabbeti“ gibi görünen bu tür tavsiyeler aslında bence çok doğru noktalara parmak basıyor. Çocukken gözümüze çok uzun ve hiç bitmeyecekmiş gibi görünen o yetmiş, seksen, doksan yıl aslında o kadar kısa ki… Bir çırpıda yaşıyoruz ve bir bakmışız ki birkaç çocuk ve bir sürü torun sahibi bir ihtiyar oluvermişiz.

Şu an hayattayız belki ama yarın, haftaya, önümüzdeki yıl bu dünyada olup olmayacağımızı asla bilemeyiz. İşte bu nedenle, hayata hep yi tarafından bakmalı, iyi şeyler yaşamalı, önce kendimiz küçük şeylerle bile mutlu olmayı öğrenmeli ve sonra da başkalarına mutluluk vermeliyiz. Günlük hayatımızı önemli ölçüde sekteye uğratacak acılar, üzüntüler ve terslikler dışında kolay kolay hiçbir şeyi kafaya takmamalıyız. Ne demişler, insanı hasta eden en önemli faktörlerin başında stres ve üzüntü gelir. Bence dermansız hastalıklar ve sevdiklerimizin ölümü dışında hiçbir şey bizde uzun süreli üzüntü ve sıkıntı yaratmamalı. Çevremizdekilerle olan sorunlarımızın, maddi sıkıntılarımızın bizi gerekenden fazla üzmesine izin vermemeliyiz çünkü en önemli şey sağlıktır ve hayatta olmak, nefes alıp veriyor olmaktır. Dünyada o kadar çok insanın o kadar çözülmez sorunları var ki, bizlerin “çok kilo aldım”, “selülitlerim çıktı”, “patronumla anlaşamıyorum”, “oturduğum semtten memnun değilim”, ve hatta “maaşım rahat yaşamama yetmiyor” gibi sorunları bile onların yanında hiç kalıyor. Düşünsenize, dünyada milyonlarca insan aç ve evsiz. En son ne zaman aç yattınız, ya da bir parkta veya sokak ortasında uyumak zorunda kaldınız? Bunları düşününce hayatımızın aslında yeterince iyi olduğu ve sahip olduklarımızın keyfini çıkarıp olmadıklarımıza da hayıflanmak yerine onları elde etmek için olumlu adımlar atmaya çalışmamız gerektiği ortaya çıkıyor.

Evet, hayatınızdan bir gün daha geçip gitmeden, hemen şimdi yerinizden kalkın ve sağlıkla alıp verdiğiniz her nefesin tadını çıkarın çünkü hayat gerçekten çok kısa.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Anne Değilim Ama...
Protestoya davet
Arkadaşlık Öldü, Başımız Sağolsun...
Boşvermişiz herşeye, kendimizden başka...

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hatırla Sevgili 2 - Böyle Aşk Olmaz...
Hatırla Sevgili
Asker Yolu Gözlemek
Kadınları Kategorize Ettim
Giden ormanlar ve gelen kuraklık
Gelinimizi de Seçtik Çok Şükür!
Antalya'nın bir köyünden sinir krizi manzaraları
Komik bir salata

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Garip Şiir [Şiir]
Hoşgeldin Bebek! [Şiir]
Öldürdüler Güvercini [Şiir]
Hayat dediğin nedir ki... [Şiir]
Anti - Alkolik Şiir [Şiir]
Hasret şiiri [Şiir]
Dosta çağrı [Şiir]
Yoksa aşık mı oluyorum.. [Şiir]
Devir Değişti Dostum [Şiir]
Hadi canım sen de [Şiir]


Merve Yıldırım kimdir?

Kendini bile bileli aklına gelen her konuda irili ifaklı kağıt parçalarına, defterlere ve bilgisayar ekranına yazıp durmuş bir amatör.

Etkilendiği Yazarlar:
Hayat...


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Merve Yıldırım, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.